Dönüşümde Bursa birinci

Dershanelerin özel okula dönüştürülmesi çalışmalarında, Bursa’dan başvuru yapan 9 kurumun da kabul edildiğini söyleyen Bursa İl Milli Eğitim Müdürü Veli Sarıkaya, “Tüm başvuruları kabul edilen tek il Bursa” dedi. Dershanelerin kaldırılmasının yerinde ve geç kalınmış bir uygulama olduğuna değinen Sarıkaya, “Okula dönüşüm, o kurumlara sunulmuş bir seçenektir. Başvurusunu yapmayanlar da Milli Eğitim sistemine dahil olmak istemediklerini açıklamış olur ve kurumunu kapatır.” dedi.

Canan GÜLEÇ

 

2014- 2015 eğitim öğretim yılı başlarken velilerin ve öğretmenlerin aklındaki yeni tedirginlik, Bursa’da sayıları 50 bine yaklaşan Suriyeli ailelerin çocuklarının hangi koşullarda eğitim alacağı yönünde. Bursa İl Milli Eğitim Müdürü Veli Sarıkaya, sorunun çözüme kavuşturulması için bir komisyon kurulduğunu ve Suriyeli nüfusun yoğun olduğu bölgelerde bu çocuklar için ayrı okullar tahsis edileceğini söyledi. Dil ve müfredat sorunu üzerinde çalışma sürdürdüklerini anlatan Sarıkaya, komisyon çalışmaları hakkında şu bilgileri verdi: “Daha önce halk eğitim merkezlerinde, ilköğretim okullarının bazı sınıflarında dil eğitimi verildi. Ancak bu yeterli değil. Suriyeli nüfusun kentimizde yaşam süresi 4 yılı geçti ve artık yerleşik duruma geldiler. Kalıcı tedbir olarak ne yapmamız lazım? İyi bir veri tabanına ihtiyacımız var, çocuk sayısı, yaş dağlımı, eğitim seviyesi. Sonrasında resmi kayıtla belirlenmesi gerek. STK’ların bu yönde çalışmaları var. Suriyeli vatandaşlarımızdan da katkı koyacak öğretmenler var.İlk anda, bu çocukların yoğun olduğu yerlerde Yıldırım, Kestel, Gürsu’da okul tahsis edeceğiz. İçeriği belirleme noktasında da MEB müfredatı ile Suriyelilerin kendi eğitim programı toplamında bir yol çizeceğiz. Çocukların yeter seviyede Türkçe bilememesi ve öğretmenin onlara anlatacak kadar Arapça konuşamaması, çift öğretmenli sistemi zorunlu kılabilir. Bu eğitimde hedefimiz nedir? İnsani boyutu yanında ülkemizde kalıcı olma ihtimali olan bu çocuklarımız için entegrasyon sağlamak. Dilimizi tarihimizi medeniyetimizi öğretmek istiyoruz. Suriyeli öğretmenlerden ve Arapça bilen Türk öğretmenlerimizden Arapça dil eğitimi aldıracağız.”

24 YENİ OKUL KAPILARINI AÇACAK

Eğitim öğretimde derslik sorununun çözülmesi için çaba harcadıklarına dikkat çeken Sarıkaya, 24 yeni okulun daha yeni eğitim öğretime hazır hale getirildiğini söyledi. Yatırımlara harcanan mesainin Milli Eğitim’in ciddi zaman ve enerjisini aldığını aktaran Sarıkaya, “Bu ciddi bir durum. Milli Eğitim’in asıl ve asli işi, eğitim ve eğitimin içeriğidir.  Talim terbiye kurulunun vazettiği  programı uygulamaktır. Ama derslik ihtiyacı ve yatırımlar MEB’in bütün enerjisini alıyor.” dedi.  İnşaat sektörünün daha hızlı çalışır hale gelmesinin sıkıntıların çözümünde önemli bir adım olduğuna değinen Sarıkaya, “Eskiden inşaatlar 3-4 yıl sürerdi şimdi 1 yılda tamamlanıyor. Hedef tüm okulları tekli öğretime geçirmek. Ama nüfus hızlı artıyor ve bu da bizim planlarımızı etkiliyor. Bursa planlananın üzerinde göç alabiliyor, 30 bin Suriyeli beklenmedik bir göçtü. Özel idarelerin kapatılması sonrasında, Yatırım İzleme Koordinasyon Başkanlıklarına bu kalemler devredildi. Bu düzenleme nedeniyle narım çalışmaları sona doğru kaydı. Yine de ihalelerimizi tamamladık ve yola devam ediyoruz.” şeklinde konuştu.

İMAM HATİP EĞİTİMİNDE KALİTE KORUNABİLECEK Mİ?

