SON DAKİKA
Hava Durumu

Anlamıyorsunuz!

Yazının Giriş Tarihi: 21.04.2020 20:13
Yazının Güncellenme Tarihi: 21.04.2020 20:13

         Gazetelerde bir haber “Küresel dayanışma ve ulusal birlik çağrısını yineleyen DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında dünyanın henüz "en kötü durumla" karşılaşmadığı uyarısında bulundu.  Ghebreyesus, bunun olmaması durumunda dünya genelinde Kovid-19 nedeniyle daha fazla insanın öleceği uyarısını yaptı. "Bu ikisi olmadan, bize inanın ki daha en kötüsü bizi bekliyor. Bu trajediyi önleyelim. Bu öylesine bir virüs ki daha pek çok insan anlayabilmiş değil." dedi.”

Bu haberi okuyan çoğu kişi “Tabii, tabii. Doğru valla!” diyerek geçiştirdi. Bir kelimesini bile anlamadan üstelik. Otomatik olarak onaylamış göründüler ve hiçbir şey anlamadan devam ettiler gündelik hayatlarına. Kimi kuralları hiçe sayarak maskesiz daldı Pazar yerlerine, kimi sıkış tepiş bir dolmuşa veya otobüse bindi ve belki de gitmeye hiç de mecbur olmadığı bir yerlere gitti. Kimi ise ahbap sohbetlerinde kısıtlamaların kalkması gerektiğini savundu hararetle. Çünkü dükkânını açamıyor ve para kazanamıyordu. Hiç düşünmedi ki o dükkânı açsa ve salgın iyice yayılsa malını satacak insan bulamayabilirdi. O an için yapacağı üç beş kuruş kar önemliydi o kadar. Tıpkı ABD’de önlem muhalifi gösteriler yapanlar ve aklı fikri paraya takılı başkanları Donald gibi.

Biri süpermarketten çıkan arkadaşını görüp, “Yahu şu maskeni versene. Ben de alışveriş yapacağım da maskeyi evde unutmuşum.” diye tanıdığının maskesini alıp takarak girdi içeriye. Maskeyle birlikte gözle görünmeyen bir düşman ordusunu da ağzına burnuna iyice yerleştirdiğini bilmiyordu elbet.

Kimi köpeğini gezdirme bahanesiyle attı sokaklara kendini. Oysaki zavallı köpek zaten sabahtan beri üç defadır yürüyüşe çıkartılmıştı ve artık yorgundu, sadece yatmak istiyordu. Bazısı komşularında toplandı, börek, zeytinyağlı yaprak sarma ve kısır vardı çay eşliğinde. Ufacık salonda on kişi yiyip içip dedikodu yaptılar. Öksürenleri,  tıksıranları hiçbiri fark etmedi bile. Malum virüs sinsice atıvermişti kendini diğerlerinin üzerine. Her biri eve döndüğünde kendi ailesine bulaştıracaktı.

Bazı uyanıklar yazlıklarına kaçtı dört günlük sokağa çıkma kısıtlaması sırasınca rahat etmek için. Kimi yazlık sitelerde komşularıyla mangal planı yapmıştı. “Etleri sen al ben içecekleri getireyim, Rahmi bey de mezeleri yapacak. Onun mezeleri çok güzeldir.” kabilinden. Tam dört gün boyunca güle oynaya virüs alışverişi yapmak üzere fikir birliğine vardılar.

Bir diğeri aile dostlarını davet etti. Semiha Hanım ve Tarık Bey, iki de çocukları kendilerinin iki çocuğuyla akran. Ev zaten 4 oda, koca bir salon. Geniş ve ferah iki de balkon var. Rahat edecekler ve aile dostlarıyla eğlenecekler hep birlikte.

Sitenin bahçıvanı on gündür kullanılmaktan artık simsiyah olmuş maskesi çenesine inik, ağzında sigara ile çimleri biçiyordu o sırada.

Hiçbiri anlamıyordu DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus söylediklerini ve önlemlerin kısa süre içinde gevşetilmesini bekliyorlardı hasretle…

Masa üzerindeki gazete Ghebreyesus’un sözlerini manşetten vermişti; “Dünya daha en kötü durumla karşılaşmadı.”

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.