Yapılan araştırmaların temel bulgularına göre, aşırı ekran kullanımı ve hareketsiz yaşam tarzı, çocukların fiziksel duruşundan kas-iskelet sistemi gelişimine kadar birçok konuda olumsuz sonuçlar doğurabiliyor. Özellikle küçük yaşta düzenli olarak tablet veya telefon kullanan çocuklarda baş, boyun ve omuz bölgesinde duruş bozuklukları yaygın hale geliyor. Avustralya'da yapılan bir araştırma, uzun süre ekran başında vakit geçiren çocukların yaklaşık yüzde 68'inde 'teknoloji boynu' olarak adlandırılan kronik duruş sorunlarının ortaya çıktığını gösteriyor. Bu durum, omurganın doğal eğrisini bozuyor ve uzun vadede kalıcı boyun ağrıları ya da kireçlenmelere yol açabiliyor.
Bir diğer önemli mesele ise hareket eksikliği. Teknolojik cihazlara yönelen çocuklar, dış mekanda fiziksel aktivitelere daha az zaman ayırmaya başladı. Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) 2021 yılında yayımladığı rapora göre, dünya genelinde 5-17 yaş aralığındaki çocukların yüzde 81’i düzenli fiziksel aktivite için önerilen süreyi karşılamıyor. Oyun oynama süresi sanal alanlara kayarken, gerçek anlamda koşup eğlenen, spor yapan çocuk sayısı giderek azalıyor. Bu durum obezite, kas zayıflığı ve kardiyovasküler hastalık risklerini artırıyor.
Teknolojinin etkileri yalnızca hareketliliği değil, ince motor becerileri de etkiliyor. Akıllı cihazlarla daha fazla vakit geçiren çocuklar, manuel oyun ve kırtasiye aktivitelerine daha az ilgi duyuyor. Bunun sonucunda el-kas koordinasyonunda zayıflamalar gözlemleniyor. Cambridge Üniversitesi tarafından yürütülen bir çalışma, özellikle 3-7 yaş grubu arasında motor becerilerde gerileme ile ekran kullanımının doğru orantılı olduğunu ortaya koyuyor.
Uzmanlar, teknoloji kullanımını tamamen yasaklamanın gerçekçi bir çözüm olmadığını savunuyor. Bunun yerine dengeli bir yaklaşım öneriliyor; ekran süresini sınırlandırmak, düzenli spor ve açık hava aktivitelerini teşvik etmek, teknolojinin zararlı etkilerini azaltmaya yönelik alınabilecek önemli adımlar arasında yer alıyor.
(Özkan Güngörmez)