SON DAKİKA
Hava Durumu

Kahraman: ÇED raporu sözlerimizin teyitidir

Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi (DOSAB) Yönetimi, Perşembe günü ÇED olumlu kararı verilen Buhar ve Enerji Üretim Tesisi ile ilgili basın toplantıs

Haber Giriş Tarihi: 28.07.2015 14:44
Haber Güncellenme Tarihi: 28.07.2015 15:44
Kaynak: Haber Merkezi
https://sehirmedya.com/
Kahraman: ÇED raporu sözlerimizin teyitidir
Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi (DOSAB) Yönetimi, Perşembe günü ÇED
olumlu kararı verilen Buhar ve Enerji Üretim Tesisi ile ilgili basın
toplantısı düzenledi. DOSAB Sosyal Tesisleri’ndeki toplantıda DOSAB
Yönetim Kurulu Başkanı Ferudun Kahraman, yatırımla ilgili yol haritasını
paylaştı, Bölge Müdürü Serhat Şengül teknik açıklamalarda bulundu ve
basın mensuplarının soruları cevaplandı.

6 YIL AR-GE YAPILDI
Ferudun Kahraman, üretimin önemli girdisi elektrik ve buhar enerjisinde
DOSAB olarak, bölge firmalarına sürdürülebilir ve rekabetçi fiyatlarla
enerji temini çalışmalarının öteden beri sürdüğünü belirterek,
‘Firmalarımıza enerji temini konusunda iyi bir noktadayız, ancak daha
iyisini sağlamak istiyoruz. Bu kapsamda, üretim ile ilgili birçok
senaryoyu bilimsel çerçevede ele aldık ve yerli kaynak kömür kullanan,
verimli ve çevreci bir yaklaşımla DOSAB Buhar ve Elektrik Üretim Tesisi
Projesini yaptık. Bu projenin Ar-Ge çalışmaları 6 yıl sürdü, her biri
alanında uzman 100’e yakın teknik insan emek verdi. Projede önceliğimiz
daima çevre ve insan sağlığı oldu. Zaten projenin teknik detayları
incelendiğinde de bu görülecektir. Bu tesis, saatte 390 ton buhar
kapasitesine sahip iki adet akışkan yataklı kazanda, yerli kömür
kullanarak, DOSAB’daki fabrikaların tüm buhar ihtiyacını tek merkezden
karşılayacak, aynı zamanda bölge elektrik tüketiminin üçte birini
üretecektir. Dolayısıyla projemiz buhar öncelikli olup, buharın da
tüketildiği alanda üretilme zorunluluğu vardır’ dedi.

ÇEVRE İÇİN REHABİLİTASYON PROJESİ
Ülke olarak dışa bağımlı olduğumuz enerjide yerli kaynaklı üretimin
önemine değinen Kahraman, çevre ve insan sağlığı konusunda şunları
söyledi, ‘Bu proje çevreyi kirleten değil temizleyen, yani bir
rehabilitasyon projesidir. Neden bu konuda bu kadar iddialıyız? Çünkü;
proje uluslar arası en iyi teknikler dokümanına uygun olarak
planlanmıştır. Çevre ve insan sağlığı için olumsuzluk yaratacak unsurlar
hakkında en çağdaş önlemler alınmıştır. Kömür ve kireçtaşının
taşınmasından depolanmasına, kazanlara ulaşmasına ve yanmasına kadar her
şey kapalı ortamdadır ve en iyi teknolojiler kullanılmıştır. Baca
emisyonları 7 gün 24 saat online olarak izlenecektir. Uçucu baca külleri
yüzde 99,95 oranında yeni nesil torba filtrelerle tutulacaktır. Kül
bertarafı da tamamen kapalı proseste yapılacak, kömür, kireçtaşı ve
küller hiçbir şekilde havayla temas etmeyecektir. Ülkemizde metreküpte
30 miligram olan toz miktarı üst sınırı, DOSAB Projesinde 3 kat daha az
yani 10’un altında olacaktır. DOSAB’taki 103 buhar kazanı kapatılacak,
buhar tek merkezden sağlanacaktır. Böylece mevcut hava kalitesine göre
daha iyi bir hava kalitesine ulaşılacaktır. Bu sonuç, Hacettepe
Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü tarafından bilimsel olarak
raporlanmış, ÇED dosyasında da mevcuttur. Projede yer altı ve baraj suyu
kullanılmayacak, atık su arıtma tesisimizden çıkan su geri kazanıma
alınarak, tesisin günlük 10 bin metreküp su ihtiyacı karşılanacaktır. Su
geri kazanım tesisi yatırımına da başladığımızı burada belirtmek
isterim. İlk olarak ihalesini yaptığımız 25 bin metreküp gün kapasiteli
Membran Biyo Reaktör projemizin ihalesine bu ay çıktık ve yatırımı 2016
yılında bitireceğiz.’

