Koltuğa oturur oturmaz icraatları ve aldığı ölüm tehditleriyle gündeme gelen Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, içini Şehir Gazetesi’ne döktü. Önceki dönemden kalma menfaatleri olanların kendisini tehdit ettiğini ifade eden Türkyılmaz, “Ben ailem ve çocuklarımla ölüm tehditleri alırken partimin il ve ilçe yönetimlerinden bana sahip çıkanlar olmadı” sözleriyle isyan etti.
Göreve başladıktan sonra hayata geçirdiği projelerle gündemde yer almaya devam eden ve partisi CHP içinden bile suçlamalar yöneltilen Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, iddialar ve eleştiriler için çarpıcı açıklamalar yaptı. Tehditleri önemsemediğini kaydeden Türkyılmaz, parti içine yönelik sert sözler kullandı.
“GÖREVDEN DÜŞÜRMEK İÇİN UĞRAŞILDI”
Göreve geldiği dönemden bu yana kendisine yönelik tehditlerin sürdüğünü açıklayan ve bu tehditlerden korkmadığını belirten Hayri Türkyılmaz “Ben burada ailem ve çocuklarımla ölüm tehditleri altında yaşarken bana sahip çıkan bir il ve ilçe olmadı. Aksine göreve geldiğim günden beri görevden düşürmek için, belediye başkanlığından düşürmek için birkaç kişi söz konusu oldu. Bunlara karşı hiç mücadele etmediler. Çok doğaldır ki, benim de ülkenin ve Mudanya’nın menfaatlerini önde tutan parti yöneticilerine ihtiyacım var. Bu da bu süreçte gerçekleşmiştir Mudanya’da… İnşallah önümüzdeki süreçte ilde de gerçekleşecek, Genel Merkez’de de gerçekleşecek. Tehdit, Mudanya’dan menfaati olanlardan var... Kendilerine yandaş medyadan ya da sosyal medyadan bir takım insanlarla yol almaya çalışanlar…
‘BEN BİLDİĞİMİ YAPARIM’
Türkyılmaz,’’Bir takım çevreler zamanında tehditlerle bir şeyler yapmışlar. Ama ben ne yer, ne yutarım. Kimseye mavi boncuk dağıtarak siyaset yapmadım” dedi. Türkyılmaz, parti içi ve dışından yapılan eleştiriler için de “Parti içinde çok doğal… Ben kendi partim tarafından sevilmeyen birisi olmuş olsam burada olamazdım. Ben atamayla gelmedim. Ben, ön seçimle geldim ve yine önümüzdeki dönem ön seçim yapıp gene rahat rahat geleceğim. Parti içindekilerin kendilerini farklı konumdaymış gibi gösterme adına kendilerinden kaynaklanan olumsuzluğu bana vermeleri yanlış bir şey. Herkesin beni sevmesi mümkün değil. Parti içinde de olsun, Mudanya’da da olsun, Türkiye’de de olsun mümkün değil. Kimseye yaranmak için asla doğrudan vazgeçmem. Ben bildiğimi yaparım” değerlendirmesini yaptı.
