EYT büyük kambur olur!

Eski Türkiye’den kalma bir hastalık daha bu günlerde muhalefetin kışkırtmasıyla kamuoyu gündeminde kendine yer bulmaya çalışıyor. 20 yıl önce çıkan kanunla emeklilik sabit yaşa bağlanmasına rağmen toplumda belli bir kesim kendilerine ayrıcalık sağlanması için emeklilikte yaşa takılanlar adıyla ve muhalefet desteğiyle kamuoyu oluşturmaya çalışıyor. Bu haksız talebin ülkeye maliyeti ise yıllık tam 26 milyar lira…
Türkiye’de bir dönem siyasi popülizm için 36-37 yaşında emeklilik imkânı tanıyan yasaların 1999’dan sonra değiştirilmesiyle birlikte emeklilik sabit yaş şartına bağlandı. İşte o değişikliğin üzerinden geçen 20 yılın ardından kanunun çıktığı tarihten önce işe başlayan kişilerden oluşan bir kesim muhalefetin de kışkırtmasıyla emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) olarak eylemler yaparak kendilerine ayrıcalık tanınarak emekli edilmeleri için bir süredir eylemler yapıyor.
YAŞI BEKLEMEK İSTEMİYORLAR
Prim gün sayılarını dolduran ancak 5510 sayılı Kanun ile sabit olan yaş şartını sağlamadıkları halde kendilerine emeklilik isteyen gurubun emekli edilmesinin devlete 26 milyar TL maliyeti olacak. Yapılan hesaplara göre ülkenin sosyal güvenlik sistemini çevirebilmesi için her bir emekli için 4 çalışanın sistemde olması gerekiyor. Yani emeklilik maaşı ya da resmi ismiyle yaşlılık maaşı alan sayısının çalışan sayısının dörtte birini aşmaması gerekiyor.
“BİZE AYRICALIK TANIYIN”
Hal böyleyken 2018’in Kasım ayı itibariyle Türkiye’de 1 emekliye karşı 1,77 kişi çalışıyor. Uzmanlar bu durumun aktüeryal dengeyi bozduğuna dikkati çekiyor. Bunun üzerine bir de emeklilikte yaşa takılanlar ismiyle bugünlerde sık sık eylem yapan bir kesim, kendi kişisel çıkarlarını önceleyerek ayrıcalık istiyor ve diğerlerinden farklı olarak emekli edilmeleri için mücadele veriyor. 5510 sayılı yasa ile norm ve standart birliği sağlanarak Türkiye’de sosyal devletin eşit kapsamlı ve kaliteli bir sosyal güvenlik hizmeti verilebilmesine olanak tanındı. Yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte iflas durumuna gelen sosyal güvenlik sistemi önceki döneme göre iyiye doğru ivme kazandı.
KAZANILMIŞ HAKLAR KORUNDU
Sosyal güvenlik sisteminde 1999’dan başlayarak yapılan yapısal değişikliklerde kademeli geçiş yapılması öngörülerek çalışanlara yaşlılık aylığı bağlanması konusunda hangi kanunun geçerli olacağı sigortalı olunan tarihe göre belirleniyor.  Örneğin 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun yürürlük tarihinden önce 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa göre sigortalı olanlar için bu kanunlardaki şartlar geçerli oluyor. Yapılan düzenlemelerle çalışanların kazanılmış hakları da kanun güvencesi ile korunuyor.
ÇALIŞAN VE EMEKLİ ORANLARI
Türkiye genelinde istatistiklere bakıldığı zaman, 2018 yılının Kasım ayında ülke genelinde 4/a kapsamında toplam: 16.277.390 çalışan, Bursa özelinde ise toplam: 754.405 çalışan var. Aynı tarihte Türkiye genelinde 4/a kapsamında emekli aylığı alan kişi sayısının 7.711.154 olduğu, Bursa özelinde ise bu rakamın 376.056 olduğu biliniyor. Bu durumda Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) gelir-gider tablolarına bakıldığında ise; Giderler kısmında yer alan emekli aylıklarının toplam giderlere oranının 2015 yılında yüzde 65, 2016 yılında yüzde 67, 2017 yılında yüzde 67, 2018 (Ocak-Kasım) yılında ise yüzde 63 olarak gerçekleşti. Emekli aylıklarının toplam gelirlere oranı incelendiğinde ise 2015 yılında yüzde 69, 2016 yılında yüzde 72, 2017 yılında yüzde 72,  2018 (Ocak-Kasım) yılında ise yüzde 66 olarak gerçekleşti.
YILLIK İLAVE MALİYET 26 MİLYAR TL
Bu tablolar da gösteriyor ki SGK’nın giderlerinin ortalama yüzde 70’inin emekli aylıklarından oluşuyor.

Kamuoyu gündeminde muhalefetin de desteği ile sık sık gündeme getirilen EYT kapsamında yaklaşık 6,3 milyon kişi olduğu biliniyor. Bunlardan, 1,3 milyonu hemen emekli olabilecek durumda, kalanları da peyderpey emekliliğini talep edebilecekler oluşturuyor. Muhalefetin iki de bir meclise getirdiği teklifin ülkemize yıllık ilave maliyeti 26 milyar lirayı buluyor.  Erken emeklilikten yararlanacakların tamamı göz önüne alındığında bu rakam 750 milyar liraya ulaşıyor ki bu ülkenin ekonomik olarak çökmesi anlamına geliyor.

Türkiye üzerinde dolar aracılığı ile oynan ekonomik oyunlar henüz savuşturulmuşken, ülke ekonomisini, gelir gider dengelerini ve ülke kanunlarını hiçe sayarak Dünya Sağlık Örgütü’nün dahi yaşlılık kavramına uymadığı halde primlerini doldurduğu için kendilerine ayrıcalık sağlanmasını bekleyen EYT’liler emekliliği kazanılmış hatta hükümet tarafından gasp edilmiş hakları olarak görüyor.   Belli kesimlerin de desteği ile yola çıkan EYT’liler, gelinen noktada kendi kişisel çıkarları için ülke ekonomisini hedef alan bir görüntüye bürünmüş durumda.
TÜRKİYE’DEKİ EMEKLİLİK YAŞI DÜNYA ORTALAMASINDA


Listeye bakıldığında Türkiye’deki emeklilik yaşının dünya ortalamasıyla aynı olduğu görünüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “EYT gündemimizde yok” söylemlerine karşı “Sandıkta hesaplaşacağız” sloganları ile Ankara’da toplanan EYT’lilerin bu tavırlarını haklı göstermeye çalışan ve bunun üzerinden siyasi rant elde etmeye çalışan kesimin ülkenin değil kendi çıkarlarının peşinde olduğu net bir şekilde gözler önüne seriliyor.