Sendikalaşmada yeni dönem

Geçtiğimiz aylarda otomotiv firmalarında çıkan gösterilerde yer alan işçiler bir araya gelerek mevcut düzendeki sendikalaşmaya karşı Tüm Otomotiv ve Metal İşçileri Sendikası(TOMİS)’i kurdu.
Türk Metal Sendikası’nın yaptırımlarına karşı gelen ve geçtiğimiz aylarda isimlerinden sıkça söz ettiren Bursa Otomotiv Çalışanları kendi sendikalarını kurdu. Özellikle Türk Metal Sendikası’nın yaptırımlarını ve tüzüğünü karşısına alan çalışanlar çarpıcı açıklamalarda bulundu. Bursa, Kocaeli ve Eskişehir merkezli kurulmuş olan TOMİS’in toplantısına Bursa’nın yanı sıra Kocaeli’den de yöneticiler katıldı.
“HİÇ BİR TERÖR ÖRGÜTÜNE ÜYE DEĞİLİZ”
Sendika geçici başkanı Erhan Sarıbal, işi durdurma eylemleri sırasında özellikle hükümete karşı tavır almakla suçlandıklarını hatırlatarak, ”Bizleri gerçekleştirdiğimiz gösterilerden sonra farklı sendikalardan gelen iftiralarla PKK, DHKP-C, KCK üyesi olmakla suçladılar ancak bizi bu tarz iftiralar yıldıramaz hiçbir terör örgütüne üye değiliz,olmayız da.” dedi.
“SENDİKAMIZIN BAŞKANI YOK”
Sendikanın hayata geçmesi geçirilmesi için herkesin ayrı ayrı emek verdiğine değinen Sarıbal, “Bu sendikayı birlikte hiçbir başkan olmadan kurduk sendikamızın bir başkanı yok sendikamıza üye olan herkes bir başkan zaten bu sendika mevcut düzendeki ağalığa, tekelliğe karşı kurulmuş bir sendika bizler her birimiz bu sendikada bir başkanız.” dedi.
SENDİKALARIN KADERİ 2017’DE DEĞİŞECEK
Sendika seçimlerine de değinen Sarıbal şunları söyledi: “Eylül 2017 yılında bizim sendikamız da dahil olmak üzere bir çok sendikanın kaderi belli olacak. Bizler bir şeyleri değiştirmek mevcut düzene karşı olmak için Eylül 2017’de sandıklarda olacağız ve kendimizi sandıkta dürüst bir biçimde göstereceğiz.”
İŞÇİ MERKEZLİ SENDİKA TÜZÜĞÜ
Sendika üyelerinin yaptığı ortak açıklamada dikkat çeken bir diğer husus da hazırlanan tüzüğün diğer sendikalardan farklı bir içeriğe dayanıyor olmasıydı. Sendika üyeleri, işçi merkezli bir tüzük hazırladıklarına dikkat çekerek şunları ifade etti: “Tüzüğümüzü kusursuz belirlemeye, işçinin yanında olmaya çalıştık, bize göre tüm sendikalar bizim tüzüğümüzü örnek almalı. İşçinin merkezinde olduğu haklarını sonuna kadar savunmaya yönelik çalışmalar gerçekleştiriyoruz.Bu gün sendikalar işverenleri korumaktan öteye gidemiyor bunun örneklerini bir çok kez yaşadık. Geçtiğimiz aylarda yaşanan olaylarda da sendikalar tamamıyla işverenleri korumaya yönelik hareket etti.”
“BÜYÜK SENDİKALAR TÜZÜKLERİNDEN HABERSİZ”
Sarıbal, sendika temsilcilerinin kendi yapılarını savunacak kadar temel bilgiye dahi sahip olmadıklarını iddia ederek, ”Büyük sendikalar geçmişi 30-40 yıla dayanan sendikalar ancak halen tüzüklerinden bihaberler, tüzüklerini yeni anlamaya başladılar. Bu gerçekler de işçilerin baskıları sonucu ortaya çıkmıştır.  Yıllardır sendika başkanı olup da sendikasının tüzüğünü meydanlarda savunamayanlar var, bunlara şahit olduk.” dedi. Sarıbal “büyük sendikalar” olarak tanımladığı Türk Metal İş’e seslenerek  “Bizim tüzüğümüzü okuyun sizin tüzüklerinizden daha uygun,daha fazla işçiyi düşünüyor bizlerde sesleniyor ve sendikalara hodri meydan diyoruz.” ifadelerini sözlerine ekledi.
“ÇALIŞTIĞIMIZ YERLERDE HAİN İLAN EDİLDİK”
Çalıştıkları yerlerde sendikalaşmaktan uzak olduklarını için hain ilan edildiklerini, kendi müdürlerinin dahi sendikasızlara uzak durduğunu, servislerde çalışma arkadaşlarının yanlarına oturmaktan kaçındığını belirten TOMİS üyeleri: “Biz iş yerlerimizde hain ilan edilmek istemiyoruz.Bizler haklarını arayan çalışanlarız bu yolda çalışma arkadaşlarımızın bizlere sırt çevirmesi son derecek yanlış.” dedi.
“İŞTEN ÇIKARMAK İÇİN AĞIR SUÇLAMALARDA BULUNDULAR”
Bir üyenin açıklamasına göre: “İşten çıkartılmak istenmemizin tek nedeni, sendikasız olmamız değildi. Ancak bizleri zora sokmak için ellerinden geleni yaptılar. Bir çoğumuz işten çıkarılma sürecinde -ya sorunsuz biçimde ayrılırsın ya da 25/2(Uygun bulunmayan hal) gerekçesiyle işten çıkarılırsın- gibi tehditvari açıklamaları oldu. Bu şartlara uymayarak mahkeme yoluna başvurursak mahkeme uzayarak bir sonuca bağlanmadan mağdur kalacağımız için şartlarını düşünmek zorunda bırakılıyoruz.”

Ahmet KAYAHAN