Araştırma, bir grup beslenme uzmanı ve sağlık profesyonelinden oluşan bir ekip tarafından gerçekleştirildi. Çeşitli yaş ve sağlık durumlarına sahip 1.000 birey üzerinde yapılan çalışma, şekersiz çay tüketiminin uzun vadede vücutta oluşturabileceği zararları inceledi. Araştırma bulguları, özellikle metabolizma, kalp sağlığı ve böbrek fonksiyonları üzerinde bazı olumsuz etkilerin gözlemlendiğini ortaya koyuyor.
Araştırmaya göre, şekersiz çay, özellikle aşırı tüketildiğinde vücuttaki metabolizma hızını olumsuz yönde etkileyebilir. Şekersiz çayın içerdiği kafein ve polifenoller, vücutta çeşitli kimyasal reaksiyonlara yol açarak insülin direncini artırabilir. Bu durum, uzun vadede diyabet gibi metabolik hastalıkların riskini artırabilir. Çayın içerdiği antioksidanlar genellikle kalp sağlığına faydalı olarak bilinse de, aşırı miktarda kafein ve polifenol alımı kalp atışlarını hızlandırarak tansiyonun yükselmesine neden olabilir. Araştırmada, şekersiz çay tüketen bireylerde yüksek tansiyon ve kalp ritmi bozukluklarına rastlanıldığı vurgulanmaktadır. Uzun süreli şekersiz çay tüketiminin böbrek fonksiyonları üzerinde olumsuz etkiler yarattığı belirtiliyor. Çayın içeriğindeki bazı bileşenler, böbreklerin sıvı dengesini bozarak idrar yolu enfeksiyonları gibi problemlere yol açabilir. Ayrıca, fazla kafein alımı böbreklerde taş oluşumunu tetikleyebilir.
Uzman tarafından yapılan açıklamada; “Şekersiz çay, genellikle sağlıklı olarak kabul edilse de, aşırı tüketimi bazı sağlık sorunlarına yol açabilir. Kafein ve polifenol gibi aktif bileşenler, uzun süreli kullanımda vücutta istenmeyen yan etkilere neden olabilir. Özellikle kalp hastalıkları, metabolizma sorunları ve böbrek rahatsızlıkları gibi riskler söz konusu olabilir” ifadeleri yer aldı.
Şekerin çaydaki etkisi, genellikle tatlılık sağlamanın ötesinde sağlık üzerindeki olumlu etkilerle ilişkilendirilmiştir. Şeker, vücutta insülin salgısını dengeleyerek enerji seviyelerinin korunmasına yardımcı olur. Bunun yerine, şekersiz çayın aşırı tüketimi vücutta dengesizliklere yol açabilir. Araştırmacılar, bu durumda şekersiz çayın yerine bitki çaylarının veya düşük kafeinli alternatiflerin tercih edilmesini öneriyorlar.
(Fatma Hatun Altıkardeş)