Savaşın erteleme rejimleri, iklim araştırmalarının duraklaması, iklim gözlem istasyonlarının erimesini kaybetmesine neden oluyor. Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) tarafından 2023'te yapılan bir sınırlara göre, çatışma bölgelerinde yer alan iklim gözlem istasyonlarının %30'u ya tamamen kapandı ya da veriler güncelleyemez hale geldi. Özellikle Afrika ve Orta Doğu'daki iç savaşlar ve kışın, küresel ısınma ve kuraklık gibi iklim değişikliği sorunları üzerine yapılan araştırmaların sekteye uğramasına neden oluyor. UNEP'in raporu, bu durumun iklim iklimine karşı alınacak önlemlerin ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirtiyor.
Savaş nedeniyle bazı bölgelere ulaşamayan bilim insanları, iklim modellerini oluştururken bu birimlerde süt verileri eksik yaşıyor. Örneğin, Suriye ve Yemen gibi uzun süreli çatışmaların ortasında iklim gözlem verileri yetersiz kaldığı için, bu bölgelerin iklim değişikliklerinin üzerinde yaşanabileceği zorlaşıyor. Amerikan Meteoroloji Derneği tarafından yayımlanan bir özet, savaş bölgelerinde veri eksikliğinin küresel iklim modellerinde sapmalara yol açtığı belirtiliyor. Bu sapmalar, hem küresel iklim projeksiyonlarının dayanıklılığını azaltıyor hem de uzun vadeli önlemlerin birleştirilmesini zorlaştırıyor.
Savaşlar yalnızca iklim araştırmalarını değil, doğrudan çevreyi de dağıtıyor. İngiltere merkezli bir araştırma grubu olan Conflict and Environment Observatory, savaş kampanyalarını araştırmak amacıyla 2022'de geniş kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdi. Çalışmalara göre, savaşlar sırasında ormanlar ve doğal yaşam alanlarında büyük zararlar görülüyor, su kaynakları kirleniyor ve tarım programları ayrılıyor. Bu tür iklim koşullarıyla mücadelede önemli bir engel oluştururken, iklim koşulları da olumsuz etkiler. Örneğin, savaştan etkilenen ormanlar, atmosferdeki karbonun emmesini sağlıyor ve bu da küresel ısınmayı hızlandırıyor.
Savaşların yoğun olduğu sistemler, iklim koşullarıyla mücadelede zorluklar katlanarak artıyor. Gelişmiş bölgelerdeki iklim fonlarının, savaş bölgelerindeki iklim değişikliğiyle mücadelede askıya alınıyor. Uluslararası İklim Fonu (ICF), savaş nedeniyle bazı iklim projelerinin yarıda kesildiğini ve fonların büyük ölçüde başka bölgelerin kaydırıldığını bildirdi. ICF'nin raporunda, savaşın yoğunlaştığı sistemler yaşayan insanların, iklim şartlarının olumsuz etkilerinden korunmasız korunduğu ve bu durumun hem yerel hem de küresel sıcaklıktaki iklim sıcaklığının derinleştirildiği belirtiliyor.
Uzmanlar, savaş iklim araştırmalarına olumsuzlukları azaltmak için çeşitli çözüm önerileri sunuyor. Çatışma bölgelerindeki verilerin toplanmasını sağlamak amacıyla uzaktan ölçümler ve uydu teknolojilerinin daha etkin kullanılması gerektiği ifade edilmektedir. Ayrıca, iklim araştırmalarının etkisini azaltmaktan etkilenmesi için uluslararası işbirliğinin kullanılması ve iklim fonlarının savaş bölgelerine hafifletilmesi kolaylaştırılacak şekilde çalıştırılması öneriliyor.
(Özkan Güngörmez)