Yağ dokusunun yaşlanması, hücrelerin zamanla bölünme yeteneğini kaybetmesi ve bir dizi kimyasal değişikliğe uğraması ile başlar. Bu süreçte hücrelerde iltihaplanmaya yol açabilecek maddeler birikir ve yaşlanmış yağ hücreleri, bağışıklık sistemine tehdit oluşturan sinyal molekülleri salgılamaya başlar. 2023 yılında yapılan bir araştırmada, yaşlanan yağ dokusunun vücuttaki iltihaplanmayı artırdığı ve bunun da diyabet, kalp hastalıkları ve obezite gibi sağlık sorunlarına neden olabileceği bulundu.
Yaşlanan yağ dokusu, metabolik işlevlerini tam olarak yerine getiremez. Bu, enerji harcamasında azalmaya ve kilo alımına neden olabilir. Harvard Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre, 40 yaş sonrası vücutta biriken yağların işlevini yitirmesi metabolik hızın düşmesine yol açar.
Yaşlanan yağ hücreleri, iltihaplanmayı tetikleyen sitokinler adı verilen kimyasal maddeler salgılar. Bu da vücudun bağışıklık sistemini olumsuz etkileyerek, kalp hastalıkları ve kanser riskini artırır. Bu durum özellikle karın bölgesinde biriken yağlarda belirgin olup, iç organları çevreleyen yağ dokusunun yaşlanması metabolik sendrom riskini yükseltir.
Yağ dokusu, leptin gibi iştahı düzenleyen hormonların yanı sıra östrojen gibi hormonlar da salgılar. Yaşlanmış yağ dokusu, bu hormonları dengesiz bir şekilde üreterek hormonal sorunlara neden olabilir. Uzmanlar, menopoz döneminde kadınlarda karın bölgesinde biriken yağların hormonal değişikliklerle ilişkisinin de yaşlanmış yağ dokusuna bağlı olduğunu belirtmektedir.
Yağ dokusunun yaşlanması, kas ve kemik sağlığını da olumsuz etkileyebilir. Yapılan araştırmalar, yaşlanmış yağ dokusunun salgıladığı bazı moleküllerin kaslarda güçsüzlüğe ve kemik erimesine yol açabileceğini göstermiştir.
Yağ dokusunun yaşlanması çeşitli çevresel ve genetik faktörlere bağlı olarak hızlanabilir. Özellikle sağlıksız beslenme, hareketsizlik ve stres, yağ dokusunun daha hızlı yaşlanmasına yol açar. Yüksek şekerli ve doymuş yağ içeren gıdaların tüketimi, vücudun yağ depolama mekanizmasını zorlayarak hücrelerin yıpranmasına neden olur. Ayrıca, aşırı stres, kortizol seviyesini artırarak yağların özellikle karın bölgesinde birikmesine ve bu yağların daha hızlı yaşlanmasına yol açar.
Birçok bilimsel çalışma, yağ dokusunun yaşlanmasının sağlık üzerindeki etkilerini ve bu sürecin nasıl yavaşlatılabileceğini incelemektedir. 2023 yılında gerçekleştirilen bir araştırma, düzenli egzersiz yapan bireylerin yağ dokularının daha sağlıklı ve genç kaldığını göstermiştir. Ayrıca, Journal of Clinical Endocrinology’de yayımlanan bir başka çalışma, antioksidanların yağ dokusunun yaşlanma sürecini yavaşlattığını ve hücresel hasarı azalttığını ortaya koymuştur.
(Ayşe Candan)