Operasyon üzerine operasyon, iğrenç bir tezgâhı ondan daha iğrenç bir başkası takip ediyor. Defalarca yazdığımız gibi bu şerefsizce tezgâhların sonu gelmeyecek. Şeytana tövbe dedirtip secde ettirecek derecede fena halde iğrenç ve akla hayale gelmedik adilikler sürecek. Bunları yapanlardan çok yaptıranlar önemlidir. Bu tezgâhları sahneye koyduranlar paganlardır. Paganları tanımıyor halkımız. Bilmiyorlar. Adını duymuşlardır belki ama gerçekte ne oldukları hakkında pek bir fikirleri yok. Bu durum haklarında yazılmış yalan yanlış bir sürü kitaptan de kaynaklanıyor tabii. Bu komplo teorileri işin içyüzünü ortaya dökmekten daha çok kafa karıştırmak için piyasaya sürülmüş şeyler. 
Bu gerçekleri tafsilatlı biçimde ortaya koyacak bir çalışmam halen devam ediyor. İnşallah çok da uzun olmayan bir sürede yazacağım. Ne var ki, bu bir köşe yazısından çok daha uzun olacak.
Biz konumuza dönelim ve işi en basitine indirgeyelim;
Memleketimize ve Sayın Başkanımıza karşı açılan bu tezgâhların görünür eli ABD derin devleti. Başkanları Trump olmuş, Biden olmuş hiç fark etmiyor. Onlar bu memleketin güçlü olmasını istemiyorlar. Çünkü Ortadoğu’yu kontrol etme, Rusya’ya karşı durabilme, Asya’ya uzanabilme çabalarına mani oluyor bu durum. Türkiye’nin sahibi olduğu yeraltı değerleri yani maden ve mineraller de cabası. Belki de bilinmeyen başka değerler var…
Diğer önemli bir nokta ise Türkiye’de çoğunluğun Müslüman olması. Daha önce halka dayatılan ve İslam’ın deforme edilmiş bir biçimi olan yarı pagan ve laiklik kisvesiyle korunan sözde dinin yıkılmasıdır esas olan. Ayasofya’nın açılmasıdır mesela. Sözün özü Haçlı Seferlerinin yeniden başlatılmasıdır olup biten bir manada da.
Bakın, bir televizyon kanalında çıkıp konuşan ve aklı başında herkesin “Bu Sayın Soylu’nun galibiyetidir.” diye kabul ettiği tartışmayı dahi kabullenemiyorlar. Çünkü atılan çamur tutması mümkün olmayan bir çamurdur. Ama siz ne kadar aksini ispat ederseniz edin bunlar tezgâhlarında ısrar edeceklerdir. Nasıl ki Kemal defalarca mahkûm edildiği “Man Adası” saçmalığından vaz geçmiyorsa. Bu arada kendine bir gaz verilen Kemal de iyice havalara girdi onu söylemeden geçmeyeyim. Ne var ki, yüksekten düşenin canı daha çok acır…
Gelelim işin özüne; Bu tezgâhları açan ya da açtıran apaçık bir şekilde bellidir. Biri bunu önceden gayet de sarih bir şekilde “Erodoğan’ı düşürmek için muhalefeti destekleyeceğiz.” diyerek ifade etmiştir.