Kültürpark girişindeki platformun acısı!

O kadar inanmışlar ve o kadar kilitlenmişlerdi ki! Mustafa Bozbey seçimi alacak ve Nilüfer’deki rant oyunu Bursa’yı saracaktı. Nilüfer’deki paslaşmalar Bursa’yı saracak, rant odakları Bursa’ya çökecekti.

AK Parti’de Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğunu isteyen o kadar çok isim vardı ki! Genel merkez tüm bunları eleyip Alinur Aktaş’ı aday gösterdiğinde, bir kısım bu mahalleden de Bozbey’in kazanması için sahneye çıkanları izledik o süreçte.

Bursa’da Bozbey kazanacak, Nilüfer’deki ortaklıklar kenti saracaktı. O inançla daha seçim yapılmadan kutlamalar için hazırlıklar tamamlanmıştı. Kültürpark’ın Atatürk Stadyumu kapısına dev bir platform kurdular.

Ertesi gün seçim bittiğinde burada kutlayacaklardı seçim zaferini. Tabi milleti hesaba katmadan yapılan hesap ertesi gün hüsrana dönüştü.

 Sonuçlar saat dokuza doğru belli olduğunda hepsinin hayalleri suya düştü. AK Parti zaferle çıkmıştı seçimden.

Tüm manipülasyonlara, tüm rezil algı operasyonlarına rağmen vatandaş Bursa’yı teslim etmemişti. O platformun da seçimi kaybetmenin de acısını bir türlü unutamadılar. Hemen ertesi günden itibaren Mustafa Bozbey için 2024 tarihini hedef göstermeye, o seçimi kesin kazanacağını ileri sürmeye başladılar.

Tabi sadece bununla da yetinmeyecek akla hayale gelmeyen onlarca iftirayı yalan merkezleri ile kamuoyuna yaymaya, Alinur Aktaş’ı hedef haline getirmeye yönelik ellerinden geleni artlarına bırakmadılar.

Nilüfer Belediyesi’nin battığını, ilçenin yıllarca hizmetsiz kaldığını göz ardı edip Bozbey’i korumaya almak için bir kesim yırtıyor adeta kendisini. 2014 yılında meclis tarafından kararı alınan Rize meydanı ile ilgili bugün algı oluşturmaya kalkanlar, Nilüfer’de yeşil alanların nasıl peşkeş çekildiğini bir kez bile gündeme getirmiyorlar.

Şimdi Platformun acısını hala yaşayanlardan biri yerel seçimlerde Bozbey’in yüzde 55 ile kazanacağını iddia ediyor. Bunu yazabiliyor.

Oysa CHP’de sandık geldiğinde neler olduğunu herkes biliyor. Bunu yazan arkadaş kendi mahallesinde delege bile seçilemiyor.

CHP’de dayatma gelen adaylara seçmenleri pek yüz vermiyor. Üstelik Bursa’da mezhep siyaseti yapan önemli bir bölüm var CHP’de. Onların Bozbey’e adaylığı kolay kolay vereceğini kimse düşünmemeli.

Yani Mustafa Bozbey’in aday olup olamayacağı bile belli değil ama CHP’de daha şimdiden bunlar yüzde 55’le seçim kazandırıyorlar.

Mustafa Bozbey, NİLVAK üzerine yaptığı konuşma nedeniyle Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ı mahkemeye verecekmiş. Şahane bir adım.

NİLVAK’ın Nilüfer Belediyesi’nin değil de Bozbey ailesinin olduğunu bile ancak seçim öncesi Bursa Şehir Gazetesi’nin gündeme taşımasının ardından itiraf eden Bozbey, aile vakfının haberlerinin belediye sitesinde neden yer aldığını, onlarca yüzlerce iddia ortada dolanırken yıllarca neden çıkıp açıklamadığını da anlatır.

Bugün hala Nilüfer Oto Pazarı’nın NİLVAK’ta neden olduğunu, aile vakfına bu alanın nasıl kiralandığını da açıklar.

Neden verecekmiş Alinur Aktaş’ı Bozbey bakın mahkemeye. Büyükşehir Belediye Meclisi’nde temsil ağırlama giderleri ile ilgili CHP’nin gündeme getirdiği tartışmalar üzerine yaptığı şu konuşmayla ilgili.