Bursa’da Haziran ayında 48 olan imam hatip okulu sayısı yeni düzenleme ile 65’e yükseldi. Müstakil imam hatip lisesi ve orta kısmı yanında bazı okulların bünyesinde de imam hatip sınıfları açıldı. Veli ve öğrencilerden yoğun istek geldiğini söyleyen Sarıkaya, müfredattaki ders içeriğinin karşılanması noktasında destek aldıklarını şu sözlerle açıkladı: “Din kültürü ve imam hatip dersleri öğretmen açığımız var. İlahiyat fakültesi bitirmiş, diyanet görevlilerinden destek alıyoruz. Ensar Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti gibi STK’lar da bize destek oluyor. Eğitimin kalitesinin arttırılması yönünde bizim de projelerimiz var. Mesela öğretmenlerin kendi branşında meslekiçi gelişimlerini destekliyoruz. DİKAP ile projeler hazırlıyoruz.”

OKULA DÖNÜŞÜMDE BURSA BİRİNCİ SIRADA

Dershanelerin özel okula dönüştürülmesi çalışmalarında, Bursa’dan başvuru yapan 9 kurumun da kabul edildiğini söyleyen Sarıkaya, “Tüm başvuruları kabul edilen tek il Bursa” dedi. Sarıkaya, uygulama hakkında şunları söyledi: “Dershaneciliğin sistemden kaldırılması doğru ve geç kalınmış bir karar. Eğitimin kalitesini en çok ve olumsuz etkileyen unsurdur. Sistem, eğitim öğretimin gerçekleştirilmesini sekteye uğratan, öğrencileri mekanikleştiren, düşünmeyi öldüren bir sistemdir. Dershanecilik okulun önüne geçen bir sistemdi. Öğretmenler de dersleri sınavları dershaneye göre ayarlardı. Ders kitaplarını dağıtıyoruz çocuklarımıza artık. Şimdi çocuk okula geliyor, kitapları hazır ve bakanımızın yazdığı tebrik mesajı ile hazır.”

MEDYAYA DA OKUL YOLU GÖRÜNÜYOR

İl Milli Eğitim Müdürü Sarıkaya, yaz döneminde yaşı küçük çocuklar arasında da kullanımı yaygın hale gelen sentetik uyuşturucu ile mücadelede İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Sağlık Müdürlüğü ile ortak hareket ettiklerini söyledi. Yayınlanan haberlerde bilgi ve görüntünün paylaşımına da dikkat edilmesi gerektiğini belirten Sarıkaya, “Medya bu konuda ne kadar dikkatlidir? Bir olumsuzluğun ters algı ile reklamı da yapılıyor. Madde kullanan bir çocuğun görüntülerinin uzun süre gösterilmesi ne kadar doğrudur? Bu noktada medya eğitim seminerleri yapmalıyız. RAM ile görüşüp Bursa yerelindeki medya ile eğitim toplantısı yapabiliriz.” dedi.

TEOG MODELİ YERELDE UYGULANACAK

Bursa’nın eğitim öğretimdeki başarısını değerlendiren Sarıkaya, “Üniversite sınavları ve TEOG sınavlarında iller arası sıralama 2 yıldır yapılmıyor ancak somut bilgi olarak Bursa’dan bu yıl 2 birincimiz olduğunu biliyoruz.” dedi. Başarının arttırılması için ölçme değerlendirme çalışmalarına ağırlık verileceğini söyleyen Sarıkaya, eğitimde başarı hedeflerine dair şu bilgileri paylaştı: “Bakanlığımız TEOG sınavlarında çok başarılı bir sistem kurdu. 17 milyon öğrenci, 850 bin öğretmen organize edildi. Bursa olarak bir adım öne çıkmak ve TEOG benzeri sınav uygulaması ile lise öğrencilerimizi de ortak sınava almak istiyoruz. Böylece uygulama birliği sağlanmış olacak. Bursa olarak bakanlığın TEOG modelini yerele uygulayacağız.”

ÖĞRETMENLER DE ÖĞRENMEYE DEVAM EDECEK

Başarının sürdürülebilirliği için meslek içi eğitimlere ağırlık verileceğini anlatan Sarıkaya, öğretmenlere dair hazırlanacak programları da anlattı: “Öğretmen eğitimlerine ağırlık vereceğiz. 2000 sonrası doğan çocuklar ile 2000 öncesi çok farklı. Tarım toplumundan sanayi toplumuna geçerken geçiş süreci 100 yıldır, 50 yıldır. Ama 2000 sonrası kuşaklararası geçiş 3 yıla indi. Öğretmen öğrencilerin davranış özelliklerini çok iyi bilmeli. Yöntem ve teknikler sürekli değişir ve gelişir. Siz 1970 yılında eğitim fakültesi bitirirseniz o yıllara yetişirsiniz. Eğer öğretmen kendini yenilemezse hem öğrencisi hem de genç meslektaşları ile çatışma yaşar.