İklim değişikliği ile mücadelede karbon emilimi büyük bir öneme sahip. Ağaçlar, atmosferdeki karbonu tutarak sera gazı emisyonlarını azaltmada önemli bir rol oynuyor. Ancak araştırmalar, her ağacın karbon tutma kapasitesinin aynı olmadığını, ağacın türüne göre bu kapasitenin değişebileceğini gösteriyor. Bu fark, orman yönetimi ve ağaçlandırma çalışmalarında stratejik seçimlerin önemini ortaya koyuyor.
Yale Üniversitesi Orman ve Çevre Araştırmaları Okulu tarafından yapılan araştırmaya göre, geniş yapraklı ağaç türleri, kozalaklı ağaçlara kıyasla daha fazla karbon tutma kapasitesine sahip olabiliyor. Bu araştırmada, meşe, çınar ve kayın gibi geniş yapraklı ağaçların, çam ve ladin gibi kozalaklı ağaçlardan %30’a kadar daha fazla karbon emdiği tespit edilmiştir. Geniş yapraklı ağaçların, yaprak yüzeylerinin genişliği sayesinde daha fazla karbondioksit absorbe ettiği ifade edilmektedir.
Tropikal ağaç türleri, özellikle yağmur ormanlarındaki yoğun ağaç çeşitliliği sayesinde en yüksek karbon tutma kapasitesine sahip ağaçlar olarak öne çıkmaktadır. Amazon Araştırma Enstitüsü tarafından yapılan bir çalışmada, tropikal ormanlarda bulunan ağaçların dünya genelindeki karbon emiliminin %50'sinden sorumlu olduğu bulunmuştur. Bu araştırmada, tropikal ağaçların hızlı büyüme özellikleri ve geniş yaprak yüzeyleri sayesinde büyük miktarda karbon emebildiği belirtilmiştir. Bu nedenle Amazon, Kongo ve Güneydoğu Asya gibi tropikal orman alanlarının korunması, karbon emilimini artırmak için büyük önem taşımaktadır.
Türkiye gibi farklı iklim kuşaklarına sahip ülkelerde yapılan çalışmalarda ise yerel ağaç türlerinin karbon tutma kapasitesinin bölgeye özgü olduğu ortaya çıkmıştır. İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi tarafından yapılan bir araştırmada, Türkiye’de yetişen meşe, karaçam ve kızılçam gibi yerli türlerin, ithal edilen türlere kıyasla daha fazla karbon tuttuğu tespit edilmiştir. Araştırmaya göre, meşe ağacı Türkiye'nin Akdeniz ikliminde oldukça başarılı bir karbon tutma kapasitesine sahipken, karaçam ve kızılçam gibi kozalaklı ağaçların da özellikle iç bölgelerde karbon emilimini desteklediği görülmüştür.
Şehirlerde yapılan ağaçlandırma çalışmalarında karbon tutma kapasitesi yüksek türlerin tercih edilmesi, hem hava kalitesini artırmak hem de iklim değişikliğine karşı mücadelede etkili bir yöntem olarak kabul ediliyor. ABD Çevre Koruma Ajansı (EPA) tarafından yapılan bir araştırmaya göre, şehir merkezlerinde dikilen ağaçların yaprak yüzeyi ve büyüme hızına göre seçilmesi durumunda, yıllık karbon emilimi %20 oranında artırılabiliyor. Özellikle hızlı büyüyen söğüt, akçaağaç gibi türler kentsel alanlarda daha fazla karbon emebiliyor ve hava kalitesini iyileştirebiliyor.
Araştırmalar, doğru ağaç türlerinin seçilmesinin orman yönetimi ve ağaçlandırma çalışmalarında uzun vadeli başarı için önemli olduğunu ortaya koyuyor. Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından yayımlanan bir raporda, ormanların karbon tutma kapasitelerinin artırılması için biyolojik çeşitliliğin korunması gerektiği vurgulanmaktadır. Raporda, tek türden oluşan ormanların yerine, çeşitli türlerden oluşan ormanların karbon emilimini daha etkin sağladığı belirtiliyor. Bu bağlamda, yalnızca hızlı büyüyen ağaç türlerine odaklanmak yerine, farklı türleri bir araya getirerek biyolojik çeşitliliği artırmak, karbon tutma potansiyelini artıran bir strateji olarak önerilmektedir.
(Ramazan Gültaş)