ÇED ÇEVRE KORUMA ARACIDIR
Kahraman, ÇED süreci hakkında şunları söyledi: ‘Biliyoruz ki,
yeryüzündeki mevcut kirliliğin yüzde 50’si son 40-50 yılda meydana
gelmiştir. ÇED uygulamasına 50 yıl önce başlanmış olsaydı; İstanbul’da
Haliç, İzmir Körfezi, İzmit Körfezi ve daha birçok doğal kaynaklarımız
çevre kirliliğine maruz kalmazdı. Çünkü ÇED Raporu bir tür çevre koruma
aracıdır. Bizim projemizle ilgili ÇED Olumlu kararı çıktıktan sonra,
bazı kesimler bu kez “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, çok az proje için
ÇED Olumsuz kararı veriyor” şeklinde, anlaşılması güç eleştiriler
yapıyorlar. Doğrudur, ÇED olumlu kararı daha fazla çıkmaktadır. Ancak
bunun sebebi, Yatırımcının önerdiği ve çevre kirliliğine sebep olacak ve
ÇED Olumsuz Kararı verilebilecek yatırımlar daha etüt safhasında
elenmekte, ÇED Başvuru Dosyaları hazırlanmamaktadır. ÇED süreci
öncesinde yatırım yapılacak projelere ilişkin çok yönlü ve teknik
ekiplerle gerekli eliminasyonlar yapılmaktadır.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı resmi web sitesinde yayımlanan ÇED
Olumlu/ÇED Olumsuz kararlarında ÇED Olumsuz kararının az çıkmasının
nedeni budur. Ne çevre müşaviri firmalar ne de yatırımcı, baştan
olmayacağı kuvvetle muhtemel bir yatırıma başlamazlar.

EN BÜYÜK HASSASİYET ÇEVRE İÇİN
DOSAB Buhar ve Enerji Üretim Tesisi için, ÇED başvurusu geçen yıl
haziran ayında yapılmıştır ancak, 2012 yılı Mart ayından bu yana ÇED
yeterliliği olan danışman firmayla çalışılmaktadır.
Bölge Müdürlüğü olarak bizler, 6 yıllık bir AR-GE çalışması
yürütüyoruz. Bu AR-GE çalışmasında uluslararası ve alanında uzman
firmalardan danışmanlık hizmeti alınmıştır. Bu anlamda; sürdürülebilir
bir çevreye entegre olarak planlanan DOSAB Buhar ve Enerji Üretim Tesisi
Projesinin “PROJE” olarak bilimsel ve akademik çalışmalarla fizibil,
yetkin ve hava kalitesi başta olmak üzere çevresel unsurlarda
iyileştirici etki gösterecek bir “PROJE” olduğunda karar verilmiştir.
Bütün bunların sonucunda ÇED olumlu kararı çıkmıştır. Bu olumlu karar
aynı zamanda bizim projemizle ilgili başından bu yana söylediğimiz ve az
önce özetlediğim, tüm konuların gerçekliğinin teyit edilmesidir.  Her
şey bilimsel ve teknik çerçevede ele alınmış, hiçbir teknolojik
yatırımdan kaçınılmamış, çevre ve insan sağlığı için en yüksek oranda
hassasiyet gösterilmiştir.
Bu projeyi eleştirenler maalesef karşımıza bugüne kadar hiçbir bilimsel
ve teknik veri ile çıkmadılar, siyaset yaptılar. Bilimsel gerçekleri
çarpıttılar, kamuoyunu yanılttılar. Kamuoyuna örnek olarak kirlilik
yaratan eski ve ÇED Raporuna tabi olmayan tesisleri anlattılar, DOSAB
Projesini anlatmadılar.’

