Yeni sistem, hem yerli hem de yabancı firmaların gümrük işlemlerini kolaylaştırmak için dijital teknolojiye dayanıyor.
Kağıtsız işlemlerle hem zaman tasarrufu sağlanacak hem de çevresel etkiler azaltılacak.
Gelişmiş algoritmalar sayesinde potansiyel risk taşıyan sevkiyatlar otomatik olarak tespit edilecek ve güvenlik kontrolleri artırılacak.
Gümrük işlemleri, firmaların akıllı telefonları üzerinden takip edilebilecek.
Kara ve deniz yollarındaki gümrük kapılarında plakadan tanıma ve otomatik geçiş sistemleriyle bekleme süreleri minimuma indirilecek.
Bu yeni uygulama ile Türkiye’nin hem ticaret hacmini artırması hem de lojistik süreçlerde rekabet gücünü yükseltmesi hedefleniyor. Uluslararası Ticaret Odası (ICC) verilerine göre, gümrük işlemlerinin dijitalleşmesi, ülkelerin dış ticaret maliyetlerini %10-15 oranında düşürüyor. Türkiye'nin yeni sistemi de bu potansiyele katkıda bulunacak.
Rapora göre:
-İşlem süreleri ortalama %40 azalacak.
-Gümrük kapılarındaki insan müdahalesi %70 oranında azaltılarak hata riski minimize edilecek.
-İhracat gelirlerinin önümüzdeki 5 yıl içinde %20 oranında artması bekleniyor.
Yeni sistemin pilot uygulaması, Kapıkule ve Mersin Limanı’nda gerçekleştirildi. Pilot çalışmalarda:
--İthalat işlemlerinde %30, ihracatta ise %25 daha hızlı sonuç alındı.
--Gümrüklerde yaşanan evrak eksikliği kaynaklı sorunlar %85 oranında azaldı.
--Taşıyıcı firmalar için bekleme süreleri ortalama 6 saatten 3 saate indirildi.
Türkiye’nin yeni gümrük uygulamaları, uluslararası arenada da ilgi çekiyor. Avrupa Birliği ve Orta Doğu ülkeleri, bu sistemin bölgeler arası ticarette nasıl kullanılabileceğini incelemek için Türkiye ile işbirliği yapmak istiyor. Özellikle Türkiye’nin Bir Kuşak Bir Yol projesindeki stratejik rolü, bu dijitalleşme adımının önemini artırıyor.
(Özkan Güngörmez)