Kılıçdaroğlu'nu şaşırtan eleştiri...

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bursa'da ziyaret ettiği bir fabrikada kadın işçinin eleştirisi ile karşılaştı.

Bursa'da bir koltuk fabrikasını ziyaret eden Kılıçdaroğlu'nu işçiler soru yağmuruna tuttu. Kılıçdaroğlu, Patriotlarla ilgili bir soruya ise şu karşılığı verdi:

"Bu Patriotların burada ne işi var? Yanlış bir iş. Onların faturasını da biz ödeyeceğiz. Sadece ben değil, sizler de ödeyeceksiniz. Ödediğiniz vergilerin yerinde harcanması, ülkenin kalkınması için harcanması lazım. Eğer siz hiçbir saldırı beklemiyorsanız bu Patriotların işi ne? Biz ne Suriye ne İran ne Rusya'dan bir saldırı bekliyoruz. Hiç kimse böyle bir şey demedi. Getirip konuşlandırıyoruz. Söylenen ise şu; "Suriye'den saldırı olursa." Suriye kendi içiyle uğraşıyor. Orada çatışmalar var. Adam onu bırakıp başına Türkiye'yi bela mı alacak? Yanlış politikalar Türkiye'yi Orta Doğu bataklığına sürükledi. Oradan çıkmak istiyoruz. Yine kendi ülkemizde barış içinde yaşamak istiyoruz. Komşularımızla barış içinde yaşamak istiyoruz. Neden kavga edelim? Çünkü akrabalığımız var, ticaretimiz, turizmimiz var. İlişkileri derinleştirerek götürmek gerekirken işi çatışma noktasına getirdik."

Herkesin işinin aşının olduğu bir Türkiye mücadelesi verdiklerini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Türkiye bölgede güçlü olacaksa savunmasıyla ordusu ve sanayisi ile güçlü olacak. Sanayicisi, yazarı, çizeri, gazetecisi, romancısı, filmcisi entelektüel olacak. Ama siz kalkar da Muhteşem Yüzyıl'ı yasaklarsanız kusura bakmayın bütün dünya size güler. Nitekim gülüyorlar" diye konuştu.

"SURİYE'DEKİ KAYIP GAZETECİLER İÇİN MÜCADELE VERİYORUZ"

Kılıçdaroğlu, Suriye'de kaybolan gazeteci Başar Kaddumi için çaba harcadıklarını hatırlatarak, "Arkadaşlarımıza onun da serbest bırakılması için girişimde bulunmaları talimatını verdim. Başar Kaddumi bulunduğu andan itibaren Türkiye'ye teslim edilecek. Yaşayıp yaşamadığını bilmiyoruz. İnşallah yaşıyordur. Yaralandığı söyleniyor. Yarasının ciddi olduğu söylendi. Hayattaysa arkadaşlarımız getirecek. Amerikalı gazetecinin de tutuklu olduğu söyleniyor. O gazetede çalışan gazeteciler ve ailesi de öyle bir talepte bulundu. Arkadaşlarıma talimat verdim, onun da serbest bırakılmasını istedik. Habercilerin bir görevi var. Haberi alır, bütün topluma sunarlar. Onları hapse atmak, tutuklamak, onları şu veya bu şekilde görev yapamaz hale getirmek mümkün değil" diye konuştu.

KADIN İŞÇİNİN BDP TEPKİSİ

Fabrikadaki ziyarette bir kadın işçinin, "CHP'nin oy oranı düşmeye başladı. Biz azınlık kaldık. AK Parti istediği yasayı değiştiriyor. CHP yeteri kadar muhalefet yapamıyor. BDP'ye çok yakınsınız" şeklindeki ifadelerine Kılıçdaroğlu şu karşılığı verdi:

"Parlamentoda bir yasa görüşülüyor. İç tüzüğün bize verdiği süre kadar konuşuyoruz. Oylamaya geçiyoruz. Parlamentoda iktidarın oyu yarıdan fazlaysa istediği oluyor, mesele bitiyor. Ancak bizim yaptığımız muhalefet anlaşılmasın diye Meclis TV'nin yayınını 19.00'dan sonra kestiler. En önemli konuları da bu saatten sonra getiriyorlar. Elimizde değil. Vatandaşın izleme şansı olmuyor. 'Şu CHP muhalefet etmiyor' diyorlar. Yaptığımız işlerin sivil toplum örgütleri ve diğer kuruluşlar tarafından desteklenmesi lazım. Herkes korkuyor. Korkmayın, cesur olun. Bedel ödemek gerekiyorsa bedelini ödeyeceğiz. Demokrasiyi birileri altın tabakta sunmadı. Biz hiçbir partiye ne çok yakın ne çok uzağız. Bizim politikalarımız var. Bizim politikalarımızı destekleyen olursa memnun, karşı çıkan olursa demokratik yollarla mücadele ederiz. BDP, AKP, MHP'ye uzak ya da yakın tanımını doğru bulmuyorum."