Birleşmiş Milletler (BM) tarafından desteklenen küresel bir araştırmada, dünya çapında YZ tabanlı sistemlerin, kişisel ayrıntılara yönelik büyük bir tehdit oluşturabileceği belirtildi. Araştırmada, YZ teknolojilerinin hızla harcandığı ve izni verilmeden veri haklarının arttığı vurgulandı. Özellikle yüz tanıma sistemleri ve sesli asistanlar gibi yaygın teknolojilerin, kişinin özel olarak öğrenmesine izin vermeden kaydedebildiği ve analiz edebildiği ifade edildi.
YZ, büyük verilerle birlikte çalışabilir, hareket edebilir, ilgi alanları ve sosyal ağlar gibi elde edilebilmektedir. Stanford Üniversitesi'nin yaptığı bir araştırmada, YZ'nin büyük veri üzerinde yaptığı analizlerin kişisel gizlilik gizlilikleriyle doğrudan genişlediği tespit edildi. Araştırma, YZ'nin yalnızca mevcut verilerin toplanmasıyla kalmadığını, aynı zamanda bu verilerin değiştirileceği hareketlerini ve tercihlerini tahmin etme konusunda oldukça başarılı olduğunu gösteriyor. Bu durum, gizlilik haklarının ihlali anlamına gelebilir.
Gizlilik ihlallerinin yanı sıra, YZ tabanlı teknolojilerin veri güvenliğine yönelik tehditleri de bulunuyor. Avrupa Birliği (AB) tarafından bir projede, YZ uygulamalarının kullandığı uygulamaların siber saldırılara karşı sonuçları ortaya çıktığı ortaya çıktı. Özellikle kişisel verilerin işlendiği sağlık, finans ve sosyal medya gibi sektörlerde, kötü niyetli kişilerin bu şekilde kolayca erişilebileceği ve kullanılabileceği belirtiliyor.
YZ'nin, kullanıcı lisanslarıyla öğrenip adapte olabilen parlamalarla çalışması, kişisel bilgilerin daha geniş bir veri güvenliği riskini doğuruyor. Kişilerin tercihlerini izinsiz olarak öğrenilebilen yapay zeka tabanlı sistemler, bu verileri reklam amaçlı veya manipülasyon için kullanabiliyor.
Veri gizliliğini korumak amacıyla çeşitli yasal düzenleme önerilerilse de, mevcut gelişmelerin hızla ilerlemesi YZ teknolojilerini düzenlemede yetersiz kaldığı düşünülüyor. Avrupa Genel Veri Koruma Tüzüğü (GDPR) ve Türkiye'deki Kişisel Verileri Koruma Kanunu (KVKK) gibi yasal düzenlemelerin kişisel olarak korunması için adımlar atsa da, YZ'nin doğurduğu yeni sorunlarla başa çıkmak için ek önlemler sistematik olarak öngörülüyor.
(Fatma Hatun Altıkardeş)