7-8 sene önce Fettoşun tımarhanesine devam eden bir öğrencim Fetoş şeytanının yazdığı 'Sonsuz Nur' isimli bir kitap getirdi bana. Çoğu öğrencilerde görmüştüm o kitabı... Sanırım kutlu doğum dedikleri Hz. Peygamberi putlaştırma ve istismar ayinleri kapsamında yapılacak bir sınava katılacaklara tavsiye edilen bir kitaptı. Çocuktan kitabı aldım ve biraz okudum. 6. Sayfasında şöyle bir şey anlatıyordu:

 

"...Efendimiz (Sallellahu aleyhi ve sellem) şöyle buyuruyor: 

"Ümmetimden on (10) kişi ile tartıldım, ağır geldim. Sonra yüz (100), sonra bin (1000)  kişi ile tartıldım, yine ağır geldim. O zaman muvazzaf iki (2) melek dedi ki: "bırak, eğer bütün ümmeti ile tartılsa yine ağır gelecek" Nitekim bu da gerçekleşti.

Efendimiz (sav) gördüğü bir rüyayı şöyle anlatıyor:  

 

"Terazinin bir kefesine ben, diğerine bütün ümmetim konuldu ve ben ağır geldim" 

 

Evet,  sahâbe, tâbiîn, tebe-i tâbiîn ve onlardan sonra gelen, kıyamete kadar da gelecek olan en büyük insanlar, ruhlara nüfuz eden bütün sofî ve mistikler, evliyâ, asfiyâ, ebrâr ve mukarrabîn hepsi bir kefeye konulsa, yine O Gönüller Sultanı ve gözlerimizin ziyâsı ağır basacaktır....." 

 

Bu bölümü o sınıfta ve tüm sınıflarda okudum. Ve çocuklarla birlikte tartıştım. Bir öğrencim: “Bir Peygamberin mütevazi olması gerekmez mi” dedi. Başka bir öğrencim: “Ben Şöyle derdim: Senin gibi bir insan olamayacaksak bize shov yapmaya mı geldin?” Bir başka öğrencim ise “Hani Peygamberler insanlardan seçiliyordu” dedi.

Sonuçta kitabı itibarsızlaştırmayı başardım ve çocuklardan birçoğunu o kitabı okumaktan vazgeçirdim.

 

Bu bölümü de sosyal medya hesabımdan ‘’Bu ümnetten bi cacık olmaz’ yorumuyla paylaştım.

Bu iğvacı şeytan bütün bunları söylerken bir yandan da kendisinin köpekliğini yaptığı kapılara halisane köpeklik yapana da en yüksekten dereceler vaad etmekten geri durmuyordu.

 

Bu tür abartılı anlatımlar sadece Fettoşun yaptığı şeyler değildir. Sözde Hz. Muhammed’i övmek adına kutsallaştıran, Mustafa Özbaş hocamın dediği, “Mirac göklere yükselmek (çıkmak) ise eğer; peygamberi göklere çıkarmışız ve bir daha da inmemiş. Peygamberde bizim için en güzel örnek varsa onun ayaklarının yerden kesilmemiş olması lazımdır. Yersel olmayan yeryüzülülere örnek olamaz. Zaten yeryüzülü bir peygamberin Kuranın ısrarına rağmen mucizelerle donatılmış olması onu örnek almaktan çıkarmanın hürmet adı altında nazik bir biçimi...” gibi insanüstüleştiren ve ümmette ‘biz O’nun gibi asla olamayız, öyleyse hevamıza göre yaşayalım’ anlayışını yerleştirmeye çalışan sürü ile sinsi, sözde hoca kılıklı iğvacı var Müslüman mahallesinde.

 

Hz. Süpermenin Bevli yazısında da belirttiğim gibi, onlar “ Bunu da Peygamberleri herkesten daha fazla kutsama adına yapmışlardır. Buna ben ‘Kutsayarak Dışlama’ diyorum.
‘Hiç kimse O’nun gibi asla olamaz’ iddiası zımnen O’nun mesajının ve örnekliğinin bir ‘Ütopya’ olduğunu kabul etmektir. Onların Ahlakı, Erdemi, Hakk’ı en söylenemeyecek yerde ne pahasına olursa olsun söyleyebilme cesaretini örnek alamayacak tırsak ve oynak karakterler ‘Onların saç-sakal suyu, sidiği, büyük abdesti, teri gibi -Onlara özel olmayan- biyolojik atıklarını eşelemek zorunda kalırlar.”

 

“Allah hiçbir nefse kapasitesinin üstünde bir şey teklif etmez” (Bakara:286) diyor Kur’an. Allah Peygamberi ve Peygamberleri bize örnek göstermişse, bize ‘bunu neden siz de başarmadınız’ diye hesap ta sorar. Aynı zamanda bu bizim başarabileceğimiz bir şeydir de. Her kim ki çıtayı bir beşerin ulaşamayacağı kadar yükseklere çiziyorsa emin olun o şeytana hizmet ediyordur.

Bize zımnen şunu söylüyordur: ‘Boşuna uğraşmayın. Onlar tarihte kaldı. Siz illâ da cennete gitmek istiyorsanız onların yaptıklarına heveslenmeyin. Gelin bizim halidi koluna, gelin bizim Risaleleri okuyun, gelin terlik satalım., saç suyu  satalım. Siyonistlere kuluk ederken vird çekin, cevşen okuyun, Süper Mehdi ile dans edin...’ 

Anca gidersiniz.