SON DAKİKA
Hava Durumu

BİZANS OYUNU MU? ALİ CENGİZ Mİ?

Yazının Giriş Tarihi: 22.11.2019 19:32
Yazının Güncellenme Tarihi: 22.11.2019 19:32

Başlıktaki Bizans oyunundan kasıt elbet Bizans’ta imparatorluk ailesinin pek sevdiği tzykanion (τζυκάνιον) adlı poloya benzer oyun değil. Gerçi bu Bizanslılar bu oyunu da Sasanilerden aşırmıştı ya neyse. Buradaki kasıt malum Bizans oyunları. Yani; dalavere, düzen, hile, entrika… Pek seviyor bizim Paganlar bu oyunları.

Birileri paganistik fikirleri aşılıya aşılıya milleti deli etti. Önüne gelen başörtülülere saldırmaya başladı. Yalanlar tezgâhlar gırla gidiyor. Öyle akla hayale gelmedik şeyler uyduruyorlar ki aklımız şaşıyor.

Yalanın bini bir para. Diğer bir deyişle yalan bunların bir yerine karargâh kurmuş. Ver ha, uyduruyorlar. Algı yönetimine elbet devam ama iftiraya daha da ağırlık vermeye başladılar.

Türlü tezviratla ortalığı karıştırmaya çalışıyorlar. Ortaya bir kılçık atıyorlar… Ayıkla pirincin taşını. Herif çıkmış diyor ki “Bir CHP’li Başkanlığa gitti ve ona CHP Genel Başkanı olması için telkinde bulunuldu. Adı bende var.” İddia büyük. Adı gizli bir kaynak numarası bu işte sökmez. Açıklayacaksın. Hem o şahsın kim olduğunu hem de haber kaynağını… Ortalığı karıştırıp kenara çekilemezsin. Ne diyor zat;

“Şimdi “Kim bu önemli CHP'li?” diye soracaksınız değil mi? Külliye'ye, yani Saray'a yakın haber kaynağım bana önemli bir CHP'linin adını söyledi. Ben de bunu sormak için o kişiyi aradım fakat tüm çabalarıma rağmen ulaşamadım. Onayını almadığım için de hiçbir isim açıklamıyorum.”

Sen adını ver aslanım. Biz onu bulup konuşuruz. Hiç merak etme. Ha, veremiyorsan ortalığı karıştırmak için alçakça bir iftiraya sığındığını da kabul etmiş olursun. Unutma bu iş yargıya kadar gidebilir.

Kemal de çıkmış “Var” diyor. “Öyle biri var ama adını söylemem.” Sen de söylemelisin Kemal! Namusluysan ve iddian doğruysa çıkıp “Falanca kişi gidip konuşmuş.” Diyeceksin. Bununla da bitmiyor. Eğer öyle biri varsa onun da çıkıp “Evet konuştum.” Demesi gerekiyor.

Ortalığı karıştırıp kenara çekilmek yok. Gazeteci olduğu iddia edilen malum asparagas uzmanı zat çıkıp “Evet vardır. Şu şahıstır. Bilgiyi de falancadan aldım.” Diyecek. Ya da “Ben alışkanlığım olduğu üzere salladım. Yok öyle bir şey. Asparagas yaptım.” Diyecek. İkinci tercih bu zata uzaktır. Çünkü amaç bellidir. Ortalığı karıştırıp kenara çekilmek.

Bakın beyler Reis son noktayı koydu. İzmir’de yaptığı konuşmada açıkça söyledi:

“Güya ben, külliyede bir CHP’li görüşmüşüm. Ben. Arkadaşlarım gerekli cevabı verdiler. ‘Böyle bir görüşme olmadı’ dediler ve bunu haber yapan gazeteci kayıp. Kendisi de diyor ki; ‘Herhalde yanıldık falan.’ Bay Kemal, senin hayatın yalan. Bak İzmir’den, milletvekili olduğun ilden sesleniyorum sana; eğer yiğitsen, ben cumhurbaşkanlığımı ortaya koyuyorum; acaba sen genel başkanlığını ortaya koyabiliyor musun? İspat ettin ettin, etmediğin takdirde CHP’nin genel başkanlığından bu yalancıdan kurtulsun ve çek git; ama yapamaz. Bugüne kadar bunu ben çok söyledim. Hepsi birbirini bulmuş. O gazetenin köşe yazarı da buda. Bizim hayatımıza yalan girmedi; ama bunların hayatı yalan.”

İstifa edecek yürek yok. Mesleği bırakacak yürek yok. Çünkü bunlar böyle tezgâhlarla geçiniyor. Medar-ı maişetleri bu.

Bakın siz Bizans oyunlarını pek seviyorsunuz ama bu coğrafyada başka hikâyeler de var;

“Padişahın biri Ali Cengiz Oyunu lafını duyarmış, ne olduğunu merak edermiş. Pek merak ettiği için öğrenmek istemiş. Tebaasının içinde fakir bir genç, bunu üzerine almış. Böyle bir oyunun esası; isteyen bir adamın, istediği şekle girebilmesi olayı imiş. Oyunu iyi bilen bir derviş varmış. Oyunu öğrenen birisi bir kanarya kuşu olursa derviş de bir atmaca olup onu parçalarmış. Fakir genç dervişten ders almaya başlamış. Dervişin yanında bulunan bir kız bu gencin akıbetine acımış ve ona gerçeği söylemiş. Ona oyunu asla öğrenmiş görünmemesini tavsiye etmiş. Genç de bu tavsiyeyi tutmuş. Oyunu da mükemmel bir şekilde öğrenmiş. Fakat dervişe öğrendiğini hiç belli etmemiş. Bu sayede zengin de olmuş. Bu durumu öğrenen derviş onu mahvetmeye karar vermiş. Çeşitli kılıklara girerek gençle oyuna tutuşmuş. Oyunun bütün kurallarını bilen genç sonunda bir çiçek olup padişahın kucağına düşmüş. Derviş bir başka kılığa girerek onu almak üzere iken darı olup yere saçılmış. Bunun üzerine derviş hemen tavuk olup darıları yemeye başlamışsa da delikanlı daha çevik davranıp bir tilki olmuş ve tavuk kılığındaki dervişi boğmuş. İşte bu suretle Ali Cengiz oyununun ne olduğunu da padişah öğrenmiş…”

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.