“KENDİ YEĞENİMİ İŞTEN ÇIKARDIM”
Hayri Türkyılmaz, belediye personeliyle ilgili yolsuzluk iddiaları ve tanıdıklarını işe aldığı yönündeki iddialar için ise“Ben kendi yeğenimi, ağabeyimi oğlunu işten çıkardım. Yaptığı saygısızlık nedeniyle... Benim belediye başkanı olmamla amcası olmamı karıştırırsa, yanlış yaparsa olmaz. Yanlışı yapanın bizden-sizden olması önemli değil. Neyse gereğini, yasal mevzuat yapar” sözleriyle tepki gösterdi. Türkyılmaz, başkan yardımcılarının atanması konusunda da “İlk aşamada iki arkadaşımızı atadık. Bir yıl sonra bizim bu görev değişikliğinin olması gerekiyordu. Nisan ayında yapmamız gereken görev değişikliğini 7 Haziran Seçimi’nden dolayı erteledik. Çünkü o kadar çok önde olan bir başkan oldum ki, her şeyim takip edilmeye çalışılıp başka yerlere çekmesinler diye “Seçimden sonra yapalım, partimiz de zarar görmesin” dedim. Çünkü ufacık bir şeyler arıyor bazıları… Geçtiğimiz günlerde arkadaşlarımızla oturduk karar aldık. Ocak ayından itibaren arkadaşlarımız, kalan süreyi tamamlayacak. Bununla ilgili benim hiçbir önyargım da yok. Önemli olan, adil bir şekilde görev paylaşımıdır. Bunları bazıları bir yerlere çekiyor. Hiç kimse bir şeyler aramasın. Çalışanımı seçmek hakkım da var” dedi. Türkyılmaz, geçmiş dönemden bu yana süregelen yolsuzluk iddiaları için de “Biz burada seçimi kazanmışız. Birilerinin çıkarları yok olmuş, bir şeyler kaybetmişler. Kaybettiklerine baktığınız zaman da ciddi şeyler. Büyük rantlar gitmiş. Teker teker davalar sonuçlanıyor. Bir sürü cezalar alanlar var. Biz bunları siyasi anlamda da, basına da sızdırmıyoruz. Yapan, cezasını çeksin. Onlar, bir şeyler bulmak için bırakın öküzün altında buzağı aramayı, manda arıyorlar! Ama bulamıyorlar, yok… Ben söz verdim, burada gizli saklı olmayacak. Mudanya’nın lekelenen adı, şimdi tertemiz” ifadelerini kullandı.
‘ANLAŞMA VARMIYMIŞ ELLERİNDE?’
Mudanya Belediye Başkanı, taşeron işçilerin tazminatlarının ödenmesiyle ilgili tartışma için de “1,5–2 milyondan (TL) söz ediliyor. Geçtiğimiz günlerde son ödeme günü içinde ödemelerini yaptık. 160 bin TL’ye yakın ödemeyi tek seferde yaptık, belgeleriyle mevcuttur. 2–3 sene çalışmış insanlar, 50–60 bin lira gibi para alacaklarmış. Bu mümkün mü? Adam 30–40 sene çalışıyor, 50–60 bin emeklilik ikramiyesi alıyor. Sen birkaç yıl çalışmışsın, 50–60 bin TL tazminat mı olur? Akıl, mantık var. ‘Taksit yapmam için onlarla anlaşma yapmalıyım.’ Böyle bir anlaşma var mıymış ellerinde?” açıklamasını yaptı.
“SAHİL PROJESİ, KÖRDÜĞÜM”
Hayri Türkyılmaz, bu yıl Mudanya Belediyesi’nin bütçesinin 62 milyon TL civarında olduğunu ve bunun Büyükşehir’de de onaylandığını söyledi. Bütçeyi büyütmek için ellerinden gelen çabayı gösterdiklerini de kaydeden Türkyılmaz , “Personel giderleri, bütçenin yüzde 30’undan fazla olmaması gerekmesine rağmen biz göreve geldiğimizde yüzde 42’ydi. Öylesine elemanlar alınmış ki! Gerek olmayan, ihtiyaç olmayan elemanlar alınmış. Yani doktor, avukat lazımken şoför alınmış ve kadrolar doldurulmuş. Göreve geldiğimizden beri ihtiyacımız olan görev sahamız genişlemiş. Bugüne kadar 30 yılda yapılamayanın çok çok üstünde işler yaptığımızı bu süreçte herkes görecek” dedi. Mudanya Sahil Projesi’nin kördüğüme dönüştüğünü de belirten Türkyılmaz, “Büyükşehir Belediyesi, bu işi kolay kolay beceremeyecek. En az 1–2 yıllık bir süreç var. Ben diyorum, bıraksınlar bize 2–3 ayda onu yaparız. Bizim gücümüz yeter, kendi imkânlarımız var. Aracımız var, çalışanımız var, ustalarımız da var. Kendimiz yapalım. Biz, birilerinin 10 liraya yaptığı şeyi 1 liraya yapıyoruz. Artan 9 liraya da başka işler yapıyoruz. Bizim sahil projemizi Büyükşehir Belediyesi’nin projesiyle kıyasladığınız zaman onlarınkinin sadece bir tamirat projesi olduğunu göreceksiniz” diye konuştu.
“ALTEPE’YLE SORUNUM YOK!”
