SON DAKİKA
Hava Durumu

'Kendi para birimlerimizle ticareti öneriyoruz'

"Türk Konseyi 6. Devlet Başkanları Zirvesi" ne katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ulu

Haber Giriş Tarihi: 03.09.2018 15:18
Haber Güncellenme Tarihi: 03.09.2018 16:18
Kaynak: Haber Merkezi
https://sehirmedya.com/
'Kendi para birimlerimizle ticareti öneriyoruz'

"Türk Konseyi 6. Devlet Başkanları Zirvesi" ne katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, uluslararası ticarette dolara bağımlılığa ilişkin, "Kendi para birimlerimizle ticaret yapılması seçeneği üzerinde yoğunlaşmayı öneriyoruz." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ruh Ordo Kültür Merkezi'nde gerçekleşen "Türk Konseyi 6. Devlet Başkanları Zirvesi" ne katıldı. Erdoğan konuşmasına, 31 Ağustos'ta kutlanan Kırgız Cumhuriyeti'nin bağımsızlığının 27'nci yıl dönümü sebebiyle tebriklerini ileterek başladı. Nahcıvan Anlaşması'yla 2009'da kurulan Türk Konseyinin aradan geçen sürede kurumsal kimliğini güçlendirdiğini belirten Erdoğan, "Şüphesiz bu süreçte Türk dünyasının Aksakalı Sayın Nazarbayev ile kardeşim Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın Aliyev'in çok büyük emeği bulunuyor. Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ı da özellikle selamlıyorum. Macaristan'ın, Türk Konseyine ve Türk Akademisine gözlemci üyelik talebini ve Türk dünyasına olan ilgisini takdirle karşılıyorum." ifadesini kullandı.


Erdoğan, büyük Türk ve İslam düşünürü Yusuf Has Hacip'in, Kutadgu Bilig'de, "Kara toprak altındaki altın, taştan farksızdır; oradan çıkınca, beylerin başında tuğ tokası olur." sözlerini anımsatarak, "Tıpkı kara toprağın altındaki altın gibi fikirler de eyleme geçmediği sürece asıl değerini bulamaz." dedi. Ortak çabaların, ortak vizyonun ve elbette ortak hayallerin eseri olan Türk Konseyinin, aynı zamanda müşterek bir idealin de sembolü olduğuna işaret eden Başkan Erdoğan, şöyle devam etti: "Bugün bizleri bir araya getiren sadece dilimiz, tarihimiz ve kültürümüz değil, güvenli ve müreffeh bir geleceği hep birlikte inşa etme arzu ve irademizdir. Refahımızı ilerletmek, kalkınma hamlelerimizi başarıya ulaştırmak ve yüzleştiğimiz sorunlarla etkin bir şekilde mücadele etmek için güç birliği yapmamız şarttır.


Bu kapsamda, Türk Konseyi'nin İslam İşbirliği Teşkilatı, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı ve diğer çok taraflı platformlar ile eşgüdüm içinde faaliyet göstermesine önem veriyoruz. Konseyin, Birleşmiş Milletler nezdinde gözlemci statüsü kazanmasını da arzu ediyoruz. Ayrıca, üye ülkelerin Avrupa-Atlantik kurumlarıyla iş birliklerini derinleştirme çabalarına destek oluyoruz."



"Tehdit, baskı ve şantajı öne çıkarmaya çalışıyorlar"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son dönemde uluslararası teamül, prensip ve kuralların hoyratça ihlal edildiği bir dönemden geçildiğine işaret ederek, bu durumu üzüntüyle karşıladığını belirtti. Başkan Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: "Bazı ülkeler, uluslararası meselelerin çözümünde diplomasi, diyalog ve çok taraflılık yerine; tehdit, baskı ve şantajı öne çıkarmaya çalışıyorlar. Ticaret kısıtlamaları, gümrük vergileri ve yaptırımlar gibi araçlar üzerinden, uzun yılların eseri olan anlaşmalar bir anda anlamsız hale gelebiliyor. Türkiye, uluslararası toplumla dayanışma içinde diyaloğu, diplomasiyi, adaleti ve hukuku savunmaya devam edecektir. Türk devletleri olarak kendi aramızda sergileyeceğimiz iş birliği ve dayanışma, uluslararası sistemin adaletli şekilde işletilmesine de katkıda bulunacaktır."