“Bunun yanında ben biliyorum ki bu şehirde yıllarca NİLVAK'a bağış yapan müteahhitler oldu. İmarları ile alakalı ne paralar ne binler ve milyonlar verilmedi mi? Doğrudur, talebeler için, okullar için, şehrin menfaatleri için yapılmış olan şeyler. O zaman ben de sizden şunu istirham ediyorum. Şu NİLVAK gelirleri ve giderleri ile alakalı çıkın bir açıklama yapın. Kamuoyu rahatlasın. İmar ve benzeri uygulamalarla alakalı keselere doldurulup bir süre sonra Nilüfer Vakfı'ndan aile vakfına dönüş. Bunda bir tuhaflık vardır. Ben de bu tereddüdü terennüm etmekte çok haklıyım.”

Solumsu yazara bir de açıklama yapmış Bozbey; konunun seçim öncesi gündeme getirildiğini ve gereken cevabı verdiğini ifade etmiş. Neydir o ifade. NİLVAK bizim ailemizi ait bir vakıf belediyeyle ilgisi yok. Yani Nilüfer Belediyesi ile ilişkisi kalmadıktan sonra bu açıklamayı yaptığını kendisi söylüyor.

Açıklamalarında çok şaşırtıcı bir durum daha var. Ve soruşturulması gereken de bir durum. Bakın Bozbey, vakıf aracılığı ile belediye personeline bayramlarda ikramiye verdiklerini ifade etmiş. Bir vakıf bir devlet kurumunda çalışan insanları nasıl ikramiye verebilir?

Mesela başka bir vakıf kamu kurumlarında çalışanlara benzer ikramiyeler verebilir mi? Gerçekten çok ilginç ve çok tartışılacak bir konu. Nilüfer Belediye Başkanı kendi ailesine ait şirketten tutup kamu kurumunda görev yapan personellere hangi gerekçe ile bayram ikramiyesi dağıtıyor.

NİLVAK sadece bir tartışma konusu önümüzdeki günlerde bir de Nilüfer Belediyespor konusuna girelim…

İP’in ASGD’si…

Açılımı Anadolu Spor Gazetecileri Derneği…

30 yıl önce Anadolu spor basınının İstanbul spor basınına başkaldırışı ve yapılan haksızlıklara karşı Bursa merkezli kurulmuş bir dernek.

İl dönemlerinde de gerçekten etkili ve ses getiren bir dernekti ASGD… Ancak aradan yıllar geçti. 

İstanbul ile Anadolu arasındaki sıkıntılar geride kaldı. TSYD kapılarını Anadolu basınına açtı. Şubeler açtı. Birlik ve beraberliği sağladı. Bu arada ASGD eski etkinliğini kaybetti. İP Bursa İl Başkan Yardımcısı İbrahim Erdoğan’ın kendi derneği haline geldi. Bugün Erdoğan ve iki genel başkan yardımcısı (ki onlarda Yüksel Baysal ve Ömer Aydoğdu)dışında kimsenin kapısını açmadığı bir dernek haline gelmiş durumda.

Ancak dernek kapıları açıyor o nedenle bu üçlü derneği bırakmıyor. Geçen yıl Balkan Turu adı altında ticaret yapmaya kalktılar mesela. Bursa Valiliği’ni kandırıp kişi başı bin 500 lira para aldıkları 39 kişiye gri pasaport çıkartmaya kalktılar. Bereket bir ihbar üzerine Bursa Valisi Yakup Canbolat pasaportları iptal etti.

Derneğin görünen tek faaliyeti de bu üçlünün gezileri. Bugüne kadar hangi basın mensubunun derdiyle dertlenip hangi konuyu çözüme kavuşturmuş ASGD…

Kültürpark girişindeki tahsisli binanın restoranını kiraya verip, işletmek dışında bir fonksiyonu yok.

Şimdi Millet Bahçesi projesi kapsamında süresi dolan ASGD, buradan tahliye ediliyor. İP İl Başkanlığı da il başkan yardımcısının arkasından ağıt yakıyor. Basın meslek kuruluşunun genel başkanının bir partinin il başkan yardımcısı olarak görev yapması sorgulanmıyor bile…

İP, güçlü şekilde sahip çıkacakmış ASGD’ye… Ne güzel. Hemen bir kampanya yapıp bir yer edindirin örneğin. Ya da Turgay Erdem ya da Hayri Türkyılmaz’a gidin yer tahsis etsin. ASGD’nin ÇGD’den eksiği ne?