“Aşılanan sağlık çalışanlarından hemen hemen hiç biri yoğun bakıma düşmedi. Aşı karşıtı sağlık çalışanı profesörlerden kaybettiklerimiz oldu.”
Prof. Dr İsmail Cinel-Türk yoğun Bakım Derneği Başkanı
Aşıya karşı olmanın bir özgürlük olup olmadığını tartışmadan önce bazı tespitlerde bulunmak lazım. Bu tespitler memleketin mevcut durumunu ortaya koymak için elzemdir. 
Anlatmaya başlayalım;
Geçen gün dolmuşa bindim. Mecburi olduğu için herkes maskeli. Ne var ki, bazılarının burunlar açıkta. Sanki burundan nefes almıyor mübarekler. Yanımda bir genç oturuyor. O nizami takmış maskesini. Tam da “Bravo çocuğa. Bak ne güzel takmış maskesini.” diyordum ki bunu çok erken düşündüğümü anladım. Açıkçası şoka uğradım. Nutkum tutuldu. Çaresiz kaldım. Bir anlığına düşünemedim bile. Ne mi oldu? Genç maskesini çıkardı, uluorta hapşırdı ve sonra hiçbir şey olmamış gibi taktı maskeyi…
Bir başka tespit;
Komşu atıp tutuyor: “Ben aşıya karşıyım. Kim bilir bize ne enjekte ediyorlar. Olmayın kardeşim!” diye. İyi hoş da ben ikinci aşımı olurken bu herif gelip birinci aşısını yaptırmıştı. Ben Çin aşısı oldum. O Alman aşısı kuyruğundaydı ve benden önce aşısını olup gitmişti. Beni görmemiş orada herhalde. Yüzüne vurmayı düşündüm önce. Sonra kalkıp uzaklaştım. Oradakiler gerekli ve yeterli cevabı veriyorlardı zaten. Meğer biri daha görmüş bunu aşı olurken.
Bu zat malum muhaliflerden. Onunki normal tabii. Adam “Tayyip’in getirdiği” aşıyı olur mu hiç?
Bir de aklıselim zannettiğimiz insanlar var aşıya karşı olan. Aralarında akademisyen, öğretmen, sağlıkçı, mühendis ve hatta doktor bile var. Bunlar ayrı bir mevzu. Komplo teorilerine inanıyorlar çoğu. Baksanıza dünyanın düz olduğuna veya uzaya insan gidemeyeceğine inanan nice aklıselim görünen beyinsiz var piyasada…
Bu zavallıların derdi bazen komplo teorilerine inanmakken bazı durumlarda da hiç anlayamadıkları dini inançları da olabiliyor. Netice olarak sebebi ne olursa olsun muhalif olmak harici nedenlerle aşıya karşı olanlar da var yani. Üzüldüğüm nokta bunları dinleyip aşıya karşı olanlar da olması. 
Bana bıraksanız aşı olmak istemeyenlere sokağa çıkma yasağı uygulardım ya neyse. Merak etmesinler. Nasıl olsa bana kalacak değil.
Şimdi gelelim aşıya karşı olmanın bir hak ve hürriyet olup olmadığı konusuna;
Böyle bir hürriyetleri var normalde ama durum normal değil bu bir. İkincisi başkasının hürriyetinin başladığı yerde seninki biter kardeşim. Bu musibetin dünyada bitmesi için toplum bağışıklığının olması lazım ve bu da aşılamayla mümkün görünüyor. Aksi halde, daha çok maddi ve manevi kayıp vermemiz işten bile değil. Bu kayıplar hem insani hem de ekonomik kayıplar olacaktır. 
Sizin çoğunluğun sağlığı ile oynama hakkınız yok. İşte bu neden8le aşıya karşı olma hürriyetiniz yoktur. Oynamayın halk sağlığıyla. Sardırmayın şu musibeti başımıza.
Aşıların yan etkisi diye çemkirmeye başlayacaksanız da cevabım şu olur;
Bilim adamı değilsiniz. O yüzden ahkâm kesmeyi bırakıp bilim adamlarını dinleyin!