VPN’ler, internet trafiğini şifreleyerek kullanıcıların gizliliğini artırmayı amaçlar. Ancak, bu hizmetlerin güvenilirliği konusunda ciddi soru işaretleri bulunmaktadır. Özellikle ücretsiz VPN hizmetleri, kullanıcı verilerini toplayarak üçüncü taraflara satabilmektedir. Yapılan araştırmalara göre, bazı popüler ücretsiz VPN uygulamaları, kullanıcıların tarayıcı geçmişini ve kişisel bilgilerini kaydedip, bu verileri reklamcılara pazarlamaktadır.
Ayrıca, bazı VPN hizmetleri, kullanıcıların bağlantı hızını düşürebilir ve güvenlik protokollerinin zayıf olması nedeniyle, kullanıcıları siber saldırılara maruz bırakabilir. Bunun yanı sıra, kullanıcıların bulundukları ülkelerin yasalarına tabi oldukları için, VPN kullanımı bazı durumlarda yasal sorunlar yaratabilir. DNS hizmetleri de internetin temel taşlarından biridir. Ancak, DNS sorgularının doğru bir şekilde yönlendirilmemesi veya kötü niyetli bir DNS sunucusu kullanılması, kullanıcıların güvenliğini tehdit edebilir. Araştırmalar, sahte DNS sunucularının kullanılması durumunda, kullanıcıların hassas verilerinin çalınma riskinin arttığını göstermektedir. Bu tür sunucular, kullanıcıları kötü niyetli web sitelerine yönlendirebilir ve bu sayede kimlik avı (phishing) saldırılarına maruz kalmalarına neden olabilir.
Ayrıca, uzmanlara göre DNS sorgularının kaydedilmesi, kullanıcıların internet aktivitelerinin izlenmesine yol açabilir. Kullanıcıların hangi sitelere girdiği, hangi içeriklere eriştiği gibi bilgiler, kötü niyetli kişilerin eline geçebilir ve bu durum ciddi gizlilik ihlallerine neden olabilir.
(Ayşe Candan)