Kimseyle şahsi problemi olmadığının da altını çizen Hayri Türkyılmaz, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’yle arasının nasıl olduğu konusunda da “Altepe’yle hiç karşı karşıya kalmadım. Aslında içinde bulunduğumuz duruma bakarsanız hep karşı karşıyayız da ama benim sorunum yok. Herkes özgür… İstedikleri kadar sorun çıkartıp engel olmaya çalışabilirler ama beni engelleyemezler. Ne sorun çıkartırlarsa çıkarsınlar ben o sorunları aşarım. Mudanya’yı geleceğe taşımaya yeminli biri olarak görevimdir. Sorunları da, engelleri de aşarım. Herkese mesaj olsun” açıklamasını yaptı.
“MECLİS’İN KAPISI KAPANMAZ”
Son günlerde ilçe halkının da kabul edildiği ve AK Parti Grubu tarafından eleştirilen Belediye Meclisi toplantıları için de açıklama yapan Türkyılmaz, “Burası halkın belediyesi, ben de halkın başkanıyım. Halkın meclisi olduğuna göre bütün meclis toplantılarında halktan kaçmanın hiçbir anlamı yok. Yurtdışından gelen belediyeciler gördüler. Dediler ki, “Biz de sizin gibi yapacağız.” Ben meydanlarda halk meclisi yapmak istiyorum. Halk görsün gelsin. Muhalefeti-iktidarı görsün. Kapalı kapılar ardında olmanın anlamı var mı? Biz halkın adamıyız. Halk seçmiş, neden kapatayım ki kapıyı? Gizlim yok, saklım yok. Geldiğimiz günden beri müfettişler, şikayetler… Ben hep söylüyorum: Sağ tarafıma savcı, sol tarafıma müfettiş gelse hep otursa” diye konuştu.
‘İFTİRALARLA HAKARET EDİYORLAR’
Hayri Türkyılmaz,’’Ben özgürlükleri savunurum. İnsanlar farklı siyasi görüşlere sahip olabilir. Ben rahatlıkla özeleştiri yapan birisiyim. Benim söylediklerimin tersine bir şey söylendiği zaman olmuyor. Yüzüme söylensin. Arkadan konuşanlar var. Ben Komisyon’da yönlendirme yapmış bir insan değilim. Bu belediyede kimin hakkı varsa alır gider. Karar verici, yasa ve mevzuatlardır. Muhalefet partisi olmak, CHP’li olmak birilerini rahatsız etti tabi’’ ifadelerini kullandı.
‘BENİM İL VE İLÇE BAŞKANLARIM OLMADI’
Delege seçimleriyle ilgili ise,’’Delege seçimlerinde ben yoktum. İnsanların parti içinde siyaset yaparken kendi anlayışlarıyla gerek ilde, gerek ilçede, gerekse Genel Merkez’de iktidara gelmesi için mücadele etmeleri doğaldır. Bunu yaparken aynı anlayıştaki insanlar bir araya gelir. Tabii ki benim de desteklediğim, destek verdiğim kişi ya da kişiler olmuştur. Ama hiç kimseye ‘Oraya verme, buraya ver’ diyemem. Ama seçim kaybedenler bunu hemen yapıştırdılar. Şu veya bu şekilde çeşitli iftiralarla hareket etmektedirler. Ben de onlara asla kulak asmıyorum. Ben, bildiğim doğruyu yaparım. Herkes özgürce gidip oyunu kullanmıştır. Benim ilçe başkanım olmadı, benim il başkanım da olmadı.
‘ÖLÜMDEN KORKSAYDIK YAŞAMAZDIK’
Biz Mudanya’yı planladık. “Mudanya, sanayi kenti olamaz” dedik. Biz aslına uygun olarak, Mudanya’nın sahip olduğu değerleri koruyarak Mudanya’yı yeniden yapacağız. Bütün planları yapıldı. Bizden önceki süreçler de yapılanları engelleme şansımız yok. İnsanlar kazanmış bir takım haklar. Yasalar öyle diyor. Göreve geldik, 55 mülk satılmış. Geri alalım dedik. Çünkü şaibeli satılmış, uygun olmamış, değerinde satılmamış. Bunların hepsini talep ettik ama yasa diyor ki alan kişinin hakkı. Geri alamadık. Bu derece… Yani bu kentin kuruşuna kadar her şeyini korumaktan yanayım. Canım pahasına koruyacağım. Ölümden korksaydık yaşamazdık. Böyle devam edecek. Kimse de engel olamayacak’’dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
'Bana sahip çıkan olmadı!'
