Obezite merkezlerine çoğunlukla kadınlar başvuruyor

Obezite, günümüzde sadece estetik bir sorun olmaktan öte, birçok sağlık problemiyle bağlantılı ciddi bir hastalık olarak kabul edilmektedir. Obezite tedavisi için başvurulan merkezlerin demografik analizleri, bu alanda kadınların, erkeklere oranla daha fazla başvurduğunu ortaya koyuyor. 

Haber Giriş Tarihi: 13.11.2024 16:40
Haber Güncellenme Tarihi: 13.11.2024 16:40

Son yıllarda, Türkiye’de obezite tedavisi için başvurulan merkezlerde kadınların oranı giderek artmakta. 2023 yılı itibarıyla yapılan bir araştırma, obezite merkezlerine başvuran hastaların %65'inin kadınlardan oluştuğunu gösteriyor. Bu oran, özellikle büyük şehirlerde daha da yüksek seviyelere çıkıyor. Kadınların obezite tedavisine yönelik ilgisinin artmasının birkaç önemli nedeni bulunuyor.

Sosyokültürel faktörler, kadınların obezite tedavisine daha fazla yönelmesini etkileyen en büyük faktörlerden biri. Kadınlar, toplumda genellikle estetik kaygılarla daha fazla baskı altında olurlar. Bu baskılar, kadınları vücutlarını değiştirmeye ve ideal ölçülere ulaşmak için tedavi arayışına yönlendirebiliyor. Araştırmalar, kadınların vücut görüntüsüyle ilgili daha fazla kaygı taşıdığını ve bu kaygıların obezite tedavisine başvurma kararını etkilediğini ortaya koyuyor.

Kadınlarda obezite, yalnızca estetik kaygıları değil, aynı zamanda ciddi sağlık problemlerini de beraberinde getirmektedir. 2022'de yapılan bir araştırmaya göre, obezite, kadınlarda kalp hastalıkları, diyabet, hipertansiyon ve kanser gibi birçok ciddi hastalığın risk faktörlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Kadınlar, erkeklere oranla metabolik hastalıkları daha erken yaşlarda ve daha yüksek oranda deneyimleyebilmektedir.

Bununla birlikte, kadınlarda hormonlar da obeziteyi etkileyen bir diğer önemli faktördür. Menopoz dönemi ve doğum kontrol yöntemlerinin kullanımı gibi faktörler, kadınların vücutlarında kilo alımına neden olabilmektedir. Yapılan araştırmalar, menopoz sonrası kadınların obezite gelişme riskinin erkeklere göre daha yüksek olduğunu ortaya koyuyor.

Kadınların obezite tedavisine başvurduğu merkezlerde yapılan analizler, bu kişilerin çoğunun kilo verme amacının sağlık odaklı olduğuna işaret etmektedir. Bir diğer araştırmaya göre, kadınların %60'ı, kilo vermek amacıyla başvurduğu merkezlerde, sağlıklı bir yaşam sürme ve hastalıklardan korunma isteğiyle hareket etmektedir. Kadınların kilo verme motivasyonları arasında, daha sağlıklı bir yaşam sürmenin yanı sıra, daha fazla enerjik hissetme ve yaşam kalitesini artırma gibi unsurlar da yer alıyor.

Bunun yanında, kadınların obezite tedavisinde daha fazla ilgi göstermesinin bir diğer sebebi de tedavi seçeneklerine duydukları güven. 2023 yılında yapılan bir anket, kadınların, özellikle beslenme uzmanları ve psikologlarla yapılan terapi süreçlerine daha fazla katıldığını ve bu süreçlerin uzun vadede daha kalıcı sonuçlar verdiğini belirtiyor.

Kadınların obezite tedavisiyle ilgili yapılan araştırmalar, bu durumu yalnızca sağlık ya da estetik bir sorun olarak değil, toplumsal bir mesele olarak da ele alıyor. Bir 2023 çalışması, kadınların vücut şekilleriyle ilgili sosyal baskıların, obezite tedavisini başlatmada önemli bir tetikleyici faktör olduğunu ortaya koyuyor. Kadınlar, toplumsal normlar ve medya etkisiyle vücutlarına ilişkin olumsuz bir algıya sahip olabiliyorlar, bu da obeziteye karşı mücadelede daha fazla motivasyon sağlayabiliyor.

Obezite tedavisinde, kadınların ve erkeklerin yaşadıkları deneyimlerin farklılık gösterdiği bulunmuştur. Kadınlar, tedavi sürecinde duygusal desteğe ve psikolojik rehberliğe daha fazla ihtiyaç duyuyor. Bu bulgu, kadınların duygusal açıdan daha fazla etkilendiklerini ve obeziteyi yalnızca fiziksel değil, duygusal bir mesele olarak da ele aldıklarını gösteriyor.

Kadınların obezite tedavisine başvuru oranlarının yüksek olması, sağlık politikalarının da bu gruba daha fazla odaklanmasını gerektiriyor. Sağlık Bakanlığı’nın 2024 hedeflerine göre, obezite tedavisi için kadınlara yönelik daha fazla erişim sağlanacak ve bu alanda yapılan çalışmaların etkisi artırılacak. Kadınlar için uygun tedavi seçeneklerinin geliştirilmesi, yalnızca bireylerin değil, toplumun genel sağlığının iyileşmesine de katkı sağlayacaktır.

(Dilvin Altıkardeş)