BİZİM DERDİMİZ DAHA TEMİZ BİR ÇEVREDE DAHA ÇOK ÜRETİM
DOSAB Yönetim Kurulu Başkanı Ferudun Kahraman şöyle konuştu ‘Biz
ülkemizin alanında en çevreci ve en verimli projesi için yola çıktık ve
bu yolda hiçbir sapma yaşamadan yürümeye devam ediyoruz. Bursalı
hemşehrilerimize buradan şu mesajı vermek istiyorum; DOSAB hiçbir
şekilde çevreyi kirletecek, insan sağlığına zarar verecek bir yatırımın
içinde değildir. Aksine çevreyi iyileştirecek, insan sağlığına değer
veren yatırımlar yapmaktadır. Bunun aksini söyleyenler, kamuoyunu
bilinçli olarak yanıltmak isteyenlerdir, onlara itibar etmesinler.
Onların dertleri çevre ve insan sağlığı değil, hesapları başka… Bizim
tek derdimiz, tek hesabımız var; daha iyi bir çevrede ve daha çok üretim
gerçekleştirip, daha çok istihdam sağlamak, ihracat yapmak… Bu noktada
Bursa’ya verdiğimiz sözü bir kez daha hatırlatmak istiyorum; Bu tesis
Çevre Bakanlığımızca 7/24 online olarak izlenirken, bağımsız bir
komisyon tarafından da çevresel etkiler anlamında denetlenmesi
noktasındaki sözümüzün halen arkasındayız. Aynı zamanda bölgemize yakın
alanda uygun yerde kurup Çevre İl Müdürlüğüne devredeceğimiz hava izleme
ve ölçüm istasyonları ile mevcut hava kalitesini uzun süreli olarak
ölçümleyeceğiz. Tesis devreye girdikten sonra ve girmeden önceki
verileri de tüm Bursa’yla birlikte göreceğiz.’

25.YILIMIZDA İHALEMİZİ YAPMAK AMACIMIZ
Kahraman, bundan sonraki yol haritasıyla ilgili olarak da şunları
söyledi, ‘ÇED olumlu kararı ile birlikte DOSAB, Buhar ve Enerji Üretim
Tesisi yatırımıyla ilgili ihale teklif mektuplarını uluslar arası 7
firmaya göndermiş durumdadır. Eğer bir uzatma yapmak zorunda kalmazsak,
Ekim ayının başında bu firmalardan teknik ve mali tekliflerini alacağız.
Bir kaç aylık değerlendirme süreci sonrası inşallah bu yıl bitmeden,
yani DOSAB’ın kuruluşunun 25.yılında ihale yapmak istiyoruz. Sonrasında
da 3 yıllık bir süre içinde DOSAB tarihinin en büyük ve önemli
yatırımını hayata geçirmek istiyoruz. Projemizin finansman konusunu da
çözüme kavuşturduğumuzu belirtmek isterim. Gerekli öz sermaye katkısını
mevcut durumdadır. Bu sebeple yapım sürecinde sanayicimizden herhangi
bir finansal katkı talebimiz olmayacaktır. Projenin tüm finansmanı öz
sermaye ve kredi ile sağlanacaktır. Tesis, kredisini öderken dahi buhar
ve elektrik fiyatında şu anki duruma göre tüm bölge katılımcısı
firmalarımıza çok daha avantajlı fiyatlar sağlayacaktır.’
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.