‘‘Dışarıya adım atan herkes,18 milyon öğrencinin sorumluluğunu omzunda hissetmek zorunda’’ diyerek seslenmişti Bakan Selçuk. Aslında bir uyarıdan ziyade biraz da sitemkar bir
açıklama gibiydi.
Sitem etmekte de haklı sayın bakan. Dışarıdaki tablo gözlemlendiğinde okulların açılamayacağı, açılsa da büyük önlemlerle bu işin yürütülmesi gerektiğine inanan insanlardanım. Çünkü virüsün semptomlarının en az gözüktüğü belki de hiç gözükmedi yaş gruplarını kapsıyor öğrenciler, öğrencilerimiz…
Bu da onları ‘en büyük taşıyıcı’ pozisyonuna sokuyor.
Fakat dışarıda ‘keyfiyetten’ dolaşan, hava almaya dışarı çıkan ve bunları hiçbir tedbir almadan yapan insanları görünce, okulların açılmasıyla birlikte sonbaharda ikinci bir dalganın bizi beklediği gerçeğini görememek imkansız.
Bu salgında devletin çabasının karşılığını vatandaşlar olarak verdiğimizi düşünmüyorum. Kaldı ki ‘lütfen maskenizi takar mısınız’ uyarılarının karşılığını bile sözlü veya fiziksel şiddet olarak görüyoruz.
Sanırım insanlar ‘başlarına gelmeden’ anlamayacak işin ciddiyetini.
Ne diyor Bakan Koca ‘’Bugünkü hayat mücadelesine virüsle mücadele dâhil.’’
Mücadele tek taraflı olmaya devam ederse bu beladan daha kurtulamayacağız.
‘Bunaltıyor’, ‘terletiyor’ diye takmadığınız maskenin iki,üçbelki de dört yıl esiri olmak istemiyorsak tedbir almamız şart.
Yoksa bu tedbirsizlik zor…
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Deniz Akın
Bu tedbirsizlikte zor…
‘‘Dışarıya adım atan herkes,18 milyon öğrencinin sorumluluğunu omzunda hissetmek zorunda’’ diyerek seslenmişti Bakan Selçuk. Aslında bir uyarıdan ziyade biraz da sitemkar bir
açıklama gibiydi.
Sitem etmekte de haklı sayın bakan. Dışarıdaki tablo gözlemlendiğinde okulların açılamayacağı, açılsa da büyük önlemlerle bu işin yürütülmesi gerektiğine inanan insanlardanım. Çünkü virüsün semptomlarının en az gözüktüğü belki de hiç gözükmedi yaş gruplarını kapsıyor öğrenciler, öğrencilerimiz…
Bu da onları ‘en büyük taşıyıcı’ pozisyonuna sokuyor.
Fakat dışarıda ‘keyfiyetten’ dolaşan, hava almaya dışarı çıkan ve bunları hiçbir tedbir almadan yapan insanları görünce, okulların açılmasıyla birlikte sonbaharda ikinci bir dalganın bizi beklediği gerçeğini görememek imkansız.
Bu salgında devletin çabasının karşılığını vatandaşlar olarak verdiğimizi düşünmüyorum. Kaldı ki ‘lütfen maskenizi takar mısınız’ uyarılarının karşılığını bile sözlü veya fiziksel şiddet olarak görüyoruz.
Sanırım insanlar ‘başlarına gelmeden’ anlamayacak işin ciddiyetini.
Ne diyor Bakan Koca ‘’Bugünkü hayat mücadelesine virüsle mücadele dâhil.’’
Mücadele tek taraflı olmaya devam ederse bu beladan daha kurtulamayacağız.
‘Bunaltıyor’, ‘terletiyor’ diye takmadığınız maskenin iki,üçbelki de dört yıl esiri olmak istemiyorsak tedbir almamız şart.
Yoksa bu tedbirsizlik zor…