Dünyada her yıl yaklaşık 1.5 milyon kadın  jinekolojik kansere yakalanıyor!

Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) yeni bir raporuna göre, her yıl yaklaşık 1.5 milyon kadın jinekolojik kanser türlerine yakalanıyor. Bu kanser türleri arasında en yaygın olanları rahim (endometrial), rahim ağzı (servikal), yumurtalık ve vajina kanserleri olarak öne çıkıyor. Jinekolojik kanserlerin kadın sağlığını ciddi şekilde tehdit ettiğini vurgulayan uzmanlar, erken teşhis ve düzenli taramaların hayat kurtarıcı olabileceğini belirtiyor.

Haber Giriş Tarihi: 17.09.2024 13:30
Haber Güncellenme Tarihi: 17.09.2024 13:30

Dünya genelinde yapılan araştırmalarda, her yıl 1.5 milyon kadının jinekolojik kanser tanısı aldığı, bu vakaların çoğunun erken teşhis edilmediği için tedavi edilemez hale geldiği ortaya kondu. Özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde jinekolojik kanserlerin teşhis oranlarının düşük olduğu ve bu ülkelerde ölüm oranlarının daha yüksek olduğu belirlendi. Araştırma ayrıca, her yıl yaklaşık 500.000 kadının bu kanser türleri nedeniyle hayatını kaybettiğini ortaya koyuyor.

Raporda, en yaygın jinekolojik kanser türü olarak rahim ağzı kanseri dikkat çekiyor. Özellikle Human Papilloma Virüsü (HPV) enfeksiyonunun bu kanser türünün en büyük risk faktörü olduğu vurgulanıyor. HPV aşısının yaygınlaşmasının, rahim ağzı kanseri oranlarını düşürme potansiyeline sahip olduğuna dikkat çeken uzmanlar, aşının önemini vurguluyor.

Yumurtalık kanseri ise en sinsi ilerleyen jinekolojik kanserlerden biri olarak tanımlanıyor. Bu kanser türü, genellikle belirtilerini geç aşamada gösterdiği için kadınların hastalığı fark etmeleri zorlaşıyor. Erken dönemde karın şişliği, ağrı ve sindirim sorunları gibi belirtiler gösterse de, bu belirtiler sıkça başka hastalıklarla karıştırılabiliyor.

Uzmanlar, jinekolojik kanserlerde erken teşhisin hayat kurtarıcı olduğunun altını çiziyor. Rahim ağzı kanseri için düzenli Pap smear testleri ve HPV taramaları, bu hastalığın erken tespiti için önemli bir araç olarak kabul ediliyor. Ayrıca, HPV aşısının yaygınlaştırılması ile rahim ağzı kanseri vakalarının önemli ölçüde azalabileceği öngörülüyor.

(Dilvin Altıkardeş)