Layout 1
Göreve başladıktan sonra hayata geçirdiği projelerle gündemde yer almaya devam eden ve partisi CHP içinden bile suçlamalar yöneltilen Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, iddialar ve eleştiriler için çarpıcı açıklamalar yaptı. Tehditleri önemsemediğini kaydeden Türkyılmaz, parti içine yönelik sert sözler kullandı.
“GÖREVDEN DÜŞÜRMEK İÇİN UĞRAŞILDI”
Göreve geldiği dönemden bu yana kendisine yönelik tehditlerin sürdüğünü açıklayan ve bu tehditlerden korkmadığını belirten Hayri Türkyılmaz “Ben burada ailem ve çocuklarımla ölüm tehditleri altında yaşarken bana sahip çıkan bir il ve ilçe olmadı. Aksine göreve geldiğim günden beri görevden düşürmek için, belediye başkanlığından düşürmek için birkaç kişi söz konusu oldu. Bunlara karşı hiç mücadele etmediler. Çok doğaldır ki, benim de ülkenin ve Mudanya’nın menfaatlerini önde tutan parti yöneticilerine ihtiyacım var. Bu da bu süreçte gerçekleşmiştir Mudanya’da… İnşallah önümüzdeki süreçte ilde de gerçekleşecek, Genel Merkez’de de gerçekleşecek. Tehdit, Mudanya’dan menfaati olanlardan var... Kendilerine yandaş medyadan ya da sosyal medyadan bir takım insanlarla yol almaya çalışanlar…
‘BEN BİLDİĞİMİ YAPARIM’
Türkyılmaz,’’Bir takım çevreler zamanında tehditlerle bir şeyler yapmışlar. Ama ben ne yer, ne yutarım. Kimseye mavi boncuk dağıtarak siyaset yapmadım” dedi. Türkyılmaz, parti içi ve dışından yapılan eleştiriler için de “Parti içinde çok doğal… Ben kendi partim tarafından sevilmeyen birisi olmuş olsam burada olamazdım. Ben atamayla gelmedim. Ben, ön seçimle geldim ve yine önümüzdeki dönem ön seçim yapıp gene rahat rahat geleceğim. Parti içindekilerin kendilerini farklı konumdaymış gibi gösterme adına kendilerinden kaynaklanan olumsuzluğu bana vermeleri yanlış bir şey. Herkesin beni sevmesi mümkün değil. Parti içinde de olsun, Mudanya’da da olsun, Türkiye’de de olsun mümkün değil. Kimseye yaranmak için asla doğrudan vazgeçmem. Ben bildiğimi yaparım” değerlendirmesini yaptı.
“KENDİ YEĞENİMİ İŞTEN ÇIKARDIM”
Hayri Türkyılmaz, belediye personeliyle ilgili yolsuzluk iddiaları ve tanıdıklarını işe aldığı yönündeki iddialar için ise“Ben kendi yeğenimi, ağabeyimi oğlunu işten çıkardım. Yaptığı saygısızlık nedeniyle... Benim belediye başkanı olmamla amcası olmamı karıştırırsa, yanlış yaparsa olmaz. Yanlışı yapanın bizden-sizden olması önemli değil. Neyse gereğini, yasal mevzuat yapar” sözleriyle tepki gösterdi. Türkyılmaz, başkan yardımcılarının atanması konusunda da “İlk aşamada iki arkadaşımızı atadık. Bir yıl sonra bizim bu görev değişikliğinin olması gerekiyordu. Nisan ayında yapmamız gereken görev değişikliğini 7 Haziran Seçimi’nden dolayı erteledik. Çünkü o kadar çok önde olan bir başkan oldum ki, her şeyim takip edilmeye çalışılıp başka yerlere çekmesinler diye “Seçimden sonra yapalım, partimiz de zarar görmesin” dedim. Çünkü ufacık bir şeyler arıyor bazıları… Geçtiğimiz günlerde arkadaşlarımızla oturduk karar aldık. Ocak ayından itibaren arkadaşlarımız, kalan süreyi tamamlayacak. Bununla ilgili benim hiçbir önyargım da yok. Önemli olan, adil bir şekilde görev paylaşımıdır. Bunları bazıları bir yerlere çekiyor. Hiç kimse bir şeyler aramasın. Çalışanımı seçmek hakkım da var” dedi. Türkyılmaz, geçmiş dönemden bu yana süregelen yolsuzluk iddiaları için de “Biz burada seçimi kazanmışız. Birilerinin çıkarları yok olmuş, bir şeyler kaybetmişler. Kaybettiklerine baktığınız zaman da ciddi şeyler. Büyük rantlar gitmiş. Teker teker davalar sonuçlanıyor. Bir sürü cezalar alanlar var. Biz bunları siyasi anlamda da, basına da sızdırmıyoruz. Yapan, cezasını çeksin. Onlar, bir şeyler bulmak için bırakın öküzün altında buzağı aramayı, manda arıyorlar! Ama bulamıyorlar, yok… Ben söz verdim, burada gizli saklı olmayacak. Mudanya’nın lekelenen adı, şimdi tertemiz” ifadelerini kullandı.
