Sosyal medyada anonimlik, toplumsal linçi körüklüyor!

Sosyal medya, insanların özgürce düşüncelerini ifade etmelerine olanak sağlayan önemli bir platform olmasına rağmen, anonimlik ile birlikte gelen sorumluluk eksikliği, dijital dünyada toplumsal linç kültürünü hızla yaygınlaştırıyor. Son dönemde yapılan araştırmalar, özellikle kimliğini gizleyerek paylaşımda bulunan kişilerin, çok daha rahat bir şekilde nefret söylemi yaydığını ve sosyal medyada linç girişimlerine katıldığını ortaya koyuyor. Bu durum, sadece bireyleri değil, toplumsal yapıyı da derinden etkileyen bir sorun haline gelmiş durumda.

Haber Giriş Tarihi: 09.10.2024 17:10
Haber Güncellenme Tarihi: 09.10.2024 17:10

   Stanford Üniversitesi’nin 2023 yılında gerçekleştirdiği bir araştırmada, sosyal medyada anonim hesaplar üzerinden yapılan yorumların %70’inin negatif ve saldırgan olduğu belirlendi. Araştırmada, kullanıcıların kimliklerini gizlediklerinde daha rahat bir şekilde hakaret edebildiği, nefret söylemi yayabildiği ve hedef gösterilen kişilere karşı toplu saldırılarda bulunabildiği tespit edildi. 

Türkiye’de ise Marmara Üniversitesi'nin 2022 yılında yaptığı bir çalışmada, anonim hesaplardan yapılan nefret söylemi içeren yorumların büyük bir kısmının politik veya toplumsal olaylar esnasında yükseldiği gözlemlendi. Araştırmada, sosyal medya kullanıcılarının %80’inin linç girişimlerine en az bir kez maruz kaldığı veya bu tür bir kampanyaya şahit olduğu belirtildi. Anonimlik sayesinde, bireylerin sorumluluk hissetmeden kitleleri manipüle edebildiği ve hedef aldıkları kişileri toplu saldırılarla itibarsızlaştırmaya çalıştıkları tespit edildi.

   Anonim hesaplar, kişilerin kimliğini gizleyerek saldırgan tutumlar sergilemesine ve herhangi bir yasal yaptırım korkusu olmadan başkalarına zarar vermesine yol açıyor. Bu algı, özellikle nefret söylemi ve siber zorbalık gibi olumsuz davranışların artmasına neden oluyor.

   Anonim kullanıcılar, özellikle toplumsal ve politik olaylar sırasında, hedef seçilen kişilere karşı kitlesel saldırılar düzenleyebiliyor. Bu saldırılar, bireylerin kariyerlerine, sosyal hayatlarına ve psikolojik sağlıklarına ciddi zararlar verebiliyor.

   Anonim hesaplar, yanlış bilgi yayma konusunda da önemli bir rol oynuyor. Özellikle kriz anlarında, sahte haberler ve manipülatif içerikler yayarak, toplumu kutuplaştırıcı ve kışkırtıcı eylemler gerçekleştiriyorlar.

   Toplumsal linç vakaları, bireylerde ciddi psikolojik sorunlara yol açabiliyor. Anonim saldırılara maruz kalan kişilerde depresyon, anksiyete ve hatta intihar eğilimlerinin arttığı çeşitli araştırmalarla ortaya konulmuştur. Özellikle genç kullanıcılar, sosyal medya üzerinden yapılan linç kampanyalarının hedefi olduklarında, özsaygı ve özgüvenlerinde büyük düşüşler yaşayabiliyorlar.

Anonimlik ve toplumsal linç arasındaki bu ilişkiyi kırmak için bazı çözüm önerileri geliştirilebilir:

-Sosyal Medya Düzenlemeleri: Anonim hesapların tamamen yasaklanması yerine, hesap doğrulama sistemlerinin güçlendirilmesi ve kimlik tespiti süreçlerinin daha sıkı hale getirilmesi önerilmektedir. Bu sayede, anonim kullanıcılar dahi platformlarda hesap verebilir bir duruma getirilebilir.

-Dijital Medya Okuryazarlığı: Kullanıcıların, sosyal medyada bilinçli hareket etmelerini sağlamak için dijital medya okuryazarlığı eğitimleri verilmelidir. Özellikle gençler arasında, sosyal medya etiği ve sorumluluğu konusunda farkındalık yaratılmalıdır.

-Hukuki Yaptırımlar: Anonim hesaplar üzerinden yapılan nefret söylemi ve siber zorbalık girişimlerine karşı daha sert yasal önlemler alınmalıdır. Siber suçlarla mücadele yasalarının uygulanabilirliği artırılmalı ve saldırgan tutumları teşvik eden hesaplar hızlıca tespit edilmelidir.

-Platformların Sorumluluğu: Sosyal medya platformlarının, anonim hesapların nefret söylemi yaymalarını engellemek için algoritmalarını iyileştirmesi ve şikayet sistemlerini daha etkin hale getirmesi gerekiyor. Zararlı içerikler anında kaldırılmalı ve bu tür saldırılar düzenleyen hesaplar daha hızlı şekilde askıya alınmalıdır.

(Sema Yüksel Güngörmez)