Birleşik Krallık ’ta demokrasi olduğunu zanneden bizim Kemalist, CHP’li, entel taifesi sık sık orayı örnek gösterir. Şöyle ağızlarını gere gere “İngiltere’de demuukraaasi var.” derler. Oysaki orası monarşiyle yönetilmektedir ve demokrasi falan da yoktur. Monarşide demokrasi aramak ne derece aklıselim işidir? Bu ayrı bir mevzu.

Bakın geçen gün Kraliçe Elizabeth’in kocası (Kral değil, çünkü kraliyet soyundan değil.) Prens Philip bir kaza yapıp Land Rover marka cipini devirdi. Bir iki hafif yaralı var ama Prensin burnu bile kanamadı. Geçmiş olsun ne diyelim. Adam 97 yaşında. Neyse biz olaya gelelim.

Bir kaza durumunda ne olur? Polis gelir ceza yazar falan değil mi? Eh, kazanın olduğu ve Kraliyet Ailesine ait olan Sandringham’da da polis var. Orada da polis geldi. Ama gelen normal polis değil. Kraliyet Ailesini korumakla görevli özel polis. Gelip de ne yaptılar? Tavsiyede bulundular. Tavsiye de olaydan iki gün sonra devrilen cipin yenisiyle emniyet kemeri takmadan tekrar trafiğe çıktığı için. Demişler ki “Aman efendim. Kendi güvenliğiniz için lütfen kemer takın.” Prens Philip o bilinen kibarlığıyla! “Tamam, tamam. Haydi yolunuza.” Dedi mi bilmiyoruz. Ama olan bu.

Bilmem anlatabildim mi?

Oysa o diktatörlükle yönetildiği iftirasını atmaya çalıştıkları memleketimizde gerçek demokrasi var. Gerçi bunların demokrasi anlayışı da hayli muğlak. Seçilemeyince çıkıp “Demokrasi her zaman iyi değildir.” Diyebilecek kadar alçak olanları var içlerinde. Ya da “Eğitimsiz insanlara oy kullandırmayacaksın.” Diye bağıran türevleri.

Halkın yüzde 52’sinin oyuyla, uluslararası gözlemcilere açık, gizli oy açık tasnif sayım yapılan (Bunların zamanında açık oy gizli seçim de vardır. Unutmuşlardır, hatırlatalım.) bir seçimle iktidara gelen Sayın Başkanımıza dil uzatmaya utanmıyorlar.

 

Bakın Kemal istediği gibi Avrupa Birliği ülkelerinin büyükelçileriyle konuşabiliyor. CHP’nin resmi sitesindeki bildirim aynen şöyle;

“CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin büyükelçileriyle bir araya geldi. Basına kapalı gerçekleşen yemekli toplantıya, CHP Parti Sözcüsü Faik Öztrak, CHP Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz ile AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger de katıldı.”

Bir araya gelmiş! Yani birlikte olmuş…

Neyse, biz konuya dönelim. Adamın bu özgürlüğü var. Tabii bizim de ona “Seçim öncesi bu büyükelçilerle birlikte gelme nedenin istişare mi yoksa talimat mı aldın?” diye sorma özgürlüğümüz var.

Öyle ya, seçimden önce bu toplantı pek bir müphem olmuyor mu?