İki aylık eşini öldürmüştü... Karar verildi!

Esenyurt'ta geçen yıl 2 aylık evli olduğu eşi Sinan Aktaş'ı (26) çıkan tartışma sırasında bıçaklayarak öldürdüğü gerekçesiyle tutuklu yargılanan İlknur Aktaş "Eşi kasten öldürmek" suçundan "haksız tahrik" ve "iyi hal" indirimleri de uygulanarak 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Esenyurt'ta 2 aylık eşi Sinan Aktaş'ı (26) çıkan tartışma sırasında kendisini darp ettiği için bıçaklayarak öldüren İlknur Aktaş'ın (21) davası karara bağlandı. Mahkeme, İlknur Aktaş'ın cinayeti haksız tahrik altında işlediğine karar vererek vermiş olduğu ağırlaştırılmış müebbet hapsi iyi hal indirimiyle birlikte 15 yıla düşürdü. Karar öncesi son sözü sorulan Aktaş, "Ben eşimi çok seviyordum. Hiç kimse 2 aylık hamileyken yuvasının yıkılmasını istemez. Pişmanım" dedi.

Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmasında tutuklu sanık İlknur Aktaş ve taraf avukatları hazır bulundu. İlknur Aktaş'ın annesi Hatice D. de duruşmada tanık sıfatıyla dinlendi.
"ÖLDÜĞÜNÜ KARAKOLDA ÖĞRENDİM"
Hatice D., olayla ilgili görgüye dayalı bir bilgisinin olmadığını ve kızı ile damadı arasında şahit olduğu herhangi bir sorun olmadığını, kızının herhangi bir psikolojik rahatsızlığının da bulunmadığını söyledi. Olay günü kızının kendisine geldiğini belirten Hatice D., "Eşi izin vermeyince evine geri gönderdim. Saat 19.00'da kızımı aradım. 'Ne yapıyorsunuz?' dedim. Kayınvalidesiyle tartıştıklarını söyledi. Ben de 'Sesini çıkarma' dedim. Telefonu kapattık. Daha sonra aradım ancak telefona cevap vermedi. Kızımın kayınbiraderi Ferhat beni aradı. Bazı olaylar olduğunu söyledi. Biz hastaneye gidiyoruz, siz de karakola gidin dedi. Damadımın öldürüldüğünü söylemedi. Karakolda damadımın vefat ettiğini öğrendim" diye konuştu.
SANIK: EŞİMİ HÂLÂ ÇOK SEVİYORUM
Söz alan sanık İlknur Aktaş da, "Tanık olan annem şu anda tehdit altında olduğu için doğruyu söyleyemiyor. Olay günü Sinan beni aradı. Eve gelmemi istedi. Ben de kalmak istediğimi söyledim. Telefonu kapattım. Sonra tekrar aradı. Sert bir şekilde 'Kalmayacaksın' dedi. Kötü bir cümle kullandı. 'Sahibin yok mu senin?' diyerek küfretti. Kayınpederimin davranışlarını anneme anlattım ve bu nedenle birkaç gün annemde kalmak istedim. Ancak Sinan izin vermeyince evime geri döndüm. Sinan evde tartışma esnasında bu olayları anneme anlattığım için bana kızdı. Ben bir gün öncesinde eşime bu olayları anneme söyleyeceğimi kendisine söyledim. O da bana 'Sabret ayrı eve çıkacağız' dedi. Ertesi gün de bu tartışma yaşandı, bu olay oldu. Eşimi kasten öldürmedim. Severek evlendim. Hâlen de eşimi çok seviyorum. Hiç kimse 2 aylık hamileyken yuvasının yıkılmasını istemez. Bu şekilde davranmaz" dedi.
SAVCI: TAHRİK HÜKÜMLERİ UYGULANSIN
Duruşma savcısı Zeynel Sarıbuğa da esas hakkındaki mütalaasında, "Eşi kasten öldürmek" suçundan haksız tahrik hükümlerinin uygulanarak sanık Aktaş'ın 18 yıldan 24 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmasını talep etti. Savcı Sarıbuğa, "22 yaşında olan, 2 aylık evli, eşi ve hasta kayınpederiyle yaşamakta olan sanığın, olay anındaki ruh hali ile kendisine haksızlık yapıldığını düşünerek bu haksızlığın meydana getirdiği hiddet ve şiddetli elemin etkisi altında eşine karşı bıçak kullanmak suretiyle ölümüne sebebiyet vermiştir, tahrik hükümlerinin uygulanması gerekmektedir" şeklinde görüş bildirdi. Tekrar söz alan sanık İlknur Aktaş, "Ben eşimi çok seviyordum. Böyle bir olayın olmasını istemiyordum. Pişmanım. Beraatımı istiyorum" dedi
HAKSİZ TAHRİK VE İYİ HAL İNDİRİMİ UYGULANDI
Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, "Eşi kasten öldürmek" suçundan sanık İlknur Aktaş'ı önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Sanığın eylemi haksız tahrik altında gerçekleştirdiği anlaşıldığından, haksız fiilin sanık üzerinde meydana getirdiği hiddet ve elemin yoğunluğu dikkate alan mahkeme heyeti, cezayı 18 yıla indirdi. Sanık İlknur Aktaş'a "iyi hal" indirimi de uygulayarak hapis cezasını 15 yıla düşüren mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin de devamına karar verdi. (Sabah)