Bursa Büyükşehir Belediyesi Alinur Aktaş başkanlığında hizmetlerinin her alanda sürdürüyor.

Çok laf söz etmeden sadece yapması gerekeni zamanında yapıyor ve gerçekten Bursa’nın ileriye gitmesi için elinden gelenin fazlasını yapıyor.

Son olarak koronavirüs ülkeye daha gelmeden toplu taşımadan başlayarak kentin dört yanında dezenfekte çalışmalarını başlatan ülkedeki ilk belediyelerden biri oldu Bursa Büyükşehir Belediyesi.

O günlerden itibaren de hassasiyetle bu çalışmalarını yürütüyor.

Sadece temizlik ve hijyen noktasında değil tabi aşama aşama her alanda etkisini gösteriyor ve adımlar atıyor Büyükşehir.

Vatandaşların sağlığı noktasında tavizsiz bir süreç yürüten Büyükşehir, önceki gün çok ciddi bir adım daha attı. BUSKİ, ödenmeyen faturalar nedeniyle Mayıs ayına kadar su kesme işlemi yapmayacak. Bunu açıkladılar.

Virüsün salgına dönüşmemesi için temizlik birinci şart ve bunun için de su gerekli. O nedenle bu adım gerçekten önemli.

Alınan kararı Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, "Değerli Bursalılar, Belediye olarak üzerinde hassasiyet gösterdiğimiz hijyen tedbirleri kapsamında, konut aboneliklerinde fatura borcu olan vatandaşlarımıza 1 Mayıs 2020 tarihine kadar BUSKİ Genel Müdürlüğü tarafından su kesintisi işlemi gerçekleştirilmeyecektir" sözleriyle duyurdu.

Dahası dün itibariyle eğitim öğretime ara verdi Büyükşehir Belediyesi. Yani BUSMEK tatil edildi bir süreliğine. Yine eğitim kurularının temizliği noktasında da gerek desteği sağlıyor Büyükşehir.

Dahası ilçe belediyelerine de sonuna kadar bu konuda destek sağlıyor. Gelen talepleri geri çevirmiyor.

Başından beri Alinur Aktaş, kamuoyuna zaten hep belediye hizmetleri ile geldi. Eksiler artılar olabilir ancak Aktaş, gündeme asla belediyecilik dışındaki konularla, yerine gelmeyen sözlerle, tribüne yönelik hareketlerle hiç gelmedi, gelmiyor.

Ne tatilleriyle, ne saçma sapan polemikleriyle, ne kavgalarıyla ne hakkında ağır iddialarla… Sadece hizmetleri, sadece belediye alanındaki adımlarıyla gündeme geliyor ve bu da belediyenin her geçen gün artan, çeşitlenen hizmetlerinin altında yatan en önemli neden.

Bursa, kendisine tamda belediye başkanının karşılığı olan gecesini gündüzüne katıp, Bursa ile yatıp Bursa ile kalkan, tüm enerjisini kente hizmet etmek için harcayan bir belediye başkanı seçtiğini her geçen gün biraz daha anlıyor.

Bursalılar iyi bir başkan seçmiş olmanın rahatını yaşıyor anlayacağınız!

CHP’de İsmet’le Hayri düzeni!

CHP Bursa İl Kongresi’ni İsmet karaca ve Hayri Türkyılmaz ittifakı kazandı. İsmet Karaca İl Başkanı olurken Hayri Türkyılmaz ise gücüne güç kattı.

CHP’nin temel sorunlarından biri dışa doğru siyaset üretmekle kimse uğraşmıyor. CHP’nin içine yönelik siyaset devam ediyor. Topluma kamuoyuna yönelik adımlar atmak yerine delege sistemine, parti üyelerine ve parti makamlarına kimler yerleşecek, kimin adamı nerede olacak? Herkes bunun peşinde koşuyor.

Malum Hüseyin Akkuş 2 yıl boyunca 3 tane doğru düzgün basın toplantısı bile yapmadı il başkanı olarak. Ya da kamuoyu gündeminde yer bulamadı. Oysa tüm bu iki yıl boyunca parti içinde büyük bir kavga devam etti. Önce belediye meclis üyelikleri sonra belediye başkanlıkları, delege seçimleri ilçe seçimleri ve nihayetinde kongre.

CHP’nin tabanı bunu istemediğini Akkuş’u sandığa gömerek gösterdi. Ancak gelinen noktada İsmet Karaca’nın da benzer bir süreç izleyeceğine yönelik emareler görünüyor. Karaca, Bursa örgütünde çok tartışmalı bir isim olan Serkan Öztürk’ü Ankara’ya götürerek PM adayı olarak tanıttı. Daha doğrusu PM’ye bu ismi göndereceğini aktardı.

