Bir süre önce kendisine direkt milletvekilliği için aday olup olmayacağını sormuştum. Partinin karar vereceğini, kendisinin bu noktada bir görüş ifade etmesinin mümkün olmadığını ve bunun parti gelenekleri açısından herkes için geçerli olduğunu söylemişti AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan. Evet, o gün için ortaya çıkıp adayım demenin bir anlamı ve gereği yoktu ancak süreç şimdi geldi çattı. 

Kulislerdeki bilgiye göre AK Parti il başkanlarına aday olacaksanız bu ay içinde istifa edin mesajı iletilmiş. Türkiye genelinde en az 40 il başkanının aday olmak için istifa edeceği zaten konuşuluyordu. Ankara merkezli bilgilere göre Davut Gürkan’ın da bu yönde bir isteği ve iradesi var. 

Yani bu ay içinde Davut Gürkan da istifa ederse bu sürpriz olmayacak. Dahası yönetiminden de bayağı bir arzulu arkadaş olduğunu biliyoruz. 8-10 istifa peş peşe gelirse bu da şaşırtıcı olmayacak. İl yönetimindeki arkadaşların sosyal medyalarına baktığınızda kimlerin aday olma eğiliminde olduğunu net bir şekilde anlayabiliyorsunuz. 

Tabi Bursa’da il başkanları arasında sadece Davut Gürkan değil istifası beklenen. CHP İl Başkanı İsmet Karaca, yıllardır milletvekilliği hayaliyle yatıp kalkıyor. Kendisinin adaylık için istifa etmesine kesin gözüyle bakıldığını söyleyebiliriz. İYİ Parti İl Başkanı Selçuk Türkoğlu da daha önce bir kez MHP bir kez de İYİ Parti’den listelere girmişti ancak arka sıralarda olduğu için ceylan derisi turuncu koltuklara oturma şansı olmamıştı. Türkoğlu’nun her ne kadar geçtiğimiz günlerde ön seçim olmazsa hiçbir yere aday olmam restini ortaya koymuş olmasına rağmen milletvekilliği rüyaları gördüğü ortada. 

Ancak İYİ Parti’de hem aday bolluğu hem de güç merkezlerinin fazlalığı nedeniyle listelerde ön sıralarda olma ihtimali biraz zayıf. O nedenle belki il başkanlığı daha cazip gelebilir. Tabi bu arada İYİ Parti yönetiminden de vekillik için aportta bekleyenlerin olduğunu söylememize gerek yok. AK Parti’den sonra en fazla mücadelenin CHP’de değil İYİ Parti’de olacağını düşünüyoruz.  MHP İl Başkanı Cihangir Kalkancı’nın yüksek ihtimalle aday olacağını da ifade edelim. Yine DEVA ve Gelecek İl Başkanlarının da istifa etmesi beklenebilir. 

Kabak Turgay Erdem’in başına patladı!

“Nilüfer Belediyesi’nde LGBT’ye özel bir merkez yok” diye başladı Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem sözlerine. Ve Belediye Başkanı bunu söylüyorsa doğrudur tartışmıyorum. Ancak Mustafa Bozbey döneminden gelen bu LGBT ilişkileri canını biraz daha sıkacak gibi Turgay başkanın. 

Öncelikle şunu ifade ederek devam edelim.

Turgay Erdem, bu programın yani toplumsal cinsiyet eşitliği etkinliklerinin sadece Nilüfer Belediyesi’nde değil ülke genelinde 36 belediyede var olduğundan bahsetti. İçişleri Bakanlığı o halde Nilüfer’de olduğu gibi bu belediyelerde de müfettiş göndererek inceleme yapmalı.

Tekrar altını çizelim. LGBT konularının neredeyse tamamı Mustafa Bozbey zamanından kalma. Mesela 2016 yılında LGBT dostu şehir sözleşmesine katılmışlar. Mesela Dernekler Yerleşkesi’nde Özgür Renkler Derneği’ne yer vermişler ki dernek tamamen LGBT propagandası üzerine yoğunlaşmış bir dernek. Halen Nilüfer Belediyesi’nin internet sitesinde yayımda olan şu haber ne demek istediğimizi anlatacak.

 “Eşitlikçi hizmet sözü veren ve bu doğrultuda LGBTİ Dostu Kentler Protokolü’nü imzalayan Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Özgür Renkler Derneği üyelerini kabul etti. Nilüfer Belediyesinin ayrımcılıkla mücadele alanında yaptığı çalışmalar için Başkan Mustafa Bozbey’e teşekkürlerini ileten Özgür Renkler Derneği üyeleri, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliklerinin eşitlik anlayışında göz ardı edilemeyeceğine dikkat çektiler.

Nilüfer Belediyesi’nin bu anlamda kapsayıcı çalışmalar gerçekleştirerek insanların ötekileştirilmesine karşı kamusal düzeyde bir mücadele alanı başlattığını belirten Başkan Mustafa Bozbey de  toplumsal eşitliğin sağlanması için her daim birlikte atılacak bir adımın daha olduğunu sözlerine ekledi.3 yıldır Bursa’da hak mücadelesi veren ve LGBT’li bireylerin görünürlüğü için birçok etkinlik gerçekleştiren Özgür Renkler çalışmalarına artık dernek olarak devam ediyor. En son 17 Mayıs Homofobi ve Transfobi Karşıtlığı Günü’nde Nilüfer Belediyesi ile birlikte etkinlikler gerçekleştiren Özgür Renkler Derneği üyeleri, dernekleşmenin ardından çalışmalarına ve projelerine daha güçlü bir şekilde devam edeceklerini belirtti.”

Evet LGBT bireyler toplumun içinde var ve bu ülkenin vatandaşları. Her birey kadar hakları var. Yok sayamayız.

Ancak altını çizelim.

Bu mevzu propagandası yapılabilecek bir mevzu değil. Öne çıkarılması, tartışılması bile olumsuz etkileri olabilecek bir durum. Bursa bu konuda hassas bir şehir. Bile isteye bu hassasiyetin üzerine gitmek de doğru değil.

Tekrar edelim.

Her insan ayrım yapılmaksızın insan olmasından kaynaklanan haklara sahiptir ve asla bu haklarına kimsenin müdahalesi kabul edilemez. Ancak küresel bir plan olan cinsiyetsizleştirme çabalarına da asla müsaade edilmemeli. Yani propagandaya izin verilmemeli. Hele okullarda hem de gençler arasında. Bu konuyu uzmanlarına bırakalım ve belediyeler ve Milli Eğitim bu konularda aktif rol oynamasın. 

Bence de çok dahli olmadan burada Turgay Erdem hedef oluyor. Turgay Bey hassasiyetleri göz önünde bulundurarak, geçmiş dönemden gelen sıkıntıları ortadan kaldıracak adımları da atar.

Sözleşme ile başlayabilir örneğin.