‘ANLAŞMA VARMIYMIŞ ELLERİNDE?’
Mudanya Belediye Başkanı, taşeron işçilerin tazminatlarının ödenmesiyle ilgili tartışma için de “1,5–2 milyondan (TL) söz ediliyor. Geçtiğimiz günlerde son ödeme günü içinde ödemelerini yaptık. 160 bin TL’ye yakın ödemeyi tek seferde yaptık, belgeleriyle mevcuttur. 2–3 sene çalışmış insanlar, 50–60 bin lira gibi para alacaklarmış. Bu mümkün mü? Adam 30–40 sene çalışıyor, 50–60 bin emeklilik ikramiyesi alıyor. Sen birkaç yıl çalışmışsın, 50–60 bin TL tazminat mı olur? Akıl, mantık var. ‘Taksit yapmam için onlarla anlaşma yapmalıyım.’ Böyle bir anlaşma var mıymış ellerinde?” açıklamasını yaptı.
“SAHİL PROJESİ, KÖRDÜĞÜM”
Hayri Türkyılmaz, bu yıl Mudanya Belediyesi’nin bütçesinin 62 milyon TL civarında olduğunu ve bunun Büyükşehir’de de onaylandığını söyledi. Bütçeyi büyütmek için ellerinden gelen çabayı gösterdiklerini de kaydeden Türkyılmaz , “Personel giderleri, bütçenin yüzde 30’undan fazla olmaması gerekmesine rağmen biz göreve geldiğimizde yüzde 42’ydi. Öylesine elemanlar alınmış ki! Gerek olmayan, ihtiyaç olmayan elemanlar alınmış. Yani doktor, avukat lazımken şoför alınmış ve kadrolar doldurulmuş. Göreve geldiğimizden beri ihtiyacımız olan görev sahamız genişlemiş. Bugüne kadar 30 yılda yapılamayanın çok çok üstünde işler yaptığımızı bu süreçte herkes görecek” dedi. Mudanya Sahil Projesi’nin kördüğüme dönüştüğünü de belirten Türkyılmaz, “Büyükşehir Belediyesi, bu işi kolay kolay beceremeyecek. En az 1–2 yıllık bir süreç var. Ben diyorum, bıraksınlar bize 2–3 ayda onu yaparız. Bizim gücümüz yeter, kendi imkânlarımız var. Aracımız var, çalışanımız var, ustalarımız da var. Kendimiz yapalım. Biz, birilerinin 10 liraya yaptığı şeyi 1 liraya yapıyoruz. Artan 9 liraya da başka işler yapıyoruz. Bizim sahil projemizi Büyükşehir Belediyesi’nin projesiyle kıyasladığınız zaman onlarınkinin sadece bir tamirat projesi olduğunu göreceksiniz” diye konuştu.
“ALTEPE’YLE SORUNUM YOK!”