Tabana sormadan, partililerle konuşmadan ben yaptım ben karar verdim mantığı ile. Eh Bursa’da gücüne güç katan Hayri Türkyılmaz’ın da geri kalacağını kimse düşünmez zaten. O da daimi destekçisi hatta direkt Hayri’nin milletvekili olarak gösterilen Nurhayat Altaca Kayışoğlu için benzer adımlar atıyor.

Dolayısıyla sokağın CHP’si ile koltukta oturanların CHP’si yine ayrışıyor ve yine sokağın umutları yerle yeksan ediliyor. CHP, bir kez daha geleneksel olarak ve beklendiği gibi iç kavgalara yöneliyor.

Bu arada kongrenin kaybeden taraflarında yer alan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, PM hayallerinin Bursa’da gerçekleşmeyeceğini bildiği için soluğu sık sık İstanbul’da alıyor. Canan Kaftancıoğlu ile arasını iyi tutarak PM’ye girmek isteyen Sarıbal’ın Kaftancıoğlu’ndan beklediği ilgiyi göremediği ifade ediliyor.

Bunun üzerine Battal İlgezdi’ye yönelen Sarıbal, mezhepsel yakınlığını burada kullanmak istiyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 10 Aralıkçılarla Canan Kaftancıoğlu’nun bağını kopardığı biliniyor.

Sonuç olarak Battal İlgezdi’den gereken desteği alıp yönetime girebilir mi Sarıbal? Düşük ihtimal. Dahası Kemal Kılıçdaroğlu’nun MYK’da büyük bir değişime gideceği biliniyor. Bu çerçevede kendi il örgütünün ve kendi ilinin desteğini alamayan hatta tamamen kopar Sarıbal’ın yeniden yönetime girmesi büyük sürpriz olur. 

Buralar çok karışacak gibi görünüyor…

Mudanya Devlet’te Özcan Avcı dönemi!

Uzun zamandır çalkantıların ve sıkıntıların yaşandığı Mudanya Devlet Hastanesi’nde, bu durum geçen hafta yaşanan istifa depremiyle bir kez daha kamuoyu gündemine taşındı.

Hakkında soruşturma devam eden ve görevden alınması beklenen Başhekim Operatör Dr. Serkan Fatih Yeğen, istifa ederek Bursa Şehir Hastanesi’ne doktor olarak geçti. Başhemşire Nalan Altun da yine görevden alınma sürecinde ön almak amacıyla istifasını verdi. Nalan hanım zaten haziran ayında bu görevine veda edecekti.

İlginç olansa Genel Cerrah İlker Şahin’de bu istifalara katıldı. Oysa konunun Şahin’le tek ilgisi Başhekim Yeğen’le yakın arkadaş olması. Yani Şahin’in istifa etmesine bir sebep görünürde yoktu. Özelde yapmak istediği bazı ameliyatların engellendiği iddiası var ama sonuç olarak mesleğini icrası sırasında ciddi bir sorun yoktu.

İlker Şahin’in yakın bir gelecekte ayrılışıyla ilgili tatmin edici bir açıklama yapması beklenebilir. Bu arada İlker Şahin, istifasının ardından Özel Medicabil Hastanesi ile anlaştı.

Hastanede önemli sıkıntılar var. Personel rejiminden başlayarak ciddi önlemler alınması, kadroyla ilgili adımlar atılması gerekiyor. İşte bu süreçte günlerdir merak edilen atama gerçekleşti. Başhekimlik için adı geçen iki isimden biri olan Türkan Akyol Göğüs Hastalıkları Hastanesi eski Başhekimi Uzm. Dr. Özcan Avcı sözleşme imzalayarak hastanenin başhekimi oldu. Diğer isim mevcut Başhekim Yardımcısı Hayri Bozkurt’tu ve o görevine yanı şekilde devam edecek.

Özcan Avcı’yı zor ve meşakkatli bir süreç bekliyor. Hastanenin yeniden toparlanması ve kadrosunu yenilemesi gerekiyor. Yardımcı personellerle ilgili yaşanan sıkıntıların giderilmesi de şart. 4 yıl önce en çok talep gören bugünse herkesin kaçmak istediği Mudanya Devlet Hastanesi tepeden tırnağa yeniden yapılanmak zorunda.

Tabi çok tecrübeli ve doğru bir isim atandı. Doğru bir kararla hastanenin ivedilikle mevcut durumdan kurtulması için yapılan atamanın kısa sürede etkisini göstermesini bekleyebiliriz. Özcan bey, güçlü bir şekilde geldiği bu görevde başarı sağlayarak eski günlere hatta daha iyisine sağlık kuruluşunu taşıyacak bilgi birikime sahip birisi.

Mudanya Devlet Hastanesi’ne şimdiden hayırlı olsun. Ve umut edelim bu güzel sağlık kuruluşu son yıllardaki o kötü imajından o kötü yapısından ve yaşanan kepazeliklerden bir an önce kurtulsun.