İklim değişikliği, ekolojik felaketlerin sıklığını ve şiddetini artıran en önemli faktörlerden biridir. Birleşmiş Milletler Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) tarafından 2023 yılında yayınlanan rapora göre, küresel sıcaklık artışı, aşırı hava olaylarının sıklığını artırmaktadır. Raporda, 2030 yılına kadar dünya genelinde büyük ölçekli ekolojik felaketlerin %30 oranında artacağı öngörülmektedir. Bu felaketler arasında orman yangınları, sel, kuraklık ve tropikal fırtınalar yer almaktadır.
Biyolojik çeşitliliğin azalması, ekosistemlerin dayanıklılığını azaltarak ekolojik felaket risklerini artırmaktadır. Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından 2022 yılında yapılan bir araştırma, son 50 yılda dünyadaki biyolojik çeşitliliğin %68 oranında azaldığını göstermektedir. Bu azalma, ekosistemlerin işleyişini bozarak doğal felaketlere karşı savunmasız hale gelmelerine neden olmaktadır.
İnsan faaliyetleri, çevresel tahribatın başlıca nedenleri arasında yer almaktadır. Tarım alanlarının genişletilmesi, ormansızlaşma, kentsel gelişim ve endüstriyel kirlilik, doğal habitatların yok olmasına ve ekosistemlerin bozulmasına yol açmaktadır. Yale Üniversitesi Çevre Bilimleri Fakültesi'nde yapılan bir araştırma, insan faaliyetlerinin doğal felaket risklerini %40 oranında artırdığını ortaya koymaktadır. Özellikle ormansızlaşma, sel ve toprak kaymaları gibi felaketlerin meydana gelme olasılığını artırmaktadır.
Çevre bilimciler, ekolojik felaketlerin artan riskleri konusunda uyarılarda bulunmaktadır.
(Sercan Uslubaş)