SON DAKİKA
Hava Durumu

Afet sonrası travmaya hemen müdahale edilmemeli!

Yazının Giriş Tarihi: 19.08.2021 20:16
Yazının Güncellenme Tarihi: 19.08.2021 20:16

Günümüzde birçok afet ile karşı karşıyayız. Birçoğumuz afetleri televizyondan ve gazetelerden takip ediyoruz. 
Afet durumu ile karşı karşıya kaldığımızda veya afetin içinde kalmış birine nasıl tepki göstereceğimiz konusunda bilgilenmeliyiz. İstemsizce yapacağımız müdahaleler karşımızdaki kişide kalıcı hasarlar bırakabilir.
Afet gibi beklenmeyen, ani ve şoke edici yaşam olaylarının kişilerde travmatik etkiler oluşturduğunu belirten uzmanlar, şok etkisi altında olunan ilk aşamada yani travma süreci tam sonlanmamışken psikolojik müdahalede bulunmanın doğru olmadığını belirtiyor. Uzmanlara göre, inkâr etme ve öfke duyma evresi atlatıldıktan sonraki süreçte psikolojik yardım alınması gerekiyor.
Konu ile ilgili Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Uzman Klinik Psikolog Cemre Ece Gökpınar, beklenmedik ani şoke edici yaşam olaylarından sonra ortaya çıkan travmatik etkilere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Psikolog Cemre Ece Gökpınar, travma anlarında ya da akut anlarda kişinin şok etkisi yaratacak bir durumla karşılaşabileceğini belirterek sözlerine şöyle başladı; “Birey ilk önce içerisinde bulunduğu durumun yarattığı psikolojik etkilerden ziyade, kendisinde fiziksel olarak bir problemin olup olmadığına bakmaktadır. Fiziksel yaralanmalar ve çevresel olaylar kontrol altına alındıktan sonra travmadan kaynaklı psikolojik etkiler söz konusu olmaya başlayabilir.” 
Afet durumunda bir kişiye müdahale ederken karşılaşacağımız tavır öfke ve inkar olabilir. Kişi şok içinde olduğu için çok fazla üstüne gitmemeliyiz. Doğal afet sebebiyle yaşanan travmaların kişide bir öfke oluşturabileceğini belirten Cemre Ece Gökpınar, şöyle devam etti; “Kişi bir kabullenemeyiş ve inkâr etme süreci yaşar. Daha sonra, tanık olunan afetin psikolojik etkileri, bireyin kişisel hayatına fiziksel olarak yansıyabilir. Örneğin uyku düzensizlikleri, iştah kaybı gibi belirtiler fiziksel olarak görülen ilk belirtiler olarak tanımlanabilir. Kişi yaptıklarından keyif almamaya başlama, geleceğe dair umutsuzluk, kaygı içerisinde olma, en ufak bir seste irkilme, yangından sonra herhangi bir ateş gördüğünde korkma, irkilme gibi birtakım travmatik belirtiler yaşayabilir.” 
Afet durumu devam ederken yapacağımız müdahaleler karşıdaki kişiyi rahatlatmayabiliyor. İstemeden daha fazla öfkelenmesine sebep olabiliriz. “Şok etkisi altında olunan ilk aşamada, travma süreci tam sonlanmamışken psikolojik bir müdahale yapmak doğru değildir” diyen Cemre Ece Gökpınar, şöyle devam etti; “Çünkü bizim ruhsal olarak açılan yarayı görmemiz lazım. Afet süreci hala yaşanıyorken bireye psikolojik bir tedavi ya da müdahale girişiminde bulunmak kişiyi rahatlatmayacaktır. Tam tersi bireyden, negatif bir reaksiyon alınması muhtemeldir. Kişinin açılan psikolojik yaralarının gün yüzüne çıkması müdahale için en uygun zamandır. Bu süreçte maksat, telkin etmeye çalışmak değil, bireyin acılarını paylaşmak ve acılarına ortak olmaktır.” 
Sağlıklı şekilde müdahale etmek için afetzedenin şok durumunun geçmesini beklemeliyiz. Öfke ve inkar durumunun geçtiği andan itibaren müdahaleye başlayabiliriz. Bir afet sırasında kazazedenin, fiziksel olarak bir hasarı yoksa ve şok yaşıyorsa psikolojik olarak rahatlatmak amacıyla yapılan ilk müdahaleye psikolojik ilk yardım denildiğini kaydeden Cemre Ece Gökpınar, sözlerini şöyle tamamladı;  “Bu süreçte kazazede önce kayıplar sebebiyle depresif bir süreç yaşar. Daha sonra anksiyete süreci meydana gelir. Travma sürecinden uzaklaşıldıkça yıllar içerisinde bireyde bir kabullenme süreci oluşur. Bu evreler arasında ise inkâr etme ve öfke duyma evresi atlatıldıktan sonraki süreç, psikolojik yardım alınması gereken en uygun süreç olacaktır. Çünkü bireyin inkâr ettiği bir şey ona yardımcı olamaz. Kabulleniş gereklidir.” 
Ayrıca Uzman Klinik Psikolog Cemre Ece Gökpınar, şunları söyledi;  “Yaşanan kayıplar ve yas tutma sürecinde, olaya biz uzaktan şahit olanların üzerine düşen görev, afeti yaşayanların ve kayıpları olan insanların acılarına ortak olmak olacaktır.” 
Ülkemizin son günlerde büyük acılar yaşadığı yangın ve sel afetlerinde ruhsal ve maddi anlamda kayıplar, hüzünler yaşayan tüm vatandaşlarımızın kısa sürede ihtiyaç duydukları tüm desteklere kavuşmasını diliyorum. 
 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.