Cumhurbaşkanı adayının tarafsız olmayacağını, olamayacağını yazmış, böyle bir şeyin kandırmacadan, yalandan, dolandan ibaret bir kaypaklık olduğunu belirmiştik. Kemal ısrarla Cumhurbaşkanı adayının tarafsız olması gerektiğini geveleyip durdu. Dahası Cumhurbaşkanı’nın da tarafsız olması gerektiği gibi bir aldatmacayı konuştu hep.

Aday gösterilirken, paganistik bir kalıpla CHP rozetini çıkartıp Kemal’e verdi Muharrem. Tarafsızlık vurgusu yapıldı. O artık CHP’li değildi buna göre. Tarafsızdı artık. Bu üçkâğıdı yedirmeye çalıştılar insanlara. Bunun olamayacağını bile bile, insanları aldatmak için utanıp sıkılmadan yalan söylediler.

Buna inananlar olacağını da söylemiştik. Saf, temiz kalpli ve öğretilmiş korkularıyla yaşayan bazıları bu tezgâhı yiyecekti. Sayıları pek fazla olmasa da bu “tarafsızlık” safsatasına inandırdılar bazılarını.

Sonunda “şecaat arz ederken sirkatin söyleyiverdi” Muharrem. Sözcü gazetesi de bu itirafı, sonunu düşünmeden yayınlayıverdi. Bakın başka bir gazeteden bahsetmiyorum. Sözcü’den bahsediyorum. Gazetenin “Muharrem İnce, ekonomiyi nasıl düzelteceğini anlattı.”başlığıyla verdiği haberin spotunda aynen şöyle yazıyor;

“24 Haziran seçimlerinde Cumhurbaşkanı adaylarından biri olan Muharrem İnce, seçim çalışmalarına devam ediyor. Sık sık gazetecilerle konuşan İnce, evinin bahçesinden canlı yayında yaptığı röportajda hem vatandaşın sorularını yanıtladı hem de seçim çalışmalarına yönelik açıklamalarda bulundu. İnce'nin Scope üzerinden yaptığı yayını binlerce kişi izledi.”

Yan gazete haricinde uygulama aracılığıyla yaptığı canlı yayında da duyurdu Muharrem tarafsız olmadığını. Yalan söylediğini itiraf ediverdi hiç düşünmeden. Bakın ne diyor CHP’nin tarafsız! Cumhurbaşkanı adayı;

“CHP’nin milletvekilleri aday yaptı beni… CHP’nin vaatleri beni bağlar.”

Hani tarafsızdın? Ne oldu? CHP’nin vaatleri seni bağlıyorsa bunun neresi tarafsızlık?

Hiç sıkılmadan ardından bir de “Bir söylediği bir söylediğini tutmayan bir cumhurbaşkanı var.”diyebiliyorsun değil mi?

Kimin bir söylediği bir söylediğini tutmuyor Muharrem? Söylesene…

Utanmıyor musun halkı kandırmaya?

Yüzün kızarmıyor mu CHP’den taraf olduğunu söylerken?

Ya sen Kemal?

Sen ne diyorsun bu işe?

Çık ortaya, ya yalanlarını itiraf edip, “Biz böyleyiz, halkı kandırırız. Ne yapalım?”de pişkin pişkin.

Ya da “Bak ben onu tarafsız zannetmiştim. Artık bizim adayımız değildir.”deyip başka bir aday göster.

Yiyor mu Kemal? Böyle yapabilir misin?

Bu sizin yaptığınız en azından çirkin olarak nitelendirilebilir. Terbiyemi korumak için zorlanarak böyle diyebiliyorum.

Halkı kandırdığınızı Muharrem itiraf etti.

Var mı cevap verecek yüzünüz?

Öyle rozet değiştirmekle olmuyor bu işler sevgili Kemal ve Muharrem…