Reina saldırısından sonra ayağa kalkamadı

 Terör örgütü DEAŞ'ın geçen yılbaşında Ortaköy'deki eğlence mekanı Reina'ya yönelik saldırısında ayağından yaralanan ve koltuk değnekleriyle yürüyebilen Ömer Basut, işten çıkarılmasının ardından sosyal güvencesi sona erdiği için ikinci ameliyatına maddi sıkıntılarla girecek. 

Olay gününü ve yaşadığı sağlık sorunlarını AA muhabirine anlatan Basut, Reina'nın işletmecisi ve ortağa olan Ali Ünal'ın korumalığını yaptığını ve güvenliklerden sorumlu olduğunu söyledi.
Basut, olay günü saat 18.00 sıralarında işe gittiğini, telsiz frekanslarında karışıklık olmasının dikkatini çektiğini belirterek, saldırı anında mekanın giriş kısmında olduğunu, çığlık sesleri duyması üzerine kapıya doğru yöneldiğini, mermiyi silahın ağzına verme sesi duyduktan sonra da vurularak yere düştüğünü anlattı.

Saldırıda sağ ayağının parçalandığını dile getiren Basut, sağlık ekiplerince hastaneye kaldırılarak ameliyat edildiğini ifade etti.
Ayağındaki fibula kemiğinin kırıldığını ve 20 santimetre kadar açık yara oluştuğunu anlatan Basut, şöyle devam etti:
"Ayağımın iki bölgesinde yüksek oranda sinir tahribatı var. Diz kapağından parmak uçlarına kadar ayağımın üst tarafı uyuşuk, can yok. Uzun süredir ilaç kullandığım için alt tarafa can gelmeye başladı. Ayak bileğim yürürken diz kapağından dönüyor. Parmaklarım kasılıyor. Bastonla yürüyebiliyorum. Yürürken, 2 saati biraz geçince ağrıdan duramıyorum. Dün hiç hareket etmememe rağmen geceyi ağrılarla geçirdim."
Mersin'de tedavisinin devam ettiğini, sinir nakli ameliyatı olacağını dile getiren Basut, bu sinirlerin uyum ihtimalinin de yüzde 40-50 civarında olduğunu söyledi. Basut, bu ameliyattan sonra yürümeyi umut ettiğini aktardı.

- "Raporum bittikten sonra işten çıkarıldım"

Ömer Basut, İstanbul'da sanıklarla yüzleşmek amacıyla duruşmayı izlemeye geldiği için ameliyatını ertelediğini kaydetti.
Ameliyattan sonra 7-8 ay ayağını hiç kullanamayacağını belirten Basut, şunları anlattı:
"15 Eylül'e kadar raporluydum. O gün Mersin'deki ağrı merkezinde tedavim devam ediyordu. İlgili evrakları gönderdim ama ay sonuna doğru işten çıkarıldım. Bu halde de çalışamıyorum. Sigortam yok. Evime maaş girmiyor. Sıkıntılarım var. Tek başına ihtiyacımı karşılayamıyorum, birine muhtaç olarak yaşıyorum. Eve mahkum oldum. Bir yılda 35 kilo aldım. Bir yıldır 2 bastonla ancak yürüyebiliyordum. Şimdi artık tek bastonla yavaş yavaş hareket etmeye çalışıyorum. Özel olarak fizik tedavi oldum. Fizik tedavi iyi geliyor.
Psikiyatri tedavim de var. Ağır travma geçirdiğimi söylüyorlar. Kapalı ortama, alışveriş merkezine giremiyorum, sokağa çıkamıyorum. Çantalı biri gördüğümde uzaklaşıyorum, kilitleniyorum, bağırıyorum, saldırıya geçiyorum. Yanımda kardeşlerim, ağabeyim olmadan hiçbir yere gidemez oldum. Dengem tamamen bozuldu. Havai fişek patladığında kendimi yere atıyorum. Devamlı o gecenin kabusunu görüyorum. Bir yıldır kulağımdaki uğultu, çınlama hiç geçmedi. Olay yerindeki görüntü hiç gözümün önünden gitmiyor. Gerçekten de sıfır noktasına gidip geliyorum."

- "Sağlık güvencem yok"

Şiddetli ağrıları nedeniyle ağrı merkezinde tedavi gördüğünü ifade eden Basut, sigortasız olduğu için de sağlık güvencesinin bulunmadığını söyledi.
Saldırının ardından kendisine terör mağdurlarına yönelik 2 bin lira ödeme yapıldığını anlatan Basut, sinir nakli ameliyatının ya üniversite hastanesinde ya da özel bir hastanede gerçekleşeceğini söyledi.
Evli ve 1 çocuğu olduğunu anlatan Basut, "Eşim bir yıldır bana bakıyor, bu nedenle çalışamıyor. Maddi sıkıntılarım var. Kirada oturuyorum." dedi.
Ömer Basut, duruşmayı izleyip sanıkların rahatlığını gördükten sonra psikolojinin daha çok bozulduğunu ifade ederek, "Ben bir senedir acı çekiyorum. Benim acılarımı kim görüyor. İdam çıksın diye dua ediyorum. Devlete güveniyorum. Bizleri mağdur etmeyeceğine inanıyorum." diye konuştu.