SON DAKİKA
Hava Durumu

Hodjam, Kopya Çekmek Caiz midir?

Yazının Giriş Tarihi: 10.02.2017 22:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 10.02.2017 22:30
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda Eylül ve Haziran aylarında öğretmenlere yönelik olarak düzenlenen 15 günlük seminer çalışmaları proğramları vardır. Bu seminer proğramlarında çoğunlukla hiçbir şey yapılmaz. Yapılırsa da göstermelik olarak yapılır. Geçen yıllarda Din Öğretimi Genel Müdürlüğü Din Kültürü ve İmam Hatip öğretmenlerini çeşitli okullarda toplayarak ciddi ciddi seminer yaptırmıştı. Yararlı istişareler olmuştu. Ayrıca seminerlerin bazı günlerinde de Bursa’nın çeşitli büyük salonlarında İlahiyat Fakültesi hocalarından konferanslar dinlemiştik. ‘Yahu siz nereye gidiyorsunuz böyle?’ diye soran öğretmen arkadaşlarıma ‘Konsil Toplantılarına gidiyoruz hocam’ diyerek ironi yapıyordum.

Geçen öğretim yılı sonunda Meb okullarda bazı kitapların okunup seminer döneminde tanıtımının yapılmasını istemişti. Bu kitaplardan birisi de Nurettin Topçu’nun ‘Türkiye’nin Maarif Davası’ kitabıydı. 300-400 sayfalık bir kitap. O günlerde Sendikanın biri bu kitap ve Nurettin Topçu hakkında bir karalama kampanyası yapmıştı (dübürlerinden anladıkları cımbızlama bir cümle ve kavramsal fukaralıkları sebebiyle)  O sendikanın öğretmenleri protesto edip seminere katılmamışlardı bu yüzden.

Kitap tanıtımı yapmakla görevli arkadaşımız sunumu yapmaya geçti. Biz de dinledik. Ama o da ne? Nurettin Topçu’dan bahsetmiyor da sanki Cübbeli’den, Kuytul’dan bahsediyor gibi bir şeyler anlattı. Kısa kısa ve birbirinden/ bağlamdan kopuk alıntılar. Ama örgü şu: Bırakın ilimi bilimi felsefeyi, din öğrenin’ Kitabı tekrar ve taze okumuştum. Ve biliyorum ki Nurettin Topçu Dini, Bilim ve felsefe temelinde, özgür, yaratıcı düşünmeyi geliştirecek şekilde öğretmekten… vs bahseder.

Sordum arkadaşımıza: Hocam, siz bu kitabı okudunuz mu? Bu sunumu internetten mi aldınız?

Cevap: Hayır okumadım. Bu sunumu internetten indirdim. Vakit dardı.

Sonra peşine düştüm konunun. Bahsi geçen sendikadan birisi bir sunum hazırlamış dübüründen ıkındığı kadarıyla. Ve nete koymuş. Resmen trollemiş.

O gün şunu yazmıştım facebook hesabımdan:

“Nurettin Topçu...
Kuşkusuz en önemli kitabı 'Türkiye'nin Maarif Davası'
Milli Eğitim bu kitabı ve eğitim ile ilgili başka kitapları seminer olarak öğretmenlere tanıtmaya çalışıyor.
Eğitim-senciler cımbızladıkları bir cümle sayesinde kendi cahil yobaz mağaralarına çekildiler.
Biz ne yaptık?
Bir arkadaşımız eline kitabı almadan, internetten indirdiği bir sunum ile rahmetliyi infaz ettik.
Dangalağın tekinin hazırladığı bir kusmuğu sunum diye izledik.
Tam da Nurettin Topçu'nun kitabında çizdiği 'Muallim' şablonuna tecavüz ettik.
Eğitim-senliler çok şey kaçırdı.”


Bunu neden hatırladım şimdi?

“MEB’in yeni müfredatla ilgili 165 bin kişi görüş bildirmiş. Milli Eğitim bakanı açıklamış.
Bizim branşımızdaki iki seçmeli ders müfredatı üzerinde 2.5 saat çalışarak ben de görüşlerimi yazdım. Öğrendim ki, çoğu öğretmen netten indirdiklerini copy paste yapıp göndermiş.
Konuşmaya gelince müfredat, eğitim sistemi... konusunda ahkam kesmekte üstümüze yok.
Bahane hazır: Nasılsa ciddiye alacakları yok. Zaman dardı... vs.
Leng, kendini ciddiye almayanı kim, niye ciddiye alsın ki?
Nerde kalmıştınız?
'Eğitim bitmiş be birader.
Ek ders var mı ek ders?'


Evet, zaman dardı. Ama öğretmen dersinin müfredatına vakıftır. Konuları, amaçları, kazanımları incelemesi 1 saatini alır. Uygulamada yaşadığı sorunları/ aksaklıkları biliyor. Yapacağı şey birkaç cümle ile görüşlerini yazmak.

‘Nasılsa dikkate alacakları yok’ bahanesine gelince;
Hz. İsa: “Ben gelmemiş ve söylememiş olsaydım günahları olmazdı, artık günahları için mazeretleri olmayacaktır” der.

Kur’an: ‘Bir hatırlatma olsun veya belki de sakınırlar’, Başka bir yerde de ‘Rabb’in katında mazeretiniz olsun’ der.

Görevini yapmanın vicdan rahatlığı hiçbir şeye değişilmez. Emek verilmiş ve inanılmış hiçbir sözün gök kubbede zayi olmayacağına inanmak gerekir.

Meb’in öğretmen seminerlerini mesleki çalışmalarını fonksiyonel ve amacına uygun bir şekilde düzenlemesi ya da bedavadan öğretmenlere ek ücret vermeyi bırakması gerekir.

Kopyacılığa hayır !

 

 

 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.