Dünya genelinde artan çevresel sorunlar, iklim değişikliği ve doğal kaynakların tükenmesi, küresel sürdürülebilirlik konusunda yeni stratejilerin ve hedeflerin belirlenmesini zorunlu kılıyor. Hem hükümetler hem de özel sektör, sürdürülebilirlik konusunda daha somut adımlar atma arayışında.
Yapılan araştırmalar, küresel sürdürülebilirlik çabalarının hala yeterli olmadığını gösteriyor. Birleşmiş Milletler'in sürdürülebilir kalkınma hedeflerine (SDG) yönelik ilerlemeyi değerlendiren bir rapor, birçok ülkenin bu hedeflere ulaşma konusunda geride kaldığını ortaya koyuyor. Özellikle iklim değişikliği, su kıtlığı ve biyolojik çeşitlilik kaybı gibi alanlarda ilerleme kaydedilmediği belirtiliyor.
Küresel sürdürülebilirlikte yön arayışında olan hükümetler ve şirketler, çeşitli stratejiler geliştirmeye devam ediyor. Birçok ülke ve şirket, 2050 yılına kadar karbon nötrlüğü hedeflerini benimsemiş durumda. Bu kapsamda, yenilenebilir enerji yatırımları artırılırken, fosil yakıtların kullanımı da kademeli olarak azaltılmaya çalışılıyor.
Kaynakların daha verimli kullanılması ve atıkların en aza indirilmesi amacıyla döngüsel ekonomi modelleri öne çıkıyor. Bu yaklaşım, kaynakların geri dönüştürülmesi ve yeniden kullanılması üzerine kurulu.
Tarım sektöründe, sürdürülebilirlik odaklı yeni yöntemler geliştiriliyor. Organik tarım, su tasarruflu sulama teknikleri ve toprak koruma stratejileri bu kapsamda önemli yer tutuyor.
2023 yılında yapılan bir global anket çalışmasında, dünya genelinde hükümetlerin sürdürülebilirlik konusunda attığı adımların halk tarafından yetersiz bulunduğu ortaya çıktı. Katılımcıların %68'i, hükümetlerin daha iddialı hedefler belirlemesi gerektiğini savunuyor. Aynı zamanda, özel sektörün de sürdürülebilirlik çabalarında daha aktif rol alması gerektiği görüşü yaygın.
Bazı ülkeler ve şehirler, sürdürülebilirlik konusunda dikkate değer başarılar elde etmiş durumda. Örneğin, Kopenhag, 2025 yılına kadar karbon nötr olma hedefi doğrultusunda yenilenebilir enerji altyapısını güçlendiriyor. Ayrıca, İskandinav ülkeleri, döngüsel ekonomi modelleri ve sürdürülebilir şehir planlaması konusunda dünya genelinde öncü rol oynuyor.
Küresel sürdürülebilirlikte ilerleme kaydedilmesine rağmen, bazı zorluklar varlığını sürdürüyor. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde, sürdürülebilir kalkınma çabalarının finansman ve teknik bilgi eksikliği nedeniyle yetersiz kaldığı gözlemleniyor. Ayrıca, küresel iş birliğinin eksikliği, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmada bir engel teşkil ediyor.
(Özkan Güngörmez)