Son yıllarda, internet akışı verici alarmı bir hızla artıyor. Çeşitli araştırmaların, internetin aşırı çalıştırılmasının psikolojik, fiziksel ve sosyal bölümlerin yol açabileceği ortaya çıkıyor. Bu durum, gençlerin yaşam koşullarında ve günlük olarak bozulmayı olumsuz etkileyerek, toplumsal sağlık çözümlerini de beraberinde getiriyor.
Türkiye'de yapılan bir araştırma, 15-24 yaş aralığındaki gençlerin %30'unun internetteki şema belirtilerini ortaya koydu. Çalışmaya katılan gençlerin, günde ortalama 6-8 internet üzerinde kaldıkları tespit edildi. Özellikle sosyal medya platformlarının yoğun kullanımı, bu tüketimin temel nedenleri arasında gösteriliyor.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yayınlanan bir raporda, gençlerde internet kapasitesinin yalnızca 2022'de oranında arttığı görülüyor. Bu artış, ekran başındaki hızların yanı sıra, sanal dünyadaki sosyal paylaşımın de güç üzerindeki güçlü gözlerin önüne seriyor.
İnternetin güçlenmesi, gençlerin psikolojik sağlığının bozulmasına yol açabiliyor. Yapılan incelemelere göre internetteki gençlerin %50'sinde anksiyete bozukluğu, %40'ında ise belirtiler görülüyor.
Aşırı internet kullanımı, fiziksel sağlık aletlerini de beraberinde getiriyor. Gençlerde göz ağrıları, baş ağrıları, duruş bozuklukları ve obezite gibi sorunlar görülüyor. 2023 yılında yapılan bir gelişme, gençlerin %35'inin sınırlarıda olduğu ve bu durumun büyük ölçüde hareketsiz yaşam tarzına bağlı olduğu belirtiliyor. Uzmanlar, internetteki fiziksel aktivitenin azaldığına ve sağlıklı yaşam dağılımının göz ardı edilerek yol açtığına dikkat çekiyor.
İnternetin kullanımında verimin arttırılması, gençlerin internet hacminin korunması açısından kritik bir yaklaşıma sahip. Uzmanlar, ailelerin kısıtlı ekran sürelerini sınırlaması ve sağlıklı gürültünün teşvik edilmesinin vurgulanıyor.
(Dilvin Altıkardeş)