Kimseyle şahsi problemi olmadığının da altını çizen Hayri Türkyılmaz, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’yle arasının nasıl olduğu konusunda da “Altepe’yle hiç karşı karşıya kalmadım. Aslında içinde bulunduğumuz duruma bakarsanız hep karşı karşıyayız da ama benim sorunum yok. Herkes özgür… İstedikleri kadar sorun çıkartıp engel olmaya çalışabilirler ama beni engelleyemezler. Ne sorun çıkartırlarsa çıkarsınlar ben o sorunları aşarım. Mudanya’yı geleceğe taşımaya yeminli biri olarak görevimdir. Sorunları da, engelleri de aşarım. Herkese mesaj olsun” açıklamasını yaptı.
“MECLİS’İN KAPISI KAPANMAZ”
Son günlerde ilçe halkının da kabul edildiği ve AK Parti Grubu tarafından eleştirilen Belediye Meclisi toplantıları için de açıklama yapan Türkyılmaz, “Burası halkın belediyesi, ben de halkın başkanıyım. Halkın meclisi olduğuna göre bütün meclis toplantılarında halktan kaçmanın hiçbir anlamı yok. Yurtdışından gelen belediyeciler gördüler. Dediler ki, “Biz de sizin gibi yapacağız.” Ben meydanlarda halk meclisi yapmak istiyorum. Halk görsün gelsin. Muhalefeti-iktidarı görsün. Kapalı kapılar ardında olmanın anlamı var mı? Biz halkın adamıyız. Halk seçmiş, neden kapatayım ki kapıyı? Gizlim yok, saklım yok. Geldiğimiz günden beri müfettişler, şikayetler… Ben hep söylüyorum: Sağ tarafıma savcı, sol tarafıma müfettiş gelse hep otursa” diye konuştu.
‘İFTİRALARLA HAKARET EDİYORLAR’
Hayri Türkyılmaz,’’Ben özgürlükleri savunurum. İnsanlar farklı siyasi görüşlere sahip olabilir. Ben rahatlıkla özeleştiri yapan birisiyim. Benim söylediklerimin tersine bir şey söylendiği zaman olmuyor. Yüzüme söylensin. Arkadan konuşanlar var. Ben Komisyon’da yönlendirme yapmış bir insan değilim. Bu belediyede kimin hakkı varsa alır gider. Karar verici, yasa ve mevzuatlardır. Muhalefet partisi olmak, CHP’li olmak birilerini rahatsız etti tabi’’ ifadelerini kullandı.
‘BENİM İL VE İLÇE BAŞKANLARIM OLMADI’
Delege seçimleriyle ilgili ise,’’Delege seçimlerinde ben yoktum. İnsanların parti içinde siyaset yaparken kendi anlayışlarıyla gerek ilde, gerek ilçede, gerekse Genel Merkez’de iktidara gelmesi için mücadele etmeleri doğaldır. Bunu yaparken aynı anlayıştaki insanlar bir araya gelir. Tabii ki benim de desteklediğim, destek verdiğim kişi ya da kişiler olmuştur. Ama hiç kimseye ‘Oraya verme, buraya ver’ diyemem. Ama seçim kaybedenler bunu hemen yapıştırdılar. Şu veya bu şekilde çeşitli iftiralarla hareket etmektedirler. Ben de onlara asla kulak asmıyorum. Ben, bildiğim doğruyu yaparım. Herkes özgürce gidip oyunu kullanmıştır. Benim ilçe başkanım olmadı, benim il başkanım da olmadı.
‘ÖLÜMDEN KORKSAYDIK YAŞAMAZDIK’
Biz Mudanya’yı planladık. “Mudanya, sanayi kenti olamaz” dedik. Biz aslına uygun olarak, Mudanya’nın sahip olduğu değerleri koruyarak Mudanya’yı yeniden yapacağız. Bütün planları yapıldı. Bizden önceki süreçler de yapılanları engelleme şansımız yok. İnsanlar kazanmış bir takım haklar. Yasalar öyle diyor. Göreve geldik, 55 mülk satılmış. Geri alalım dedik. Çünkü şaibeli satılmış, uygun olmamış, değerinde satılmamış. Bunların hepsini talep ettik ama yasa diyor ki alan kişinin hakkı. Geri alamadık. Bu derece… Yani bu kentin kuruşuna kadar her şeyini korumaktan yanayım. Canım pahasına koruyacağım. Ölümden korksaydık yaşamazdık. Böyle devam edecek. Kimse de engel olamayacak’’dedi.
En Çok Okunan Haberler