'Avrupa Birliği'nin kapısı Türkiye'ye açıktır'

AB Komisyonu Başsözcüsü Schinas, "Türkiye seçim dönemini geride bırakarak önümüzdeki 4 yıl boyunca istikrar dönemine giriyor. Bunu bir fırsat olarak görebiliriz." dedi.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başsözcüsü Margaritis Schinas yaptığı açıklamada, Avrupa Parlamentosu'nun (AP) Türkiye'nin üyelik sürecini askıya alma çağrılarına karşı AB Komisyonunun tutumunun net olduğunu belirtti. Schinas, üyelik sürecinin askıya alınması için tüm üye ülkelerin oybirliğinin gerektiğine dikkati çekerek, halihazırda bunun gerçekleşmediğini ifade etti.
"AB'NİN KAPISI TÜRKİYE'YE AÇIKTIR"
Schinas, "Türkiye aday ülkedir. Bağlantı kurmaya ve birlikte çalışmaya devam ediyoruz. AB'nin kapısı Türkiye'ye açıktır ve açık kalmaya devam edecektir. Kapının açık kalması için de menteşelerin işlevsel olması gerekir." diye konuştu."Kapıyı açık tutmak için ne yapmamız gerektiğini biliyoruz. Menteşelerin pas tutmasını engellemeliyiz. Türkiye-AB ilişkileri açısından menteşeleri reform, hukukun üstünlüğü, demokrasi olarak tanımlamak mümkün." diyen Schinas, bu alanda ilerlemeler kaydedildiği müddetçe AB'nin kapısının Türkiye'ye açık kalacağını belirtti.

"TÜRKİYE 4 YIL BOYUNCA İSTİKRAR DÖNEMİNE GİRİYOR"

Türkiye-AB ilişkilerinin geleceğine yönelik değerlendirmesinde Schinas, "Türkiye seçim dönemini geride bırakarak önümüzdeki 4 yıl boyunca istikrar dönemine giriyor. Bunu bir fırsat olarak görebiliriz." vurgusunu yaptı. Seçim süreçlerinin sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada siyasi gündemi olumsuz etkileyebildiğine işaret eden Schinas, Türkiye ve AB'nin özellikle "olumlu gündem" maddeleri üzerinde çalışmaya devam etmesi gerektiğine dikkati çekti. Schinas, Türkiye ve AB'nin terörle mücadele, göç, bilgi paylaşımı, ticaret, ulaşım ve enerji gibi konularda aktif bir iş birliği yürüttüğünü ve bu alanlarda çalışmaya devam etmesi gerektiğini ifade ederek, "Yakın zamanda açıklanan ekonomik reform programı da olumlu bir adım." açıklamasını yaptı. Bulgaristan'ın Varna kentinde geçen yıl Türkiye-AB Liderler Zirvesi'nin düzenlendiğini, geçen ay da AB-Türkiye Ortaklık Konseyi'nin gerçekleştiğini ve tematik diyaloğun sürdüğünü kaydeden Schinas, Üst Düzey Enerji Diyaloğu toplantısı için çalışmaların yürütüldüğünü duyurdu. "Türkiye-AB ilişkilerinde ateşi canlı tutuyoruz." ifadesini kullananan Schinas, AB Konseyi dönem başkanlığını Finlandiya'nın üstleneceğini anımsatarak, olası bir liderler zirvesine bu dönemde karar verilebileceğine işaret etti.
"GÜMRÜK BİRLİĞİ İLİŞKİLER İÇİN ÖNEMLİ BİR ARAÇ"
AB Komisyonu'nun Gümrük Birliği Anlaşması'nı güncelleme teklifinin gündemde olduğunu belirten Schinas, "Gümrük Birliği, Türkiye-AB arasındaki ticari ve ekonomik ilişikleri güçlendirmek için önemli bir araç." değerlendirmesinde bulundu. Güncelleme için üye ülkeler arasında henüz anlaşma sağlanamadığını anımsatan Schinas, "Diyalog sürüyor ancak, Avrupa'da hiçbir şey çok kolay olmuyor." dedi. Gümrük Birliği'nin güncellenmesi konusunda AB'nin üzerine düşeni yapması gerektiğini savunan Schinas, vize serbestisi konusunda ise Türkiye'nin yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini dile getirdi. AB'nin vize serbestisi konusunda ne yapılması gerektiğine ilişkin bir yol haritası sunduğunu ifade eden Schinas, bu çerçevede Türkiye'nin terörle mücadele yasasında uyarlama yapılması gerektiğini belirterek, "Ümitliyim çünkü, yetkililer arasında temaslar ve diyalog sürüyor. Ancak henüz son noktaya ulaşmadık." bilgisini paylaştı.
"TÜRKİYE-AB GÖÇMEN MUTABAKATI BAŞARI HİKAYESİDİR"
Schinas, Türkiye'nin 3.6 milyon Suriyeliye kapılarını açarak dünya genelinde en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülke konumunda bulunduğunu ve AB'nin takdirini topladığını belirterek, "Bu, Türk yetkililer ve halk nezdinde çok büyük bir başarıdır." dedi. Avrupa'nın kendi payına düşeni yaptığını savunan Schinas, bu çerçevede Türkiye'deki Suriyeliler için ilk 3 milyar avronun ödendiğini ve ikinci 3 milyar avronun da önemli bir kısmının sözleşmeye bağlandığını kaydetti. Türkiye-AB arasındaki göçmen mutabakatının hala olumlu sonuçlar vermeye devam ettiğine dikkati çeken Schinas, "Sonuçlar Ege'deki mülteci akınının yüzde 90 azaldığını gösteriyor. Kişisel görüşüme göre, göçmen mutabakatı Türkiye-AB ilişkileri açısından bir başarı hikayesidir ve bu tür olumlu gelişmelere odaklanmalıyız." değerlendirmesinde bulundu. (AA)