SON DAKİKA
Hava Durumu

Dar alanda kısa paslaşmalar

Yazının Giriş Tarihi: 21.12.2021 19:57
Yazının Güncellenme Tarihi: 21.12.2021 19:57

Şehir Gazetemiz Bursa’nın eski bakanına bir soru sormuştu hatırlarsınız .


Vay efendim sen misin soran, bir pas alışverişi başlamıştı ki Hortumcunun medyası ilk sayfadan cevap veriyor Ahmet köşe yazıyor, Mustafa yazıyor... bakan şöyle güzel böyle temiz, pası atıyor sıvacıya.
Pası alan Sıvacının medyasında Mustafa yazıyor, Yüksel yazıyor hatta bir ablamız “kovid tedavisini bakan bey buldu” tarzında yağcılığın zirvesini yokluyordu.
En son pas, mahkemelere kadar gönderiliyordu.

Bu kadar dar alanda yapılan kısa pas alışverişi elbette gol getirmiyordu.

Neyse bu ıvır zıvırı geçip esas dar alanda kısa paslaşmalara geçelim.

5 Ekim 2014 ABD’nin terör yuvası Kandil’den Karayılan açıklama yaparak “halkımızı Kobani’ye destek olmaya sokaklara çağırıyorum” diye açıklama yapmış bu pası alan HDP eş başkanı Selahattin Demirtaş "Halklarımıza Acil Eylem Çağrısı" başlığı ile yayınlanmış ve "Kobani'de yaşanan katliam girişimine karşı 7'den 70'e bütün halklarımızı sokağa, alan tutmaya ve harekete geçmeye çağırıyoruz” demiş ülke kan gölüne dönmüştü.

İşte bu dar alanda kısa paslaşmadan dolayı onlarca masum insanın ölümüne neden olmaktan Edirne F tipinde yatıyor Selahattin Demirtaş.

24 Kasım 2021 tarihinde Edirne f tipinde yatan azmettirici Demirtaş.
Kurdaki artışa dair muhalefete çağrıda bulundu. Demirtaş’ın resmi Twitter hesabından yapılan paylaşımda "Hiç değilse Meclis'te temsil edilen muhalefet partilerinin genel başkanlarının, ortak bir basın toplantısıyla hükümeti istifaya çağırmalarının ve yedi bölgede yedi ortak miting yaparak halkla birlikte derhal seçim istemelerinin önünde bir engel mi var? Bugün değilse ne zaman?” demişti.

Bu dar alanda paslaşmaya “baş üstüne” diyenler ülkemizin en zengin mahallelerinin sakinleriydi, İstanbul Kadıköy ve Ankara Çankaya’da tencere tavalarla beyaz Türkler akşam yemeği üstüne yürüyüş yaparken “açız” diye bağırmış Edirne’ye selam çakmıştı.
Demirtaş’ın bu müthiş pasını genel merkezlerinde yumuşatan J. Biden İttifakı ilk mitingini Demirtaş’ın emrinden sadece 10 gün sonra 4 Aralık tarihinde Mersin’de yapmıştı.

Dar alanda kısa paslaşmalar…

Mitinglerde yeterli kalabalıkları toplayamayan J. Biden ittifakı bu defa başka yöntemlere yöneliyordu.
Kemal Kılıçdaroğlu TÜSİAD başkanına telefon ederek kur artışından ve yeni ekonomik programdan duyduğu rahatsızlığı bildiriyor.
Kemal Bey’in (aslında J.Biden’in) pasını alan TÜSİAD başkanı alelacele bir bildiri kaleme alarak pası çok uzaklara atıyordu.
TÜSİAD yayınladığı bildiride hükümetin yeni ekonomi programından duyduğu rahatsızlığı "Genel kabul görmüş iktisat bilimi kurallarına hızla dönülmeli" cümlesiyle belirtmişti.

Reis bunlara verdiği cevapta “bunların cibilliyetini biliriz” demişti.
Reis yine doğru teşhis yapmıştı.
1983 seçimlerinde MDP-Halkçı Parti formülünü destekleyen TÜSİAD’ın

ANAP döneminde hükümetin ihracatçıyı desteklemesinden dolayı ANAP ile yıldızı hiç barışmamıştı.

TÜSİAD bu ülkenin yatırım, üretim, ihracat, istihdam modeline her zaman karşı olmuştur. TÜSİAD her dönem IMF ile çalışılması gerektiğini ifade etmiştir. Bunlar için dışarıdan mal getirip burada yüksek fiyata satmak, hasılatı yüksek faizden bankaya yatırıp yemek dışında ekonomik bir bilgileri yoktur.


Siyaset ne kadar ilginç değil mi? 
1979 yılında CHP başkanı Bülent Ecevit başbakandı Ecevit Hükümeti’nin IMF’nin önerdiği istikrar politikasını uygulama konusunda isteksizliği, sermaye malı ithalatında özel kesimin kullandığı kredilere kur garantisinin kaldırılması gibi konuların TÜSİAD’ın kısa süre içerisinde Ecevit Hükümetinin karşısında yer almasına neden olmuş ve CHP’nin yerel seçimlerdeki yenilgisini takiben dernek 1979 yılında hükümetin düşmesinde başrol oynayacak yoğun kamuoyu oluşturma kampanyası başlatmıştı. Bu kapsamda TÜSİAD, yazılı basında hükümetin ekonomi konusundaki tutumunu eleştiren ilanlar vermişti. 

Ulus Bekliyor”, “Gerçekçi Çıkış Yolu” başlıklarını taşıyan bu gazete ilanlarına.
Başbakan Ecevit “iş adamları paralı muhtıra vermiştir” şeklinde cevap vermişti.

TÜSİAD 12 Eylül darbesini de destekleyecek kadar demokrasiden nasibini almış bir dernektir.

28 Şubat 1997 post modern darbesinde de TÜSİAD’ın rolü unutulmamalıdır. TÜSİAD Refah-Yol iktidarının ekonomi programından duyduğu rahatsızlığı           “ Türkiye’nin Demokratikleşme Perspektifleri” adlı raporla çeşitli kılıflar bularak ifade etmişti.

Yeni CHP’nin genel başkanı Kemal Bey, TÜSİAD’ı ararken aklına bu olaylar gelmiş midir? Sanmam. 
Kemal Bey eski CHP ile helalleşmek için gelmişti hatırlıyoruz ve Erdoğan ve Bağımsız Türkiye düşmanlığı ise Kemal Bey’in sağlıklı düşünmesini engelliyor.
Neyse Kandil de başlayan paslaşmalar yine Kandil’e kadar gitmiş ABD eniği Mustafa Karasu “muhalefet partileri CHP, İYİ parti, HDP... İttifak halinde halkı sokaklara çağırmalı, bu faşist ittifak sokaklarla devrilmeli dedi.

İttifakla ve devrilmeli deyince Joe Biden’in Erdoğan’ı devirmemiz lazım, bu defa darbeyle değil ama dostlarımıza vereceğimiz destekle devirmemiz lazım” sözünü pasını hatırlattı mı sizlerde?

Bu dar alanda kısa paslaşmalarda, ilk pas ABD’den gelmiş “dostları” gelen pasları kendi aralarında paslaşıyor diye biliriz.


Selam ve Saygıyla

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.