CHP Bursa’da gün geçmiyor ki yeni bir skandal ya da yeni bir polemik yaşanmasın. İsmet Karaca’nın il başkanı olmasıyla birlikte partide yaşanan derin çatlak her geçen gün grupların birbirlerine yaptıkları salvolarla sürüyor. 

Tam 4 CHP Milletvekili İl Başkanlığı’nın kapısını açmıyor. İlçe başkanları İsmet Karaca yansılı ya da milletvekillerini yanlısı olarak ayrışıyor. 
Kamuoyuna en azından böyle yansıyor. 

Taciz iddiaları ve bildiği halde sustuğu tartışmaları nedeniyle zaten 3 aydır ölüp ölüp dirilen İl Başkanı İsmet Karaca’nın mevcut durumu toparlayabilmesi mümkün görünmüyor. 

Son olarak 5 ilçe başkanının Ankara’ya giderek Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmesi, ortalığın bir kez daha toza duman olmasına yetti de arttı bile. 
Yıldırım İlçe Başkanı Nihat Yeşiltaş, Mustafakemalpaşa İlçe Başkanı Tandoğan Kuru, Karacabey İlçe Başkanı Gönül Avil, Yenişehir İlçe Başkanı Ahmet Köse ile İnegöl İlçe Başkanı Kemal Torun sırf genel merkeze gidip Genel Başkan Kılıçdaroğlu ile görüştükleri için darbeci ilan edildiler. 
Belli ki İl Başkanı İsmet Karaca, Bursa’dan Ankara’ya sadece kendi istediği isimlerin gitmesini istiyor. 

Özellikle karşısında yer alan isimlerin ya da kendisine yakın olmayan isimlerin Genel Merkeze giderek sorunlarını anlatmalarını kabul edemiyor. 
Son taciz iddialarının ardından bu mesajları ve bilgileri kim sızdırdı diye adeta cadı avına başlayan İsmet Karaca ve ekibinin birinci hedefi Yıldırım İlçe Başkanı Nihat Yeşiltaş. 

İl kongresi öncesinden itibaren tavrını net olarak gösteren Mustafakemalpaşa İlçe Başkanı Tandoğan Kuru, ve Orhan Sarıbal- Lale Karabıyık yanlısı oldukları söylenen Karacabey İlçe Başkanı Gönül Avil, Yenişehir İlçe Başkanı Ahmet Köse ile İnegöl İlçe Başkanı Kemal Torun sırf bu nedenle hedef oldular. 
Oysa Ankara’ya giden ilçe başkanları dönüşte ne konuşulduğunu yerel basına aktardılar. O ilçe başkanlarının açıklamaları internetten bulunabilir. 
Ayrıca, genel merkeze gitmek nasıl darbe girişimi sayılabilir ki? İlçe başkanının en doğal hakkı değil mi genel merkeze gitmek. 

Oysa kısa bir süre önce Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz Ankara’ya giderek Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’yla fotoğraf verdi. Kestel İlçe Başkanı Hatice Doğan örneğin bu beşliden sadece 5-6 gün önce Genel Merkeze gitmişti oysa.  
Bir önceki il başkanı Hüseyin Akkuş döneminde taciz iddiaları nedeniyle görevi bırakmak zorunda kalan Osmangazi İlçe Başkanı Mete Akyolcular örneğin 3-4 defa genel merkezden poz vermişti. 

O da mı darbe girişimi için gitti acaba Ankara’ya. Dahası İsmet Karaca kendisi Osmangazi İlçe Başkanıyken ve Şadi Özdemir il başkanıyken Genel Başkanla görüşmek üzere Ankara’ya gitti. Arşivde tüm bu görüntüler var. 

O gün Genel Başkanla İsmet Karaca’nın görüşmesi darbe girişimi diye düşünülmezken ki Karaca potansiyel il başkanı adayı olmasına rağmen bugün 5 ilçe başkanı darbecilikle suçlanıyor ve İsmet Karaca olmaz öyle şey diyemiyor. Daha doğrusu demiyor. 
Üstelik bu darbe sözleri de Karaca’nın yakınındaki isimlerden geliyor. Ne garip işler bunlar. 

Dün birkaç CHP’li arkadaşımla konuştum. Yerel seçim geçmesine, il kongresinin yapılmasının üzerinden bir yıl geçmesine rağmen hala bir örgüt toplantısı yapılmadığını söylediler. 

Yani CHP Bursa’da seçim sonuçlarını masaya bile yatırmadı daha. Bu gidişle örgüt toplantısı yapılmasının da hayal olduğunu dile getirdiler. Umutları yok. 
Hasılı CHP Bursa’da dalgalanmalar ve kavgalar sona ermediği gibi hiç de sona erecek gibi görünmüyor. 
Üstelik Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun isteği ile Ayvalık’taki dinlenme dönemini sona erdirerek Bursa’ya dönem Mustafa Bozbey de sahaya çıkıyor. Bu CHP’de yeni bir hesaplaşma düzeni alınmasına da yol açacak. 

Ve muharrem İnce harekete… 
Bursa’da CHP’nin içi fıkır fıkır kaynıyor. İnce’ye doğru yönelecek isimler teker teker istifalarını veriyor. Üstelik akla gelmeyecek isimlerden gelen istifalar sarsıntının beklenenden daha etkili olabileceğini de düşündürüyor. 
Hasılı bu ateş üfleyerek sönmez…