Yapılan birçok bilimsel araştırma, sosyal medyada yayılan manipülatif bilgiler, inançlarını daha da kökleştirdiğini ve farklı düşünen gruplar arasında derinliği derinleştirdiğini ortaya koyuyor. Stanford Üniversitesi tarafından yürütülen bir araştırma, "yankı odası" (yankı odası) etkisi, kullanıcıların kendi parçalarını içeren içeriklerle daha fazla karşılaştıkları, farklı düşüncelere karşı daha fazla hoşgörüsüz hale geldikleri ortaya çıkarıldı. Bu durum, sosyal medya kullanıcılarının karşıtını reddetmesine ve başkalarının düşman gibi görmesine neden oluyor. Aynı araştırmada, sosyal medya platformlarının açıldıklarının, kullanıcıların ilgi yoğunluğuna göre içerik sunduğu ve bu süreçte aşırı ve kutuplayıcı içeriklerin daha fazla öne çıkarıldığı tespit edildi. Araştırmacılar, bu algoritmik yapıların, manipülatif içeriklerin hızla hızlanmasına ve toplumun genişliğinin tırmanmaya zemine hazırlandığını vurguluyor. Sosyal medya platformlarının arka planında çalışan kullanıcılar, kullanıcıların daha fazla etkileşimde bulunacağı içerikleri ön plana çıkarıyor. Ne yazık ki, bu içerikler çoğu zaman yanlış bilgiler veya aşırı iddialar içerebiliyor. University of Pennsylvania tarafından yapılan bir veri aktarımı, yüksek iletişim alanında yanlış bilgi doğru bilgi göre %70 daha fazla yayılma hızına sahip olduğu ortaya kondu. Araştırmacılar, bu durumu manipülatif içeriklerin daha fazla ilgi çekmesiyle açıklıyor. Sosyal yayınların yayılması ve yanlış bilgiler, toplumsal gruplar arasında derin çatlaklar yaratabiliyor. Özellikle politik konular, dini siyasetler ve etnik gruplar, sosyal medyada yaygın olarak manipüle edilen alanlar arasında yer alıyor. Pew Research Center tarafından 2023'te yapılan bir araştırmaya göre, Amerikalıların %64'ü sosyal medyanın siyasi kutuplaşmasını artırdığını düşünüyor. Türkiye'de de benzer bir tablo hakim. Kadir Has Üniversitesi'nin 2022'de yayımladığı raporda, Türk'ün %70'inin sosyal medyanın kutuplaştığına inandığı belirtiliyor. Bu durumun en somut örneklerinden biri, sosyal medyanın seçim sonuçlarıki rolü. Amerika Birleşik resimlerinde 2016 seçimleri sırasında sosyal medya platformlarında yayılan yanlış bilgiler ve manipülatif kampanyaların seçmenleri ve toplumsal kutuplaşmayı artırdığı ortaya çıktı. Oxford Üniversitesi tarafından yapılan bir analizde, özellikle Facebook ve Twitter'da yayılan yanlış bilgi tabanlı içeriklerin, dinlemelerin kararları üzerinde ciddi bir olayın yaşandığı tespit edildi.
(Özkan Güngörmez)