Türkiye Organ ve Doku Bilgi Sistemi’nin verilerinden yapılan derlemeye göre, Türkiye’de yaklaşık 25 bin kişi böbrek nakli beklerken, binlerce kişi de kalp, karaciğer ve diğer organlara ihtiyaç duyuyor. Örneğin, diyalize bağlı yaşayan böbrek yetmezliği hastaları için nakil, yaşam kalitelerini artıracak ve ömürlerini uzatabilecek tek seçenek. Uzmanlar, organ bağışının bir kişinin sadece tek bir hayatı değil, birçok kişiye umut olabileceğini vurguluyor. Bir bağışçının, organları sayesinde 8’e kadar kişinin hayatını kurtarma potansiyeline sahip olduğu belirtiliyor.
Organ bağışı, bireysel düzeyde hastaların hayatını kurtarmanın ötesinde, toplumsal ve ekonomik açıdan da olumlu sonuçlar doğuruyor. Böbrek yetmezliği gibi kronik hastalıklar için yapılan organ nakilleri, diyaliz gibi uzun vadeli tedavilere kıyasla daha düşük maliyetli oluyor. Ayrıca, organ bağışları sayesinde daha fazla insan iş gücüne katılabilir hale gelirken, sağlık sisteminin üzerindeki mali yük de azalıyor. Ekonomik bir analiz, organ nakli yapılan hastaların sağlık hizmetlerine daha az ihtiyaç duyduğunu ve toplumda daha üretken bireyler olarak katkıda bulunduğunu gösteriyor.
Yapılan araştırmalara göre, organ bağışının önündeki en büyük engellerden biri, bağışla ilgili toplumsal önyargılar ve bilgi eksikliği. Çoğu kişi, organ bağışının dini veya etik açıdan sorun teşkil edebileceği yönünde yanlış bir inanca sahip.Yapılan çalışmalar, bağışçı sayısının artırılması için toplumun doğru bilgilendirilmesinin kritik bir rol oynadığını gösteriyor.
(Ayşe Candan)