Ülkücü katili baban için özür dile!

Alpaslan YILDIZ
CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday gösterdiği Tunç Soyer’in ülkücülerin tepkisinin ardından “Gurur duyuyorum” dediği babası 12 Eylül’ün faşist mahkemelerinin savcısı Albay Nurettin Soyer, ülkücüleri idama gönderen ve ağır işkenceler yapılmasının sorumlusu olarak biliniyor.


İşte 12 Eylül mahkemelerinin Alparslan Türkeş başta olmak üzere yüzlerce ülkücünün idamını isteyen Soyer’in ipe gönderdiği isimlerden biri de idamı bir hafta ertelenince hatmini bitirecek olmanın sevinciyle şahadete yürüyen Ali Bülent Orkan.

Türkiye bir haftadır CHP-İYİ Parti arasında kurulan “Millet İttifakı”nın İzmir Büyükşehir Belediyesi için aday gösterdiği Tunç Soyer’i konuşuyor. Soyer, 12 Eylül 1980 darbesi sonrası, Türk tarihinde utanç verici leke olarak anılan 'MHP ve Ülkücü Kuruluşlar' iddianamesini hazırlayan savcı albay Nurettin Soyer’in oğlu olması, ülkücü camiada büyük tepkiye yol açtı. Nurettin Soyer, ülkücülere yönelik ağır işkenceler, insanlık dışı uygulamalar ve hukuk katliamıyla tanınıyor.

“TÜRK MİLLETİNDEN ÖZÜR DİLESİN”

Tunç Soyer’in adaylığının gündeme gelmesiyle birlikte İYİ Parti’deki ülkücüler teker teker tepki göstererek istifa etmeye başlarken, MHP’den de her geçen gün tepki artarak devam ediyor. Dün de MHP İzmir milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, partisinin il başkanlığında yaptığı toplantıda tepkisini dile getirdi. Osmanağaoğlu, "Tunç Soyer, babasının ülkücülere yönelik giriştiği işkenceleri, insanlık dışı muameleleri ve yürüttüğü hukuk katliamını kınadığı takdirde mevzu, insani bir zemine taşınabilecektir. Bizim camiamız nezdinde Türk milletinden özür dilemeli" dedi.

“SAVCI CÜPPESİ ALTINDA BİR KATİLDİR”



Nurettin Soyer'in ülkücü gençliği hazırladığı 'iftiraname' doğrultusunda ifade vermeye zorladığını, çoğu kez sorgu esnasında insanlık dışı muamelelere nezaret ettiğini savunan Osmanağaoğlu, şunları söyledi: "Milliyetçi Hareketin Başbuğu Alparslan Türkeş başta olmak üzere yüzlerce ülkücünün idamını talep eden Nurettin Soyer, savcı cübbesinin içinde kimliğini kamufle etmek isteyen bir katildir. Netice olarak onun yürüttüğü işkenceli sorgular sebebiyle pek çok ülkücü daha dava aşamasında alçakça katledilmiş, yargılamanın sonunda da dokuz ülkücü haksız suçlamalar sonucunda darağacına çıkartılmıştır. Tunç Soyer, babasının ülkücülere yönelik giriştiği işkenceleri, insanlık dışı muameleleri ve yürüttüğü hukuk katliamını kınadığı takdirde mevzu, insani bir zemine taşınabilecektir."

“BABAMLA GURUR DUYUYORUM”

CHP ve İYİ Parti’nin İzmir Büyükşehir Belediye Bakan Adayı Tunç Soyer, darbe döneminde yapılan kan donduran işkenceleri savunurken açıklamalarında Nurettin Soyer'in oğlu olmakla övünüyor. Soyer, işkenceci babasını "Yaşadığı sürece onurlu bir asker ve onurlu bir hukukçu olmuştur. Daima devleti korumak için canla başla çalışmıştır. İsmini taşımak ve evladı olmak en büyük onurumdur" sözleriyle savunmuştu.

İDAMA GİDERKEN…

Soyer’in idama gönderdiği ülkücülerden birisi Ali Bülent Orkan… Aslen Bolu Mudurnu’lu olan Ali Bülent Orkan, Ankara’nın Etlik-Aşağı Eğlence semtinde oturuyordu. İncirli Lisesi’nde gece bölümü öğrencisiydi. 1980 öncesi meydana gelen bazı olaylardan dolayı yargılandığı 12 Eylül mahkemelerinde idam cezasına çarptırıldı. Kapatıldığı Mamak Askeri Cezaevi’ndeki ölüm hücresinden sabaha karşı alınarak götürüldüğü Ankara Merkez Kapalı Cezaevi’nin infaz bahçesinde sabaha karşı asılarak şehit edildi.

YAZICIOĞLU’NA GÖNDERDİĞİ PUSULA



İdama mahkûm edilmiş Ali Bülent Orkan'ın cezası bir hafta ertelenince Muhsin Yazıcıoğlu’na bir pusula gönderir, der ki; “Selamın Aleyküm başkanım ben Ali… Başkanım cezam bir hafta ertelendi, çok sevinçliyim.  Lakin sevincin cezamın bir hafta ertelenip, ömrümün bir hafta uzamış olmasından değil. Kur'an-ı Kerim-i hatim ediyordum. Bir cüzüm eksik kalmıştı. Rabbime şükürler olsun ki hatimim eksik kalmayacak, onu tamamlayacağım sevincim bundan. Benden ve benim gibilerden Yasin-i Şerifi esirgemeyin. Kaza oruçlarım vardı. Bitirdim sanıyorum. Aklım pek yerinde değil. Belki Yasinleriniz bana şefaatçi olur"