'Almanya'nın kalkınmasında bile bizim milletimizin emeği vardır'

AK Parti Bursa Milletvekili Osman Mesten, bu seçimlerin eski Türkiye ile yeni Türkiye'nin son kavşağı olduğunu söyledi.
AK Parti Bursa Milletvekili Osman Mesten ve Cumhur İttifakı Yıldırım Belediye Başkan Adayı Oktay Yılmaz, seçim çalışmaları kapsamında Yıldırım'daki pazar esnafı ve vatandaşlarla bir araya geldi. Samimi ortamın oluştuğu ziyaretin ardından Artvin Vakfı'nı ziyaret eden Mesten ve Yılmaz coşku ile karşılandı. Salondakilere seslenen Mesten, "İstanbul'un eski haliyle yeni halini çok iyi biliyoruz. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın insanların nasıl kalbine dokunduğunu ve cumhurbaşkanlığına giden sürecin oradaki sevgiyle ve gönülle başladığını da çok iyi biliyoruz. Biz bu gönül belediyeciliğini alıp devam edeceğiz. Ancak madalyonun başka bir yüzü var. Bu seçimler eski Türkiye ile yeni Türkiye'nin son kavşağıdır. Yeni Türkiye nedir? İşte 2023'tür. Bu 2023'e Türkiye nasıl geldi? Ne hedefliyoruz? Cumhuriyetimizin kuruluşundan yaklaşık bir 100 yıl geçti. Almanya, İkinci Dünya Savaşı'ndan çıktıktan sonra bu hale geldi de biz niye gelmedik. Almanya'nın kalkınmasında bile bizim milletimizin emeği vardır. Amerika'nın bugün sanayisinde, teknolojisinde ve NASA'sında bizim mühendislerimiz ve bilim adamlarımız var. Bizim onlardan bir eksiğimiz mi var? hayır yok. Ancak dünyada oluşturulmuş olan bir sistem var. Bu sistem içerisinde bize bir rol biçilmiş. Bu rolün asla üstüne çıkmamıza izin verilmiyordu. İşte 2023 vizyonuyla biz bunu başaracağız. Ben bu topraklarda yaşayacağım, bağımsız olacağım. İstersem silahımı ve enerji santrallerimi üreteceğim. Bölgeme hakim olacağım. Bölgemde göz yaşı olmayacak. Kendi ülkemizin kendi güvenliğini savunacak bir sistem ortaya koyuyoruz" dedi.
"PKK ile daha önce mücadele edemiyorduk, şimdi üst düzey yöneticileri etkisiz hale getirebiliyoruz"
Geçmiş yıllarda yaşananlara değinen Mesten, "Tabi ki kimseyi suçlamak için söylemiyorum. Ancak PKK diye bir belamız var. 40 yıldır mücadele ediyoruz. Güvenlik kuvvetlerimizden siyasetçilerimize kadar herkes samimiyetle mücadele ediyor. Ama hiç bugünlere kadar, özellikle 15 Temmuz'dan sonrasına kadar hiç teröristlerin en üst düzeylerinin etkisiz hale getirildiğini gördünüz mü? Şu anda biz Afrin'de, El Bab'ta operasyon yapıp en büyüklerinin kellelerini alabilirken, bu zamana kadar Diyarbakır'da bomba yapıyorlardı. İstanbul ve Ankara'da yapabiliyorlardı. Mücadele edemiyorduk. Neden? Dünya sistemi bizim kendi içimizde onlarla mücadele etmemize müsaade etmiyordu. Allah'a şükürler olsun ki biz bütün cenderelerden yavaş yavaş kurtulduk. Mesela, IMF'den kurtulduk. Gezi sürecini başlattılar. Tayyip Erdoğan 2012 yılına kadar bütün Avrupa ve dünyada İslam alemine lider olarak parmakla gösteriliyordu. Dediler ki sen diktatör olmaya başladın. Ne değişti ki, Tayyip Erdoğan aynı Tayyip Erdoğan, aynı reformları ve AB sürecini yönetiyor. Ancak problem kendi kararımı kendim vereceğim demesi oldu. Ben artık istersem Rusya ile de otururum. S400 de alırım. Çin'le de otururum. Ben ülkemin çıkarları ne ise ona karar veririm dediğinden itibaren artık batılılar açısından tehlike çanları çalmaya başladı. Bizim milli birlik ve bütünlüğümüzü sağlamamızın yolu, Tayyip Erdoğan gibi bir liderin sağlam ve milletin önünde haykırarak devam etmesine bağlıdır" diye konuştu.
"Yıldırım'da kentsel bir problem var"
Yıldırım Belediye Başkan Adayı Yılmaz ise, "Yıldırım da bir kentsel problem var. Bir de kentlilik bilincinin yerleşmesinin problemi var. Fiziki mekanlar bir şekilde çözülebilir. Gönüller bir olunca, samanlık seyran olur deniyor. O anlamda fiziki mekanlardan ziyade gönülleri kuşatmamız gerekiyor. Gençlerimizin geleceğe sağlıkla ve umutla bakabilmesi için manevi ve sosyal ortamlar oluşturulması gerekiyor. Yıldırım'da bunları oluşturmayı hedefliyoruz. Bunları yaptığımız zaman gerisi kolay" şeklinde konuştu. (İHA)