Türkiye'nin, Türk dünyası başta olmak üzere 160'ı aşkın devletten 17 bin gence üniversitelerinde "Türkiye Bursları"yla eğitim imkanı sunan bir ülke olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "26 yıldır Türkiye mezunları, doktor, siyasetçi, eğitimci, mühendis, mimar, bürokrat, akademisyen olarak hayatın her alanında ülkelerine hizmet ediyor. Türk Konsey bünyesinde de kültür ve eğitim başta olmak üzere bilim, gençlik, spor, arşiv ve kütüphanecilik gibi çok çeşitli sahalarda çalışmalar yürütüyoruz. Astana'daki Türk Akademisi ile Bakü'deki Türk Kültür ve Miras Vakfının mali ve idari anlaşmalarının bu zirvede imzalanması, önemli bir kazanım olmuştur. TÜRKSOY'la Akademi ve Vakıfın ortak çalışmaları, Türk dünyasının kültürel zenginliklerinin tüm dünyaya tanıtılmasında önemli rol oynayacaktır." ifadesini kullandı. Başkan Erdoğan, öte yandan Dünya Göçebe Oyunları'nın 4'üncüsüne 2020'de Türkiye'nin ev sahipliği yapacak olmasından büyük memnuniyet duyduğunu belirterek, Kırgızistan'a, bu spor ve kültür etkinliğinin Türk dünyasına kazandırılmasına verdiği katkılardan dolayı bir kez daha teşekkür etti.



"Uluslararası ticaretin dolara olan bağımlılığı karşımıza engel olarak çıkıyor"

Son yıllarda Türk dünyasının jeo-ekonomik öneminin daha da arttığına vurgu yapan Erdoğan, "Orta Asya, 70 milyon civarında nüfusun yaşadığı, yatırım imkanları geniş, yetişmiş insan kaynağına sahip, yıllık milli gelir toplamı 350 milyar doları aşan mümbit bir coğrafyadır. Ancak, Türk dünyasının sahip olduğu coğrafi ve demografik ağırlıkla eşdeğer bir ekonomik performans sergileyemediğini görüyoruz." diye konuştu. Erdoğan, ticaret hacmini yükseltmek ve potansiyeli daha iyi değerlendirebilmek için yeni açılımlara ihtiyaçlarının bulunduğunu belirterek, şunları aktardı:


"Uluslararası ticaretin dolara olan bağımlılığı, artık karşımıza bir engel olarak çıkmaya başladı. Biz bu konuda kendi para birimlerimizle ticaret yapılması seçeneği üzerinde yoğunlaşmayı öneriyoruz. Çağımız bize ulaştırma ve iletişim ağlarının geliştirilmesi için de önemli imkanlar sunuyor. Bu bakımdan Kafkasya ve Orta Asya'yı aşarak Çin'e kadar ulaşan Hazar Geçişli Doğu-Batı Orta Koridor girişimine önem veriyoruz.


'Modern İpek Yolu-Orta Koridor' olarak bilinen bu projenin en önemli ayağı Azerbaycan'la birlikte yürüttüğümüz Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi'dir. Böylece Batı Avrupa'dan çıkan bir tren, kesintisiz olarak Hazar Kıyılarına, oradan da Aktau Limanı üzerinden Şanghay'a ve Seul'a ulaşabilecektir. Bu önemli ulaşım hattı, halklarımızın refah seviyesinin artmasına ve ilişkilerimizin gelişmesine katkı sağlayacaktır."


Enerji alanında da iş birliğinin artırılmasına önem verdiklerine işaret eden Erdoğan, Bakü-Tiflis-Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı ve Bakü-Tiflis-Erzurum Doğalgaz Boru Hattı projelerinin, bu iş birliğinin en önemli meyveleri olduğunu bildirdi. Erdoğan, güney gaz koridorunun belkemiği olan TANAP'ı da haziran ayında faaliyete geçirdiklerini anımsatarak, "Hazar Denizi'nin Statüsüne İlişkin Sözleşmenin imzalanmasından duyduğumuz memnuniyeti de burada özellikle belirtmek istiyorum." dedi. (AA)



Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.