Yapılan son araştırmalara göre, Türkiye’deki çiftçilerin yaklaşık yüzde 45’inin modern tarım araçları ve dijital teknolojileri aktif olarak kullanmaya başladığı tespit edildi. Bu oran, beş yıl öncesine kıyasla dikkate değer bir artış gösteriyor. Özellikle, hava durumu tahmini yapan yazılımlar, toprak analizi sistemleri ve drone teknolojisi gibi inovatif yöntemlerin çiftçiler arasında yaygınlık kazandığı belirtiliyor.
Konya ovasında yapılan bir saha çalışması, bu teknoloji adaptasyonunun sonuçlarını gözler önüne seriyor. Çalışmaya göre, hassas tarım teknikleri kullanan çiftçiler, geleneksel yöntemlerle çalışanlara oranla yüzde 25 daha fazla verim elde ediyor. Aynı zamanda, pestisit ve gübre kullanımında sağlanan yüzde 15’lik tasarrufun da hem çevresel etkilerin azaltılmasına hem de üretim maliyetlerinin düşürülmesine katkıda bulunduğu vurgulanıyor.
Uzmanlar, bu değişimin yalnızca ekonomik olarak değil, aynı zamanda sürdürülebilirlik açısından da önem taşıdığına dikkat çekiyor. Tarım teknolojilerinin yaygınlaşmasının su kaynaklarının daha etkin kullanılmasını ve karbon ayak izinin azaltılmasını kolaylaştırdığı ifade ediliyor. Ancak, bu gelişmelerin herkes tarafından benimsenmesi için eğitim ve altyapı yatırımlarının da artırılması gerektiğine işaret ediliyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın başlattığı "Dijital Tarım" projesi kapsamında çiftçilere yönelik eğitim programları ve düşük faizli kredi imkanları sunuluyor. Ayrıca, yerli teknoloji girişimlerinin bu alanda yoğun bir şekilde faaliyet göstermesi de sektördeki gelişime önemli ölçüde ivme kazandırıyor.
(Sema Yüksel Güngörmez)