Bursa’da özellikle sanayi kuruluşlarının havaya, suya, toprağa ve çevreye verdiği zararlar hemen hemen her gün haber olurken, Bursa Çevre Müdürlüğü adeta ölü taklidi yapmaya devam ediyor.

Gözü doymayan bir kısım sözde sanayici, kirli sularını derelere akıtıyor, bacalarından ölüm kusuyor ve bu konu kamuoyuna sık sık geliyor. Bütün tepkilere rağmen bu konuyu önlemekle görevli olan ve sorumluluğu üstlenen Çevre Müdürlüğü, her ne hikmetse bir türlü adım atmıyor, kamuoyunu bilgilendirmiyor.

Sadece sosyal medyayı ve gazeteleri takip etseler, bu çevre katliamlarını görecek ve duyacaklar. Daha önemlisi zaten denetlemesi gereken kurum Çevre Müdürlüğü.



Bakın daha dün haber ajanslarına düşen haber şöyle:

“Kestel ve Gürsu ilçelerinden geçen derede fabrikaların artmasıyla birlikte balık yaşamı yok olmuştu. Kestel ilçesine kurulan arıtma tesisiyle birlikte 20 yıl sonra balık yaşamaya başlayan derede balıklar ancak 1 yıl yaşayabildi. Cuma akşamı mesai bitimini fırsat bilen fabrikanın dereye saldığı kimyasal atıklar deredeki tüm balıkları öldürdü. Gürsu'nun Hasanköy ve Ağaköy köylerinde çok sayıda ölü balık suyun üstüne çıktı. Vatandaşlar ise 20 yıl sonra balık yaşamaya başlayan derelerinde kimyasal atık sebebiyle balıkların ölmesine tepki gösterdi ve sorumlularının cezalandırılmasını istedi.”

Bu duruma müdahale etmeyen Çevre Müdürlüğü ne işe yarıyor. Neden koca bir müdürlük ve onca personel devlette yük oluyor. Madem görevini yapmayacak kapatılsın gitsin.

Bursa Valiliği, daha iki gün önce Bursa’da doğalgaz olan bölgelerde katı ve sıvı yakıtla ısınmayı yasakladı.

Vatandaşlar muhitlerinden doğalgaz hattı geçiyorsa doğalgaz kullanmak zorunda. Kömür yakamayacaklar. Gerekçe hava kirliliği…

Eeee şimdi soralım Çevre Müdürlüğü’ne…

Konutlarda doğalgaz kullanımı zorunlu hale gelirken onca fabrika bacasının zehir kusmasına seyirci kalmaya devam edecek misiniz? Vatandaşa yasak olan gözü dönmüş fabrika sahiplerine serbest mi olacak?

O filtreleri taktırmayı düşünüyor musunuz?

Yoksa görevinizi yapmaya, Bursa’nın, vatandaşın hukukunu, sağlığını korumaya niyetiniz yok mu?

Öyle görünüyor ki Bursa Valili Yakup Canbolat’ın bir an önce bu konuya el atarak Çevre Müdürlüğü’ne bir disiplin getirmesi gerekiyor.

Bu konularla ilgili hassasiyetini bildiğimiz Vali Canbolat’ın gereken adımı atmasını bekliyoruz.

Aksi durumda Çevre Müdürlüğü’ne kaldıysa Bursa’nın hali, eyvah olsun…

Doğu ve Güneydoğu dernekleri açıklama yapsa…

Türkiye tarihinin en önemli operasyonlarından birini sürdürüyor Suriye’nin kuzeyinde. Türkiye’yi varlığını sürdürmesine kast eden teröristler temizleniyor.

Tüm dünya karşımıza geçmiş üzerimize çullanırken ve çeşitli iftiralarla Türkiye mahkum edilirken birlik ve beraberliği göstermek çok önemli.



Malum Türkiye’de çeşitli kesimlerden her gün operasyona destek açıklamaları geliyor. Ordusu devleti milletiyle tek yürek olarak bu operasyonu sürdürüyor. Millet hem ordusuna hem devletine hem de hükümetine sahip çıkıyor.

Düğün dernek havasında insanlığın, merhametin ordusu gözü dönmüş katillerin sınırlarımızdan ve bölgemizden söküp atıyor.

İşte tam da bu noktada Bursa Valisi Sayın Yakup Canbolat’ın öncülüğünde Doğu ve Güneydoğu derneklerinin ortak bir açıklama ile operasyona destek vermesi ne kadar güzel bir görüntü oluşturur.



Dosta düşmana ne kadar önemli bir mesaj verilir. Sessiz kalmadan ordumuza ve devletimize destek veren her açıklama bu süreçte gerçekten çok önemli ve değerli.

Şimdi Doğu ve Güneydoğu derneklerinin bir an önce harekete geçerek Vali beyin de desteği ile zaman geçirmeden güçlü bir destek ve birliktelik açıklaması yapması gerçekten Bursa adına Türkiye adına çok güzel ve çok şık bir adım olacaktır…

GÜNÜN NEŞESİ