SON DAKİKA
Hava Durumu

Sözcü tiyatro dediği darbeye direnen ulusalcı paşayı kahraman ilan etti

Türkiye’yi işgal etmeye yeltenen alçak FETÖ darbe girişimine tiyatro yakıştırması yapan Sözcü Gazetesi, ulusalcı komutanı darbecilere direndi

Haber Giriş Tarihi: 02.03.2017 23:47
Haber Güncellenme Tarihi: 03.03.2017 01:47
Kaynak: Haber Merkezi
https://sehirmedya.com/
Sözcü tiyatro dediği darbeye direnen ulusalcı paşayı kahraman ilan etti
Türkiye’yi işgal etmeye yeltenen alçak FETÖ darbe girişimine tiyatro yakıştırması yapan Sözcü Gazetesi, ulusalcı komutanı darbecilere direndiği için kahraman ilan etti.
 

İktidara ve ona oy veren kesime karşı hakaret ve küfür etmeyi görev haline getiren Sözcü Gazetesi, her adımda algı operasyonu yapmayı ihmal etmiyor. Türkiye’ye işgale yönelik 15 Temmuz FETÖ darbe girişimini tiyatro olarak nitelendiren Sözcü Gazetesi, söz konusu ulusalcı paşayı darbeciler karşı direnen kahraman olarak ilan etti. Sözcü’nün internet sitesinde “Çatışan paşa” manşeti ile verilen haberde “Tuğgeneral Ahmet Hacıoğlu darbecilere karşı elinde silahla direnmiş” başlığı da kullanıldı.  Her zaman yaptığı gibi algı operasyonu yürüten Sözcü, tiyatro dediği darbe girişiminin içindeki ulusalcıları kahraman ilan etmeye devam ediyor.

İHA’NIN HABERİ MANŞETE ÇIKTI

İhlas Haber Ajansı dün Bursa İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Ahmet Hacıoğlu ile ilgili bir haber servis etti. Sözcü’de bu haberi manşete çekti. Haberde 15 Temmuz darbe girişimi gecesi Jandarma Genel Komutanlığını karargâh olarak kullanmayı hedefleyen darbecilere karşı direnen ilk isimlerden dönemin Jandarma Genel Komutanlığı Plan ve Prensipler Başkanı, şimdiki Bursa İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Ahmet Hacıoğlu'nun 16 Temmuz sabahını anlatan görüntülerinin ortaya çıktığı bildirildi.

PAŞA DARBECİLERLE ÇATIŞTI

Haberde, “15 Temmuz'da gece boyunca sıcak çatışmaların yaşandığı Jandarma Genel Komutanlığı karargahında darbeci askerler ile çatışan dönemin Jandarma Genel Komutanlığı Plan ve Prensipler Başkanı Tuğgeneral Ahmet Hacıoğlu'nun 16 Temmuz sabahına ait görüntülerinde silahlı bir şekilde karargahta darbeci askerleri püskürtmeye çalıştığı görülüyor. Darbe girişimini duyan Jandarma Genel Komutanlığı Personel Daire Başkanı Kurmay Albay Ali Demir, Jandarma Plan Prensip Başkanı Tuğgeneral Ahmet Hacıoğlu ile Kurmay Albay Aziz Yılmaz, Albay Nurettin Alkan ile Albay Güven Şağban'ı arayarak darbe girişiminin olduğunu haber vermişti. Yanlarında sadece beylik tabancalarını alan 5 komutan sivil kıyafetlerle bir otomobile binip Jandarma Genel Komutanlığına gitmiş, nizamiyede yaşanan ilk çatışma sırasında Albay Nurettin Alkan kolundan yaralanmıştı. Takviye gelen PÖH ve JÖAK timleri Tuğgeneral Hacıoğlu sevk idaresinde sabaha kadar darbecilerle mücadele ederken, darbecilere ağır zayiat verdirilmişti. Beştepe karargahında da 16 darbeci ölü ele geçirilmişti” ifadelerine yer verildi.

GÖRÜNTÜLER SABAH ÇEKİLMİŞ

Sabah saatlerinde çekildiği öğrenilen görüntülerde ise Tuğgeneral Ahmet Hacıoğlu'nun elinde silahla darbecilere karşı direndiği görülüyor. O dönem Jandarma Genel Komutanlığında görevde olan, aslen Rize Ardeşenli Tuğgeneral Ahmet Hacıoğlu, İçişleri Bakanlığı’nca Ağustos ayında Bursa İl Jandarma Komutanlığı görevine atanmıştı.

