Ayasofya’nın normale rücu etmesi içimizdeki Paganları ziyadesiyle rahatsIz etti. Emin olun onların acısı Papa’nın acısından daha fazladır. Ayrıca ecnebi ağababaları da belli ki bunlara “Konuşup bir şeyler söylesenize yahu.” demişlerdir. Bu yüzden onların başlarda hiç çıkmayıp sonra mırın kırın etmeye dönüşen sesi şimdi daha kuvvetli çıkmaya başladı.

Başta Kemal “Açarlarsa açsınlar.” derken, CHP’nin sözcüsü Faik Öztrak bunun tam zıddı sayılabilecek bir açıklama yapıyor ve “Ayasofya’yı açarak Cumhuriyet'i yok saydınız.” diyordu. Bunların içinde “Sultan Ahmet Camii de müze olsun.” diyenler bile çıktı.

Bunlar Muharrem’i en kısa sürede yer, partiden ihraç bile edebilirler. Bu dediğimi yazın bir yere.

CHP’nin bu saldırıları yetmezmiş gibi Halk TV’de saçma sapan yorumlar üretmeye başladı. Sözcü gazetesi geri kalır mı? Onlar da feryat figan gidiyor. Atatürk tüccarı Yılmaz nerenin ne zaman müze yapıldığına dair muhteşem! bilimsel! bir inceleme kaleme aldı. Küfürbaz saldırgan araştırmacı ise Ayasofya’nın talan edilmesinden dem vuruyor ama o talanın ne zaman ve kimler tarafından yapıldığından hiç bahsetmiyor.

Bunların içinde en muhteşemi! ise yaptığı haberlerin çoğu fos çıkan bir eğitim editörü! olan Sultan Uçar. Yazdığı yazının başlığı, “Ayasofya'nın Açılışı İlahiyatları Kapatacak.” Ne var ki bu yazısıyla anlattığı şey biraz daha farklı. Kadın resmen 24 Temmuz ile birlikte şeriatın geleceğini söylüyor. Amaç tabii ki taraftara oynamak ve halkın bir kesimi üzerinde infial yaratmak. Bu yazısı adli makamlarca iyi incelenmeli.

Bakınız şeriat nasıl geliyormuş?

Sultan yazısının son bölümünde ahval ve şeraiti şöyle açıklıyor;

“Tarikatlar, Ayasofya'nın yeniden cami yapılmasını, medreselerin yeniden açılış yolu görüyor. Neden diyorsanız? Danıştay kararını, “86 yıllık esaretin sonu” diye tanımlayan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın, “İnşallah sadece ibadetle kalınmasın. Bir de mektep ve medrese olsun” cümlesi iyi analiz edilmeli.”

Yani Diyanet İşleri Başkanı Medreseler açılsın demiş. Kadının “Mektep medrese” deyişinden bihaber olduğunu düşünebilirsiniz ama ben eminim ki çok iyi biliyor ama işine gelmiyor. Sayın Erbaş’ın sözlerini ancak böyle çarpıtabiliyor çünkü. Camilerin aynı zamanda eğitim yuvası olması da onu çok rahatsız ediyor belli ki.

Pagan dini camilerde öğretilmez. Rahatsızlık bundan olabilir mi dersiniz?

Bakın başka ne diyor?

“Takvimi 1 yıl geriye alalım; Diyanet'in 2019 yılı 15 Temmuz Anmasında, iktidarın karşısına tarikatların FETÖ gibi çıkmaması için medreselerin açılıp, devlet denetimine alınması önerildi. Kim mi? MEB eski Müsteşarı ve Hacı Bayram Üniversitesi Rektörü Yusuf Tekin. 1939'da yıkılan, 2008'de temeli bulunup UNESCO'nun tüm itirazlarına rağmen sıfırdan yapılan Ayasofya Medresesi şimdi açılmayı bekliyor.”

Ayasofya medresesi vurgusu önemli. Medrese akla Osmanlı’yı getiriyor ve bu kabul edilemez çünkü.

Sen ne hakla Osmanlı’yı çağrıştırabilirsin bre mel’un!

Son cümlesi ile de üniversitelerin diyanete bağlanacağı gibi bir algıyı oluşturmak için elinden geleni yapıyor;

“Bu açılış, ilahiyatların kapanışı ve medreselerin yeniden Diyanet'e bağlı geri dönüşünün de zeminini oluşturacak.”

Yani velhasıl kelam, 24 Temmuz’da şeriat geliyormuş, hazır olun…