Son yıllarda artan ekonomik belirsizlikler ve iş dünyasında yaşanan risklerin artması, şirket yöneticileri için yönetici sorumluluk sigortası (Directors and Officers Insurance, D&O) talebini artırdı. Bu talep artışıyla birlikte, sigorta şirketleri de yöneticilere sunulan koruma limitlerini yükseltti. Yapılan araştırmalar, hem Türkiye'de hem de dünya genelinde bu eğilimin yükselişte olduğunu gösteriyor.
Yönetici sorumluluk sigortası, yöneticilerin görevleri sırasında yaptıkları hatalar veya ihmaller nedeniyle maruz kalabilecekleri kişisel sorumluluk risklerini kapsar. Bu sigorta, yöneticilerin mali güvenliğini sağlarken, şirketlerin de hukuki ve mali açıdan korunmasına katkıda bulunur.
Yapılan bir araştırma, Türkiye'deki şirketlerin %40'ının son beş yılda yönetici sorumluluk sigortası limitlerini artırdığını ortaya koydu. Araştırmaya göre, bu artışın temel nedenleri arasında ekonomik belirsizlikler, artan hukuki riskler ve yöneticilere yönelik açılan davaların sayısındaki artış yer alıyor.
Uluslararası bir sigorta danışmanlık firması raporuna göre, dünya genelinde D&O sigorta limitleri ortalama %20 oranında artırıldı. Bu artış, özellikle ABD ve Avrupa'daki büyük şirketlerde daha belirgin. Raporda, yöneticilere yönelik açılan davaların artması ve bu davaların maliyetlerinin yükselmesi, sigorta limitlerinin artırılmasında önemli etkenler olarak belirtiliyor.
Türkiye'de D&O sigorta pazarının gelişimi, son yıllarda hız kazandı. Ekonomik dalgalanmalar ve piyasa koşullarının zorlaşması, yöneticilerin kişisel mali risklerini minimize etme ihtiyacını artırdı.
Türkiye Sigorta Birliği'nin (TSB) 2023 verilerine göre, Türkiye'de yönetici sorumluluk sigortası poliçelerinin sayısı son beş yılda %50 oranında artış gösterdi. Bu artış, özellikle KOBİ'ler ve orta ölçekli şirketler arasında daha belirgin. TSB yetkilileri, bu artışın, şirketlerin yöneticilerini daha iyi koruma altına alma isteğinden kaynaklandığını belirtiyor.
Sigorta sektöründeki uzmanlar, yönetici sorumluluk sigortası limitlerinin önümüzdeki yıllarda da artmaya devam edeceğini öngörüyor. Bu öngörüler, özellikle küresel ekonomik belirsizlikler ve hukuki düzenlemelerdeki değişiklikler göz önünde bulundurularak yapılıyor.
(Sercan Uslubaş)