BALYOZ DAVASINDA TUTUKLANMIŞTI

Balyoz davasında tutuklanan ve bir süre cezaevinde kalan Ahmet Hacıoğlu, daha sonra terfi ederek Tuğgeneral olmuştu. Paşa tahliye olduktan sonra Memleketi Rize Ardeşen’de uzun araç konvoyları ve sevgi seli ile karşılandı. Albayı memleketinde CHP Ardeşen ilçe teşkilatı karşılamıştı. CHP Ardeşen İlçe Başkanı Rauf Kemal Ural; ‘‘İlçemizin medarı iftiharı sevgili hemşerimiz Kıdemli Kurmay Albay, tutuklanmadan önce paşa olması garanti olacak, garanti gibi gördüğümüz sevgili hemşerimizi aramızda görmekten son derece mutluyuz. Ahmet Albayım Ardeşen’e hoş geldin şeref verdin’’ ifadelerini kullanmıştı.

ENİŞTESİ VATAN PARTİSİ ADAYI

Ulusalcı bir asker olarak tanınan Tuğgeneral Ahmet Hacıoğlu'nun eniştesi Fethi Karadeniz Vatan Partisi’nden milletvekili adaylı olmuştu. Hacıoğlu’nun Hasdal Cezaevi’nde kaldığı dönemde yazdığı mektup da olay olmuştu. O dönem başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve iktidara ağır sözlerle yüklenen paşa, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Bursa İl Jandarma Alay Komutanı olarak atanmıştı.

İŞTE O MEKTUP

O dönem J.Kur.Alb. olan tuğgeneral Ahmet Hacıoğlu  18 Nisan 2013 tarihli mektubu ağır ithamlarla dolu.  Paşa o günlerde ülkenin seçilmiş yönetimini ihanetle suçluyor. İşte o satırlar; “…Tabi yeni yeni öğreniyoruz meğer biz cephede vatan, millet diye savaşırken bizim devlet büyüklerimiz 2007 yılından beri eli kanlı terör örgütü ile müzakereye başlamışlar bile! Yani ben 20 Ağustos 2008’ de Şırnak İl Jandarma Komutanlığı görevine başladığımda ki henüz iki gün önce teröristler Şırnak-Mardin devlet karayoluna mayın döşemiş,  olayda (2) personel şehit olmuş, (8) personel yaralanmış. Devam eden bir yıl içinde ben de ailemden ayrı, sırf bir vatandaşımın, bir askerimin burnu kanamasın diye gece-gündüz dağ-bayır mücadele etmişim, bu arada birçok asker-korucu şehit vermişiz. Ama şimdi öğreniyorum ki, meğer aynı dönemde, benim kutsal devlet büyüklerim terör örgütü ile görüşüyormuş. Bu durumda şehitlerimizin hayatını kaybetmelerinde o devlet yetkililerinin  de sorumluluğu yok mu? Yani sevgili dostlar inanın insan kendini ihanete uğramış hissediyor.

FENERBAHÇE TARAFTARI KADAR OLAMADIK

“… Bir yandan da mensubu olmakla şeref duyduğum ve 14 yaşımdan beri 35 yıl emek verdiğim, hayatımı adadığım kahraman Türk Ordusuna bakınca korku salmış her tarafı, daha düne kadar bizi bir emirle merminin üzerine gönderen komutanlarımız korku içinde,  onur şeref hak getire, herkes aman bana bir şey olmasın derdinde,  hele hele bir de ikbal peşinde koşan ve tutuklananların ardından “oh  bize yer açıldı diye keyif çatanlar da var! Silah arkadaşlığı gibi ulvi bir bağ olduğunu yıllardır düşündüğümüz Türk ordusunun, belgesellerde  sıkça gösterildiği gibi yavrusunu sırtlanlara teslim etmemek için savaşan manda sürüsü kadar, yine başkanını aylarca yılmadan savunan Fenerbahçe taraftarı kadar olamadığını görüyoruz. Asıl merak ettiğim, 25-30 yıldır, komutanını, erini, polisini, silah arkadaşını şehit eden eli kanlı teröristlerin “adeta zafer kazanmış sözde kahramanlar” gibi sınırı geçerken, Türk Ordusunun şerefli mensupları (erinden generaline kadar!) ne yapacaklar? Bizim yetkimiz yok, Valiler emir vermedi, görmedik ve duymadık mı diyecekler? Elbette ne yaptıklarını tarih yazacak, bakalım hep beraber göreceğiz… Bir de inançlı bir vatandaş olarak kendi kendime soruyorum. Geçmişte zulüm gördüğünü iddia eden insanlar acaba güç kendilerinin eline geçince nasıl oluyordu çok daha fazla zalim olabiliyor? Hatta adeta firavunlaşabiliyorlar? Hem de kutsal dinimiz adına..! Bir türlü cevap bulamıyorum ama şunu da biliyorum ki zalimlerin sonu er geç hüsran olmuştur ve bundan sonra da olacaktır.”

 

 

 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.