Yapı denetimi, bir binanın inşaat aşamasında, inşaatın yerel yönetmeliklere ve güvenlik standartlarına uygun olarak yapıldığının kontrol edilmesi sürecidir. Bu denetimler, binaların deprem, yangın ve diğer doğal afetlere karşı dayanıklılığını sağlamak için kritik bir öneme sahiptir.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı verilerine göre, yapı denetimi yapılmadan inşa edilen binalar, hem güvenlik riskleri taşıyor hem de uzun vadede büyük maliyetlere neden olabiliyor. Bu yüzden Türkiye'de, 2001 yılında çıkarılan 4708 sayılı Yapı Denetim Kanunu ile tüm inşaat projelerinin denetimden geçmesi zorunlu hale getirildi.
Bugün, Türkiye'de yapı denetiminden geçirilen bina sayısının 1,1 milyona yaklaşması, uygulamanın ne kadar yaygınlaştığını ve etkili hale geldiğini gösteriyor. 2023 yılı itibarıyla yaklaşık 1 milyon 90 bin binanın denetim süreçlerinden geçtiği belirtiliyor. Bu başarı, özellikle büyük şehirlerde inşa edilen yüksek katlı binalarda güvenliği artırırken, kırsal alanlarda da yapı kalitesini yükseltiyor.
Yapı denetim süreçlerinin yaygınlaşması, inşaat sektöründe kaliteyi artırırken, binaların dayanıklılığı üzerinde de olumlu etkiler yaratıyor. Özellikle deprem riski taşıyan bölgelerde yapılan denetimler, olası felaketlerde can ve mal kaybını en aza indirmek amacıyla kritik bir rol oynuyor. Türkiye'nin büyük çoğunluğu deprem kuşağında yer aldığı için, bu tür denetimlerin kapsamı daha da genişletilmeye çalışılıyor.
Uzmanlar, "Yapı denetimi, sadece binaların güvenliğini sağlamakla kalmaz, aynı zamanda sektördeki kalitesiz uygulamaların önüne geçilmesine yardımcı olur. Depreme dayanıklı binalar inşa etmek için bu tür denetimler hayati önem taşıyor," diye belirtti.
(Dilvin Altıkardeş)