İnterneti kullanarak MHRS sisteminden hastane randevusu almaya kalkışanlar çoktan fark etmiştir, randevu alamıyorsunuz. Yani öyle kalkıp da “şuram ağrıyor, midem ekşiyor” deyip gidip muayene olma şansınız yok. Hastaneleri aradığınızda da “Corona yüzünden hastanemiz kapalı.” cevabını alıyorsunuz. Durun! Öyle eyvahlar edip panik yapmanıza gerek yok. Bir rahatsızlığınız varsa yine de muayene olmanız mümkün. Bu sadece insanların hastaneye üşüşüp virüsün yayılmaması için bir önlem.

Daha da ilerisi var. Benim gibi diyabet ve tansiyon hastası olanlar ilaçları bittiğinde sağlık ocakları ve hastane kapılarında ilaç yazdırmak için bekletilmiyor. Eğer ilacınız raporluysa işiniz çok kolay. Eczaneye gidiyorsunuz ve eczacı sistemden ilacınızın durumunu kontrol ediyor. Bittiği görülüyorsa o raporlu ilacınızın bir aylık kullanımı miktarında size veriliyor. Üstelik reçete yazdırmaya da gerek yok. Ne kadar güzel ve düşünceli bir uygulama.

Düşünceli olmayanlar biz gazetecileriz. Hiç birimizin aklına bu durumu araştırmak, sorgu sual etmek gelmemişti. Hepimiz corona derdine düştük. Bilmem nerede kaç kişi ölmüş? Enfeksiyon sayısı hangi ülkede daha çok? Hangi ünlü isim coronaya yakalanmış? Gibi sorularla uğraşıp duruyoruz. Malum basın da kaç kişi ölürse hükumet düşer yorumu yapmaktan helak oldu. Onların durumu biraz daha vahim tabii.

Ancak, bizim hatalı olduğumuz taraf halka bu virüsün ciddiyetini yeterince, tane tane anlatmamak. Ayrıca, pandemik nedeniyle alınan önlemleri şöyle madde madde herkesin anlayabileceği biçimde sıralamamak. Hastalanırsanız ne yapacaksınız? Kısıtlama kapsamındaysanız alışverişiniz nasıl hallolacak? İlaçlarınızı nasıl alacaksınız? gibi soruların cevaplarını doğru dürüst verecek bir aydınlatıcı haber yapan oldu mu?

İğneyi kendimize batıralım. Hadi diyelim ki malum varakalar “Tayyip düşmanlığından” devletin halka sağladığı kolaylıkları pek dillendirmek istemiyor. Ama ya diğer gazeteler? Futbolcu, manken şarkıcı peşinden koşup, tıp ilmi ile alakasız bin bir kişiye corona tedavisi tavsiyesi veren gazeteciler, bizler…

İtiraf ediyorum! Eğer başıma gelmese aklıma da gelmeyecekti. İlacım bitip nasıl yazdıracağımı araştırmasam bu kolaylığı ben de öğrenemeyecektim. Daha da önemlisi bütün bunların uygun ve anlaşılır biçimde insanlara duyurulması gerektiğini düşünmeyecektim.

Haydi genç haberci kardeşlerim görev başına! Şöyle tane tane, aptalların bile anlayabileceği biçimde (İngilizler buna ‘Idiot proof’ diyorlar) anlatın bakalım. Gazetenin bir yerinde insanlar madde madde okusun ve öğrensin.

Corona ile ilgili diğer mühim şeyleri de sonra yazarız…